waramiral yazan:
bunun dışında 98 de az bir destekle bunu yapıyordunuz, sizi kutlarım.
Biz 98 değil, 93'de başladık.
98 milattır çünkü SGK ödeme yapmaya başladı. Çoğu kurum da o yıllarda açıldı. Çok miktarda suistimal de oldu. Hala da suistimaller vardır, ona da katılıyorum.
Bakın benim burada eleştirdiği denetlemenin şeklidir.
Bir hizmet şekilce değil, hedef odaklı olmalıdır. Aradaki basamakların önemi yoktur.Siz çarşıdan kazak alırken kumaşın dokunduğu yünü veren koyunun neyle beslendiğine bakmazsınız. Aldığınız kazağın kaliteli olup olmadığına bakarsınız.
Burada devlet esas yapması gereken denetlemeyi düzgün yapamadığı için bizleri olmadık cendere içine sokuyor.
Bizler kesinlikle özel sektör değiliz. Devlet bize neyi, nasıl, hangi şartlarda, ne şekilde ve kaç paraya yapacağımızı söylüyor ve biz kendimizi ona uydurmaya çalışıyoruz. Buna uymayan veya uyamayanlar kara koyun oluyor.
Bakın çok korkunç rakamlardan bahsediyorsunuz. %30-40 gibi... Eğer Türkiye'de %30-40 haksız seans ödemesi alan kurumlar varsa ben sormak istiyorum: Bunlara ruhsat veren il müdürlükleri ne yapıyor, ödemelerini onaylayan ilçe müdürleri ne yapıyor, raporları veren Ram müdürleri ne yapıyor, denetleyen müfettişler ne yapıyor? Ha, bunların yapamadığı işi bir cihaz bağlayan Bakanlık yapacak diyorsanız, teşkilatını bu işte çalıştıramayan bakanlık nasıl yapacak?
Damar tanıma gibi bir uygulamada bütün kurumların kaybı olacak... olmaması mümkün değil. Ben burada %5-10 kaybı sineye çekelim ama diğerleri temizlensin mantığını kabul edemiyorum. Yani MEB bazı kurumlarda %20-30 tasarruf etsin diye biz hepimiz %5-10 zarar etmeye razı olacağız?
Bunun neresi adil, neresi doğru?
İyimser düşünüyorsunuz. Ben 23 senedir bu işin içindeyim... daha bugüne kadar bu tür düzenlemelerin bizim yararımıza sonuçlandığını hiç görmedim. Umarım ben yanılıyorumdur. Gerçi bu sektörde daha uzun yıllar geçirmeyi de düşünmüyorum ama değil geleceği, şimdi ki durumu dahi hiç parlak görmüyorum.