BAŞLIK: Hafta Sonu

Haziran ayında %20 devam oranı ile açıldık.
Bir ara %60 lara çıktık.
Şimdi %40 bile değiliz.
İstanbul dayız.
Herkes haklı.
İki ucu kötü bir değnek.
Ne yapacağımızı ben bilemiyorum.

İstanbul da %25-40 arası gidip gelen bir devam oranıyla cebellesiyoruz. Çalışanlarımızin yarısı gönüllülük esasına dayalı kçö ye geçecek diğer arkadaşlarımızi nasıl finanse ederiz kac ay ederiz bilemiyoruz. Neden uzaktan egitime sıcak bakmıyor kimse anlamıyorum. Bugun yediğiniz hurmalar ne olacak bakalım. Gerçi yapanın yanına kar kalan bir ülkedeyiz.

Hemen herkesi yaftalamakta üstünüze yok....
taşradayım, devam eden öğrenci oranım % de 40 larda.13 yıldır pazartesi ve salı günleri tatil yapıp hafta sonları çalışıyorum. sokağa çıkma yasağı olan günlerde kurumumun açık olmasında herhangi bir sakınca görmüyorum. çünkü herkes evinde olacak, hareket az olacak.trafik derdi olmayacak, personelimi yada hernagi bir öğrencimi tehlikeye atmış olmayacağım. çünkü virüs hergün dışarıda ve bu virüsü insanlar taşıyor. insan hareketliliğinin en az olduğu günlerde sokağa çıkma yasağı hasebiyle cumartesi ve pazar günleri.
ben bu günlerin yerine pazartesi ve salı günlerini açacağım. o günlerde herkes dışarıda olacak ve daha fazla risk almış olacağım. bilmiyorum anlatabildim mi. yada anlarmısınız.

Ayrıca genelgenin Sokağa Çıkma Kısıtlamasından Muaf Yerler ve Kişiler Listesi kısmının 3. maddesinde;
3. Zorunlu kamu hizmetlerinin sürdürülmesi için gerekli kamu kurum ve kuruluşları ile işletmeler (Havalimanları, limanlar, sınır kapıları, gümrükler, karayolları, huzurevleri, yaşlı bakım evleri, rehabilitasyon merkezleri, PTT vb.), buralarda çalışanlar ile ibadethanelerdeki din görevlileri,
27. Otizm, ağır mental retardasyon, down sendromu gibi “Özel Gereksinimi” olanlar ile bunların veli/vasi veya refakatçileri,

demektedir. buradaki rehabilitasyon merkezi ibaresini başında özel eğitim yazmadığı için bizi kapsamadığını düşünüyorsanız, bende başında engelli bakım yazmadığı için aile ve sosyal politikalar bakanlığına bağlı bakım merkezi ve rehabilitasyon merkezi yada hasta bakım ve rehabilitasyon merkezi yazmadığı için buralar olabileceğini düşünmedim. Buradaki MEVZU şu ki . adam gibi bizi muhatap alıp ta açıklamalarında bize de yer veren birilerinin olmaması. Buradaki rehabilitasyon dan kimin ne kastettiği nerden belli kardeşim. adam gibi başına aile ve sosyal politikalar bakanlığına bağlı rehabilitasyon merkezleri yazmak yada milli eğitim bakanlığına bağlı rehabilitasyon merkezleri demek bu kadar mı zor.
Hadi bunu yazan arkadaş bu ayrımı yapamıyor, dernekteki arkadaşlar böyle bir fırsatı neden değerlendirmiyor.. ben taşradayım çok sıkıntı olmaz ama siz büyük şehirde olanlar kimse yokken sokaklarda, trafik yokken ve bulaşının minimum olacağı günlerde çalışmanız da ne sıkıntı var. Bunu neden görmüyorlar ben bunu anlamıyorum.

Garip kardeşim, derdimi anladın mı yoksa anlatmaya devam edeyim mi?

isyankar arkadaş,
ben izmir'de olduğumu belirttim, sen taşradayım diyorsun, 783 bin metrekarenin hangi grid değerleri içindesin? ben tüm ülkenin en az 14 gün dışarı çıkmamasını savunuyorum covid belası yüzünden. siz hala sineğinin yağının derdindesiniz. hangi taşra ilindesin ki insanlar hep işinde gücünde her yer kapalıyken? çok merak ettim, yaz da bitti tarla bahçe işleri olsun ki, tarla bahçeye de haftanın 7 günü gidilir, yalnızca hafta içi gidilmez. hiç bir şey artık eskisi gibi değil, pazartesi- salı kapalıymışsın, çünkü o zaman çocuklar örgün eğitime devam ediyordu, şimdi tüm okullar kapalı daha neden pazartesi -salı tatili yapıyorsun?
ne kadar yazarsan yaz başkalarını bilmem ama beni ikna edemezsin. eğer tüm ülke olarak topyekün bazı kararlar alındıysa uyuverin kardeşim, tüccar değil eğitimciysen önderlik et ailelerine, onları doğru yönlendir, hafta sonu dışarı çıkılmaması gerekiyorsa çıkarma öğrencilerini, çalışanlarını, eğer elinde başka bilimsel dayanaklar yoksa... ne yapıyorsun bu kadar insan yaşamından önemli ya da kanser tedavisi mi, coronalı hastalar bile hastanelere kabul edilmezken... ayrıca boşver büyükşehirlerdeki kurumları, sen onları düşünme, su akıyor yatağını buluyor her iklimde; yeter ki sen bir yazıdan çıkarımlar yapmaya çalışarak bulandırma kafanı...
bu süreçte önce insanların sağlığı, diğer sorunlar bir şekilde hallolur, canını sıkma!

Kimsenin sineğin yağının derdinde olduğu yok. hele hele benim hiç yok. tek derdim mevcut öğrencilerimin derslerini verebilmek ( ki ara verdiğimiz dönem de çok fazla gerileyen öğrencim oldu. ) personelimin maaşlarını da tam verebilmek. Çok merak ettiğin için söylüyorum Yozgattayım.

Senin anlamayacağını anlamıştım ama anlatırım ben sıkıntı yok. Demişsin ki şimdi tüm okullar kapalı daha neden pazartesi -salı tatili yapıyorsun? birincisi 13 yıldır bu sistemle çalışıyorum. çünkü en başta öğrenci okul meselesi var ki sen söylemişsin bunu zaten. bir diğeri personelin resmi işlerini hafta içi tatil günlerin de yapabilmeleri için . Bir diğeri ise; her ne kadar örgün eğitim dursa da mebin 149210024 sayılı yazısında eba tv ve eba canlı ders saatleri dışında derslerin verilmesi gerektiğini belirten verilmediği takdir de ise 43 üncü maddeye göre işlem yapılmasını söyleyen yazıya istinaden hafta içi ders yapmak istemedim. .

---ne yapıyorsun bu kadar insan yaşamından önemli ya da kanser tedavisi mi, coronalı hastalar bile hastanelere kabul edilmezken...
bu konuda ne yaptığımı da anlatayım. servis araçlarımda kurumum da her türlü tedbiri alıyorum. maskedir mesafedir dezenfektandır.hani bazı kararlar alındıysa uyun demişsin ya bakanlığın açık kalmamız ve tedbirlere uymamız konusunda ki kararlarına uyuyorum. ayrıca mebbisten hes kodu ile riskli öğrennci ve personelimi takip ediyorum. şuana kadar 1 öğretmenim 4 öğrencim korana oldu ve hafif şekilde atlattı. hastalandıklarını anladıkları andan itibaren kuruma almayıp karantina sürelerinin bitmesini bekledik ve şuan da sıkıntılı bir durum yok.

Son olarak en son " neyse sana bol kazançlar! " demişsin ya. sen babayın hayrına yapıyorsun herhalde bu işi. Hatta sen insan hayatından önemli olmadığını düşündüğüne göre korana çıktığı mart ayından bu zaman kadar Kurumunu açmadın galiba. ne de olsa insan hayatı her şeyden önemli.
sana bol kazançlar diye benim sadece para kazanmak için milletin sağlığını hiçe saydığım hissi oluşturmak istediğine göre senin kapalı kalman gerekiyor. hatta bu işten de hiç para kazanmadan hayrına yapman gerekiyor. ben elbette bu işi yapan 2500 küsür rehabilitasyon merkezi gibi bu işi para kazanmak için yapıyorum. bu işi yada başka herhangi bir işi para kazanmadan yapan varsa da salaktır. ama bu işi yaparken hiç bir zaman para için gözümü karartıp gelmeyen bir öğrencime bir saat bile fatura kesmedim. hakkım olmayan hiç bir şeyi kendime hak görmedim. hiçbir personelimin değil bir günlük bir saatlik ücretinin bile üstüne yatmadım.

Son olarak şunu söylemek istiyorum. TERBİYESİZLİK Yapma. kimseyi de töhmet altında bırakma. Burada fazla yazıp çizmeyle bu işin duayeni olunmuyor. kimse sen öyle yapıyorsun diye öyle senin keyfine göre de iş yapmak zorunda değil.

kurumların açık olduğu hergüb cepten para veririz.
devam %50 nin altına indi.
allah soznumuzu hayır etsin ama kapatılması en mantıklısı olur

"bol kazançlar" sözüme çok takılmışsın, ben onu kaldırmıştım, aramızda yalnızca koordinat değil saat farkı da var sanırım, ya da hiç üşenmeden word dosyası açıp orada oturup yazı yazıyor, kopyala yapıştır yapıyorsun sanırım...
neyse kardeşim sen bildiğin gibi yap, istersen öğrencilerin ve çalışanların için 7x24 çalış, sana başarılar diliyorum!