BAŞLIK: 1 HAZİRAN

Sayın hocam 1 ay geçmeden batıyoruz demeye başlarlar. Demeyenin zaten kamera gibi bir derdi yoktur.

Sonsuza kadar kapalı kalalım olmaz mı...?

Bir çalışana ve ya bir öğrenciye zarar gelecekse kalalım hocam.

Sayın cem bu hayatın gerçeklerini nasıl gözardı edebiliryorsunuz.Lutfen sizin gibi deneyimli bir şahsiyette bunları söylüyorsa ne diyebilirim.şuan da vaka zaten devam ediyor ,bunu sifilanana kadar öyleyse devlet herşeyi kapalı tutsa neden artık bir normalleşmeye gidiyor..Ama lütfen yani kafamızı deve kuşu gibi gömmemin gerçekleri görmemize engel değildir.. Tabi sağlık en önemli bir şeyimiz lakin ekonomi de bunun olmazsa olmazı.. Artık inanın sektör temsilcilerinin dayanacak hali kalmadı .Avansa güvenerek rahat hareket etmenin anlamı yok.haziranda bütün kesintilerde bitiyor kçö ,lar zaten vergiler ve sgklar otelendi..

Doğrudur dayanma gücümüz bitiyor hocam fakat bu normalleşme çalışmaları virüs ün etkisi azaldığı için yapılmıyor biliyorsunuz. Hakkımızda hayırlısı olsun diyelim.

Bir de herhangi bir can kaybı vs durumunda hukuki sorumlulukları çok ağır olur ki bunu kimse kaldıramaz.

Merakımdan soruyorum.
Bütün sağlık endişelerimizi bir yana koyuyorum.
Çocuklarımızın ve velilerimizin yararına olabilecek süreçleri bir yana bırakıyorum.
Geçen yaz normal koşullarda net %40 devamsızlık karşılaştım. Bu yıl üstelik salgın var.
Geçen yı Alanya da ki bir arkadaşımın kurumunda devamsızlık yaklaşık %25 lerde idi. Üstelik yaz için bir sürü gelen yeni öğrencisine rağmen.

Servisler kesinlikle yarı yarıya olacak.

Muhtemel ki gruplarda olmayacak.

Velilerimizin önemli bir kısmı gelmeyecek.

Normal Giderlerimize bu yıl hijyen giderleri de eklenecek.
Velilerimiz de tam ne yapacağını bilemiyor. Geliriz ve belki diyenlerin telafilerini de hasapladım. Ben işin içinden çıkamadım.
Ekonomik olarak şu an giderimizin 5 katı en az giderimiz olacak. Ya gelirimiz????

Kayıtlı her öğrenciye ben fatura keserim diyenlere bir hatırlatma, gelmeyen öğrenciye fatura kesilmesi halinde,
Öğretmen ve müdür özel öğretim kurumlarında çalışmama cezası yanında, ağır cezada yargılanır.
Ayrıca imzalanacak tahahütname var. Allah korusun. Aksi bir durum olursa, çok ciddi suçlamalarla karşılaşma durumu var. Bir avukat arkadaşımız yazmıştı.Tek tek maddeleri.
Maddeleri buldum.
Yaptırımı;

1- Bu önlemlerden birine uyulmadığının tespiti halinde 5580 S.K. ve alt mevzuatındaki yaptırımların (ipc ve ruhsat iptali) uygulanması ile muhatap olmak

2- Virüs kaparak hastalık geçiren ya da hayatını kaybeden personel ya da öğrencilere yönelik kusurlu davranıştan dolayı (taahhüde uyulmamış ise kusurlu davranılmış demektir) tazminat ödeme

3- Türk Ceza Kanununu 81-83. Maddeleri kapsamında İHMAL SURETİYLE ADAM ÖLDÜRMÜŞ olmaya sebep olmaktan (kasten adam öldürme)-ÖLÜMLER İÇİN

ya da

Türk Ceza Kanununun 85. Maddesindeki TAKSİRLE (Dikkatsizlikle) bir kişinin ölümüne sebep olmaktan- ÖLÜMLER İÇİN

ile

Bir kişinin kasten ya da taksirle yararlanmasına sebep olmaktan suçlarını düzenleyen TCK 86-87 ve 89. Maddeleri kapsamında yargılanması

durumunu ortaya çıkarabilir

Kısa çalışma ödeneği 15 haziranda bitiyor, ufukta erken seçim görünmediği ve devletin de 3 aydan fazla teşvik verme imkanı olmadığı için maddi sorumlulukları işverene yüklüyor, bunun açıklaması budur. Bazılarında sanki bu federasyonun bir kazanımı ve 15 hazirandan sonra kara göründü gibi sevinç, heyecan ve hezeyanlarını görüyorum. Yukarıda arkadaşlarını yazdığı gibi bu koşullarda ayakta kalırım diyen kesinlikle kamerayı falan dikkate almayacak kurumlardır, ama buna çalışanlar, veliler ve milli eğitim ne kadar göz yumacak, o da sizin sorununuz. Köylü kurnazlığı nasıl olsa kamera denetimi olmaz kes faturaları gelene, gelmeyen, ver telafiyi diyor ama, artık hiç bir şey eskisi gibi olmayacak bilesiniz...