Sayın Örs;
Dediklerinize katılmakla birlikte; yine aklıma takılanları yazmadan edemeyeceğim.
Güven; Bu sektörde ciddi bir güven erozyonu mevcut. Kimse kimseye güvenmiyor. (genelde)
Siz ilçenizdeki her kuruma ne kadar güveniyorsunuz ? Ben bazılarına örneğin hiç güvenmiyorum. Hepimizin sektör içinde yaşadığımız çok kötü anılarımız mevcut. Bizler tam manasıyla sektöre güvenemezken, bunu yetkililerden beklemek hata olur kanısındayım.
Strateji; Hiç birimizin, hiç bir organizasyonun oluşturabildiği bir strateji planı maalesef yok. Gerçi bu bizden mi kaynaklanıyor ? Sayın yetkililerden mi kaynaklanıyor ? Ayrı bir tartışma konusu.
Planlama bu alanda bir türlü yapılamamakta, sorunlara geçici çözümler bulunmakta veya hiç ilgilenilmektedir. (Örneğin: Personel sorunumuz. Atamalar pek çok kurumu zora sokmuştur)
Öngörülenin dışındaki sayıların var olmasının sorumlusu niçin biz olduk?
Sürekli niçin tü kaka olmaktayız ?
Elbette sektör içinde yanlış yapanlar oldu. Olacaktır da fakat bu demek değildir ki sektör hep böyle.Asla.
Belli bir planlamanın olmaması, sayın yetkililerin bakış açılarına göre bu alana şekil verilmeye çalışılması çok önemli bir hatadır. Aynı zamanda ikili ilişkilere göre de yönlendirme yapmak yanlıştır.
Gerçekten,bağcıyı dövmekten vazgeçildi ise,amaç üzüm yemek ise yapılması gereken ne ise yapmamız şarttır.
Sizin ve Ali Galip Hocamın yazdıklarına mutlaka olumlu katkılar yapacak arkadaşlarımız vardır.
Maksat üzüm yemekse evet ben her zaman varım.
Sağlıcakla.
Not: Gene söz döndü dolandı yemeye geldi.