BAŞLIK: ATAMALAR

Sayın Esinti öncelikle şunu ifade etmek istiyorum Halk Eğitim Merkezlerinin ücretsiz okuma yazma kurslarına katılabilirsiniz...

Zihinsel Engelliler Sınıf Öğretmeniyim...Sürekli aşağıladığınız sertifikalı öğretmenlerden yani...Bu anlamda açılan ilk kurstu ve Ankara'da eğitim verilmişti.Kursları aldığım öğretmenlerimden biri Türkiye'ye BEP denilen olayı getirmiş Zeynep Derya Kasar hocamdı.Yine davranış değiştirme teknikleri,beceri analizi ile ilgili üşenmeyip çalışmalar yapan çok değerli hocalarımız vardı.Sizden iyi olmasınlar iyi insanlardı yani...Onların peşini hiç bırakmadım özel eğitim anlamında ne kullanıyorlarsa ne biliyorlarsa öğrenmek istedim.Hatta üzüleceksiniz belki ama sonrasında İşitme Engelliler Öğretmenliği sertifikası da aldım.İşitme engelliler alan mezunlarının çoğunun hiç bilmediği işaret dilini de geceli gündüzlü çalışıp öğrendim...Kpss denilen olaya hiç girmedim evimin dibine sınavsız atasalar yine de devlette çalışıp köreltmek istemedim kendimi...32 yaşındayım 10 yıldır özel eğitim alanında çalışmaktayım...İstanbul'da bir rehabilitasyon merkezine müdürlük yaparak başladım meslek hayatıma...Ancak bu görevimin yanında sürekli ders yazdım kendime ve çocuklarımla çalışma fırsatı buldum...Müdür olarak ilk işimde kurumuma özel eğitimci almak oldu çünkü kendimi çok yetersiz buluyordum ve daha fazla şey öğrenmeliydim...Ancak benim için tam bir hayal kırıklığı olmuştu o arkadaş...Bitirdiği okul çok iyiydi fakat ilk ders ne yapayım hocam tanışayım mı yoksa derse mi başlayayım nereden başlamam gerek diyerek geldi bana ve meşhur küplerimizi koydu çocuğun önüne Oysa önce aile ile görüşüp çocukla ilgili detaylı bilgi alması gerektiğini ve aileye ilk ayın birbirini tanıma süreci olduğunu,çocuğu tanımak ve güvenini kazanmak adına daha esnek bir şekilde ders yapılacağını,onun ilgilerini keşfetmesi gerektiğini ve akabinde performans alarak mevcut durumunu ortaya koyması gerektiğini biliyordu elbette ama yapamadı işte...Bu çok önemli değil zaten sizin için ne de olsa özel eğitimci onlar ve herşeyin en iyisini bilirler...Neyse bulunduğum kurumun danışmanı özel eğitim okulları derneği başkanıydı...Lakin gel gelelim eğitimsel anlamda ve düşünce bazında çocuklarım ön planda değildi.Ticari anlamda herşey iyi gidiyordu ancak benim istediğim bu değildi ve 1 yıl çalışıp istifamı kendilerine sundum.
Akabinde memleketime döndüm ve bir kurumla anlaştım...Kısa zaman içerisinde sizin gözünüzde alamet-i harika olan özel eğitimcilerin de dahil olduğu grubun eğitim koordinatörlüğü görevini üstlendim...Çok güzel çalışmalar yaptık her anlamda iyi giden bir merkezdik ancak 3 ay boyunca maaşımızı alamadığımız zamanlar oldu...Adam parayı aldığının akşamına yiyordu sağda solda

Yok bu böyle olmayacak diyerekten Fizyoterapist,Çocuk Gelişimi Öğretmeni arkadaşım ve özel çocuğu olan iş adamı bir abimizle bir araya gelerek hayalimizdeki merkezi açtık...Tek şartımızda onun eğitimsel ve işleyiş anlamında hiçbir şeye karışmamasıydı ki sağolsun bir gün olsun ticari kaygı gütmedi bizlere...Kurumumuzda normal bildiğiniz programların öğretmenleri dışında Dil Konuşma Terapisti,Resim öğretmeni,Müzik Öğretmeni,Perküsyon Eğitmeni,El sanatları öğretmeni,Beden Eğitimi öğretmenimiz bulunmakta...Ben iddaa ediyorum Türkiye'nin en fazla etkinlik yapan kurumuyuz...Aylık olarak hizmet içi eğitim seminerleri düzenleriz...Dışarıdan alanında uzman hocaları okulumuza getirir yeni teknikleri öğretmenlerimizle öğrenip çocuklarımıza uygulamaya çalışırız...Bunları söyleme sebebim sayın ESİNTİ sürekli ortaya çıkıp çocukları düşünüyorum vay siz sahtekarsınız,siz ordan burdan kısmaya çalışıyorsunuz naraları atmanızdır kendimizi övmek değil...

Benim her öğretmenim değerlidir...Özel Eğitimci,Sınıf Öğretmeni,Çocuk gelişimi hiç farketmez ve şu an hepsi aynı yeterliliktedir...Doğru ya da yanlış zarar etsem bile emekli öğretmen çalıştırmadım kurumumda en yaşlı öğretmenim 37 yaşındadır...Öğretmenlerimin çoğu bir enstürman çalmasını bilir okuluma alırken buna bile dikkat ederim...İşe alımlarda sorduğum ve baktığım ilk şey öğretmenin hangi üniversiteyi bitirdiği ya da neci olduğu değil çocukları sevip sevmediğidir...Diğer herşey bundan sonra gelir...Siz bilmez misiniz ki çocukları yeterince sevmediği halde sırf KPSS den az puanla atanıp devlet garantisi var diye bu alanı seçen insanların olduğunu...Ve siz bilmez misiniz çocuklarımızın onları sevip sevmeyeni hissettiklerini...

Ayrıca fizik tedavi,işitme ve diğer programları dışarıda bırakarak konuşuyorum bir merkezden eğitim alan atıyorum 100 çocuk var diyelim bunun 70 tanesi çok hafif düzey zihinsel yetersizlik(ders başarısızlığı),geri kalan 30 tanesi orta düzey ve ağır çocuklarımızdır.Ve ben bu anlamda şunu rahatlıkla şunu söyleyebilirimki sınıf öğretmenlerimiz daha özverili ve başarılı çalışmaktalar özel eğitimci arkadaşlara göre...

Son olarak şunu söylemek istiyorum....Ne 35 günlük sertifika kurslarından çıkan sınıf öğretmenlerimiz ne de alanından mezun olmuş özel eğitimcilerimiz yeterli düzeyde değiller...Kişi kendini geliştirip bu işe gönlünü koymadığı sürece profesör olsa da önei yok...Özel eğitimle ilgili üniversitelerin ilgili bölümlerine seçilmeden önce kesinlikle mülakat yapılıp bu işe girecek kişilerin iletişim düzeylerine ve çocuklarımızla gerçekten çalışmak isteyip istemediklerine bakılması gereklidir...Yoksa zihinsel geriliği olan bir insan bile senelik 8-10 bin verdikten sonra özel üniversite girip bitirip özel eğitimci olabiliyor...Şimdi bu insanların çocuklarımızla çalışması anormal değilde sınıf öğretmenlerinin çalışması mı sakıncalı...Gönül isterki üniversitelerde canavar gibi yetişmiş kalbi çocuklarımızın hayatına birşeyler katmak için çarpan öğretmenlerimizle çalışalım...O zaman bu imkanı olupta başka öğretmenle çalışan kurumun ocağı sönsün işte evlerine ateşler salsın

Okuyup gülüp geçiyordum cevap verme ihtiyacı hissetmiyordum ama gecenin bu saatinde üşenmeyip yazdım ya bana da yazıklar olsun...Haydi sevgiyle kalın

bazı kelimeler çıkmamış cep telefonun azizliği otizm konusunda alan mezunu bile yetrli tecrubeye sahıp değilken sertıfıkalıları savunmak pes doğrusu sertifika verilsın ama unıversitelerde verilsın gerçek bilimsel olarak sayın cıga 78 25 gundemi geliştirdınız kendınızı sen gel bnım yanıma ben sana davranış değiştirme tekniklerini gösteryım çünkü acilen ıhtyacınız var
sayın fizyotrapst arkdşlar beden eğitimciler hemşireler yabancı fızyoterpıstler bu işi sizden çok daha ıyı yapıyor tanıdığım fızyoteapst vardı saensı grer kapıyı kitler yatıp yatıp çıkardı

sertifikalıları aşağlakmak gıbı derdım yok tek satır gösterin aşaladığımı sadece herkes işini yapsın kimse kimsenin alanına göz dikmesın çocuklarımız istismar edilmesin tek derdım bu

sayın fzyfatih aynı olay beden eğitimciler ve yabancı fızyotrapstler içinde düşünüyormusun cvp yazarsan sevınırım

esinti yazan:
sayın esinti sizin o dediğiniz çağdaş ve gelişmiş ülkelerde olur. bizim ki gibi 2. dünya ülkelerinde değil. maalesef gerçek bu. sisteme ayak uydurdukları için işverenleri ve kurumları suçlamanız ne kadar doğru?

sayın cemil kılınc benimde demek istediğim bu
belki kişi meslek elamanı ma sistemden dolayı tüccar olmuş bak burada yazıyorlar o kişi kendini çok iyi biliyor önce nitelik
devletimiz umarım çocuklarımızı bu tüccarların elinde oyuncak yapmaz

aslında sadece tüccar zıhnıyetlileri sucluyorum damar tanıma onların eseri ama devletimizde herkese kurum acma sansı vermemeli tüccar zıhnıyetlı meslek alamnınada vermemli

birbirimizi yemekten asıl sorunlara neden cevap bulamıyoruz.