Hoş geldiniz, Ziyaretçi
Kullanııcı Adı: Şifre: Beni hatırla
Forum kuralları dahilinde bulunan her konuda yazışabilirsiniz.
  • Sayfa:
  • 1
  • 2

BAŞLIK: Belki okuyan olur!

Belki okuyan olur! 28 Kas 2017 12:34 #9

  • tartanc
  • tartanc Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Platin Uye
  • Herşey neye layıksa ona dönüşür.
  • Gönderiler: 3651
  • Teşekkür Sayısı: 2865
  • Başarı: 54
Sorunlarımız çok.Kimi ekonomik ,kimi yönetmelik ,kimi keyfi uygulamalardan,kimi RAM lardan...

Her şeyin çok net belli olacağı satır satır anlaşılır olacağı,doğru ve bilimsel temellere dayanan keyfi uygulamalara izin vermeyen bir yönetmeliğe ihtiyacımız var.

Seans sayıları artarsa ve bunun ücreti gene 2009 da ki gibi verilmezse işte o zaman....

Yönetmelik hazırlanırken bazen stk lardan görüş soruluyor.

Umarım sorulduğu ile kalınmaz...

Az kalmış yeni yönetmelik çıkacakmış...Hayırlısı artık.
Son Düzenleme: 28 Kas 2017 12:35 yazan tartanc.
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.

Belki okuyan olur! 28 Kas 2017 13:58 #10

  • Eriond
  • Eriond Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Altın Uye
  • Gönderiler: 205
  • Teşekkür Sayısı: 26
  • Başarı: 0
okuyanlar listesine beni de yazın!
Bu dilden firar eden her söz, yaydan çıkmış ok gibi,
Sözler bazen bir hazine, bazen dermansız bir dert tipi !
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.
Şu kullanıcı(lar) Teşekkür etti: tartanc

Belki okuyan olur! 28 Kas 2017 16:24 #11

  • barisltd
  • barisltd Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Platin Uye
  • Cats bite!
  • Gönderiler: 2509
  • Teşekkür Sayısı: 2514
  • Başarı: 10
tartanc yazan:

Yönetmelik hazırlanırken bazen stk lardan görüş soruluyor.

Umarım sorulduğu ile kalınmaz...

:) :)

Güldürdün beni... Allah da seni güldürsün. :) :)

Bizin bürokrasimizin uzun zamandır benimsediği prensip: "Herkesden görüş alır gibi davran, ama bildiğini yap"
It is better to be hated for what you are than to be loved for what you are not.
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.
Şu kullanıcı(lar) Teşekkür etti: tartanc, fahrettin75, waramiral

Belki okuyan olur! 28 Kas 2017 16:38 #12

  • kdrcalis
  • kdrcalis Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Altın Uye
  • Gönderiler: 162
  • Teşekkür Sayısı: 198
  • Başarı: 2
Her konu açıldığında verdiğim cevabı yazmak istedim.
Sorun aslında kurumlar.
Kuralları, kuralsızlıklarla yok ettik.
Her şeyi bedava yaptık.
Buna uymaya direnenler, iş yapamayınca, düzene uymak zorunda kaldılar.
Servis bedava.
Ram ve hastane işlemleri, götürüp getirilmeler bedava.
Rapor bitip, aylarca yenilenmese de eğitim bedava.
Hatta maaş iş ve işlemleri de bedava.
Eğitim için ödenen ücretin çok büyük kısmı buralara aktarıldı.
Yetkililere, servis ücretimizi de ödeyin talepleriyle gidilmeye başlandı.
Çocuk taşımanın yükümlülüğünden bir haberler, bu kuralları da yok etmek istiyor.
Kaynaklar eğitime değil bu promosyon hizmetlerine harcanıyor.
Promosyon vermeyen kurumun 100 öğrenciyle kazandığını, diğeri 300 öğrenciyle kazanıyor.
Kota gelecek söylentileri ile zaten fazla olan kurum sayıları 2500’lere doğru gidiyor.
Bu ortalama kurum başına 140 öğrenci demek.
Böyle bir ortalama da yok zaten.
Ayı çeviremeyen çok sayıda kurum, borç batağına her geçen gün biraz daha batıyor.
Zaten burada sorulan sorulara baktığınızda da anlaşılacağı gibi, çoğu yaptığı işten bihaber.
Bu nedenle en çok okunan konu hep “ÖDENEK NE DURUMDA?” başlıklı konular.
İnsan neden bir iş yeri açar?
Ekonomik kazanç elde etmek için.
Peki kazanamıyorsan?
Çoğu kurumun durumu bu.
O yüzdendir ki, gününü kurtarmanın derdinde çoğu.
Yönetmelik vs. umurlarında değil.
Hatta trajik komik bir şey söylemek isterim ki, güncel birçok konudan, mesela damar tanımadan dahi haberleri yok.
Yaptığımız iş bu kadar basit, değersiz, bedava değil.
Bunu her şeyi bedava yaparak biz yaptık.
Kısacası, gördüm ki benim işim eğitim. Servis başkalarının işi. Bam başka bir organizasyon.
Yaparım ben diyorsan ücretini al.
Rapor velinin işi. Zamanında yenilemek de onun işi.
300 öğrenci demek, 600 anne baba, yaklaşık 30 personel demek.
Üstelik, 100 öğrenci 6-7 personelle aynı kazançları sağlarken..

Elbette ki bunlar benim düşüncelerim.
Kolaylıklar dilerim.
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.
Şu kullanıcı(lar) Teşekkür etti: sertac, tartanc, barisltd ve bu kullanıcının diğerlerinden 6 teşekkürü var

Belki okuyan olur! 29 Kas 2017 08:28 #13

  • waramiral
  • waramiral Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Platin Uye
  • Gönderiler: 516
  • Teşekkür Sayısı: 297
  • Başarı: -9
sn. kdrcalis yüreğine sağlık. şimdiye kadar burada 'okuduğum' en iyi yazıyı yazmışsın.

ben de naçizane bişeyler eklemek isterim.

sıkıntı kotada bence. kota gelse (yine yazıyorum) aspb engelli bakım merkezlerindeki gibi. bana göre birçok konu çözülür. hani diyorsun ya sisteme uymayan kurumlar sisteme uymak zorunda kaldı diye en büyük mesele bu. yönetmelikten bi haberiz. işimiz eğitim değil velinin yapması gereken her işi yapmak. neden? çünkü rant ancak böyle sağlanıyor. veli kurumundan ayrılmak için en büyük nedeni verdiğin eğitimin kalitesi olmalı fakat ya akrabası başka kurumda çalışıyormuş ya da diğer kurum öğrenciyi 4 gün alıyormuş. ya da maaşını o kurum ya da orda çalışan kişi bağlatmış.

Örnek olay : adam 3 yıl boyunca kurumun taramacılığını yapıyor. sonra gidip kendi kurumunu açıyor.
Sonuç : 100 öğrencinin 50 öğrencisini alıyor akraba muhabbet maaş bağlatma işlemleri bez raporu vs. sayesinde. sonra iki kurum da birbiri ile kapışmaya başlıyor öğrenci çalmak için.

eğitim kalitesi bu işin neresinde?

50 bin nüfuslu ilçede eğitim kökenli iyi de eğitim veren bir kurum var ve öğrenci sayısı 300. servis işi şu iş bu iş herşey çok düzgün. fakat çalışanlarından bir kaçı ayrılıp kurum açıyor ve kendi ve çevre köyünden öğrencileri kaydırıyor yeni açtığı kuruma. sonra orada sözü geçen maddi durumu iyi olan başka biri de 'bunlar kim ki' deyip kurum açıyor (duyuyor ki öğrenci başı 472 tl-- oooo ben 200 öğrenci yaparaım 94 bin aylık para alırım diye gözü dönüyor- ) sanki ücret komple kuruma kalıyor!

bir bakmışsın o bu derken 5 tane kurum olmuş ve kurum başı 60 öğrenci düşüyor. sonuç herkes pişman. kazanan kim öğrencinin eğitimi yerine maaşını ve kurumun imkanlarını kullanan veli, arada cambazlık yapan taramacılar şoförler. kaybeden; insanlık-eğitim- kurum sahibi

bu kadar küçük bir yere 5 tane kuruma açılış izni veren merci şimdi ne yaptı? kargaşaya çıkarcılığa yol açtı. tek nedeni bu mu insanların hiç mi suçu yok! var elbet ama sistemi koyarsın bozan kimse daha rahat ayırt edersin. yönetmeliği koyarsın o zaman iş eğitim için olur.

aynı okulda istiklal marşı söylenirken sıra düzeni oluşturmak gibi. her sınıfın mevcudu birbirine yakın olursa ve aynı şartları aynı düzeni oluşturmak zorunda kalırsa sırayı bozanlar daha rahat ayırt edilebilir.

eğitim tripottur. aile bu ayaklardan biridir. eğer aile eğitimi düşünmüyorsa senin verdiğin aylık 8 saat vs. eğitimin faydası olmaz. kota olursa o eğitimi düşünmeyen veliye de ihtiyacın kalmaz.
Son Düzenleme: 29 Kas 2017 08:32 yazan waramiral.
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.
Şu kullanıcı(lar) Teşekkür etti: kdrcalis, hayri_cetin
  • Sayfa:
  • 1
  • 2
Sayfa oluşturma zamanı: 0.465 saniye
Sistem Kunena Forum