BAŞLIK: İşitsel-Sözel terapi

Miss Clark maalesef çok yaşlandı artık. Uzun seyahatler yapamıyor. Ortak bir dostumuz (kendisi İngiliz asıllı ve sıkça iletişim kuruyor) vasıtasıyla haberlerini alabiliyoruz. Dolayısıyla son halimize ilişkin yorumlarından mahrumuz. Ama çift taraflı implant konusunda daha bu bir olasılık dahi değilken ateşli bir taraftar olduğunu biliyorum.

Kendisinin Güney Afrika Cumhuriyetinde seyahat esnasında, uçakta tanıştığı bir işadamının sponsorluğunda açmış olduğu tersine kaynaştırma okulu da bir efsanedir. Yüksek nitelikli eğitmenler ve son derece olanaklı, yüksek standartlarla yapılandırılmış bir okulda işitme engelliler ile işitenleri bir arada eğittiği bir okul. Sonuçlar olağandışı.

Tüm hayatını eğitime, işitme engellilerin terapisine adamış, her yaşadığı ülkeyi vatanı bellemiş inanılmaz bir şahsiyet. Şu kadarını söyleyeyim, Türkiye coğrafyası, tarihi ve turizmi hakkında beni hayretlere düşüren derinlikte bilgi sahibi idi. Pek çok bilmediğim hususu bana ayrıntısı ile nakletmişti.

Bu vesile ile kendisini anmış ta olduk. İyi günleri olsun Miss Monica Clark'ın. Türkiye'de de oğulları ve kızları olan, hayırlı bir dünya vatandaşı.

Sesin geldiği yön algısı ve diğer implantın bozulma ihtimaline karşı (kaza, nem) joker olsun diye total olmayanlara, implant+cihaz öneriyordum. Aklıma takılan şey, implant olmayan kulağın, ilerleyen süreçte implanta alışamayacak olma ihtimaliydi. Bizim hocaların bu kadar keskin ve net cevap vermelerinin sebebini şimdi anladım. Bozmayacak, dikkatli olacak, önemli.

O jenerasyonda eğitim alanlar ne kadar iyi gözlemlemişler, gördüklerini kapmışlar. Tavırlar bile benzer. Keşke ben de o zamanlarda eğitim alabilseydim. Bizim kitaplarını bulmak için kendimizi paraladığımız ekolle muhabbet ediyorsunuz. Gerçekten çok kıskandım.

Çift taraflı implant ve beyin sapı implantı konusunda naçizane fikir gözlem ve deneyimlerimi başka bir başlık altında yazmayı planlıyorum

Yazdığım gibi bizlerde bu konuda yalnızca 2 yıllık bir deneyime sahibiz fakat bu kısa süre bile bizi şaşırtmaya yetti doğrusu.

Special education yazan:
Çift taraflı implant olanların (hem de ileri yaşlarda ve ilk implantlarından yıllar sonra ikinci implantı kullanmaya başlayanların) işitme konfor ve kalitesi hakkında verdiği geri bildirimler inanılmaz. Zaten çok kısa bir süre içinde sesletim, artikülasyon ve diksiyon da elde ettikleri ilerlemeyi gözlemek dahi bir mucizeye tanık olmak gibi. İmkan bulan tüm vakalarımzın ikinci implantı olmalarını teşvik ediyoruz. KBB uzmanları ve klinik odyologlar sürecin başında sahip oldukları tereddütü aştılar, mümkün olduğunca çok vakaya onay çıkıyor. Sahiden çok fazla yarar görülüyor

Special education yazan: Verdiğiniz bilgiler çok değerli. Uzun zamandır forumu takip ediyorum ancak yazmak hiç nasip olmadı sadece gelişmeleri takip ediyordum. Ben de sizin gibi düşünüyorum. Aslında işitsel sözel terapi alici dil ve ifade edici dil becerilerinde eksik nokta bırakmamaya gayret ediyor. Bu yüzden olay kartları sıralama kartları v.b çalışmalarında herşeyi konuşmak gerekiyor. Kutuplardan penguenlere, insanlardan ahaliye, iyi kötüden betere çocuk her kelimeyi duymalı ve anlamlandirmali. Ancak bunu kendi kanımca bilimsel yöntemlerle birlikte sadece işitme engellilere değil tun engel gruplarına uygulamalıyız. Örneğin ülkemizde özellikle otizmde tak-çıkar ve ezbere dayalı eğitim verilmekte. Her gördüğüm arkadaşı veliyi bu konuda uyarmaktayım. Konuşmanın sosyal olarak öğrenilebileceğini her şey hakkında konuşmaları gerektiğini söylüyorum. Basit bir örnekle işitme engelli ya da otizmli farketmez ilk öğretilenlerden biri adıdır. Özellikle ara çocuklarda çok olan bir durum Senin adın ne sorusuna çocuk Ahmet cevabını veriyor. Bir başkası geliyor senin ismin ne yavrum diyor cevap yok. Babanın adı ne denilince mustafa diyor sen kimin oğlusun denildiğinde cevap vermiyor. Bir öğrencim vardı otizmli çok ugrastik özellikle doğal öğretimle espri yapmaya bile başlamıştı. Sen kimin oğlusun sorusuna çolak memetin kazımın oğluyum diyordu.
Yani özellikle ezberden kaçınarak belirli bir plan dahilinde çalışma yapılması bütün alanlarda özellikle dil gelişimine çok büyük katkı sağlamaktadır. Siz ve diğer arkadaşlar gibi eğitimci ya da kurum sahiplerini görmek beni mutlu ediyor. Saygılarımla...

Teşekkür ederim ama aslında ben oldukça yüzeysel değindim diğer hocalarım çok daha açıklayıcı oldular

Sizde konunun oldukça değerli bir kısmını açtınız dilimizi sahip olduğu tüm zenginliğiyle aktarmalıyız bu konuda ebeveynlere detaylı anlatımlarla eğitim vermeliyiz çünkü bizim günlük hayatta kullandığımız kelime sayısı 300-400 sahip olduğumuz dili yeterince zengin kullanmıyorken ailelerin bu konuda bir farkındalığa erişmeden işitme kayıplı çocuklara bu dili zengin bir şekilde aktarması olanaksız.