BAŞLIK: ZAM ORANI BELLİ OLDU!!!

Sayın Murat Çolak Beyefendi;

Anlamıyorsanız yorum yapmayınız. Tavsiyedir.

Derneklere üye olun çağrısı yaptım doğrudur. Bir umuttu bizimkisi, bir şeyler olur diye umut ettik. Olamıyor. Veya oluyor ben anlamıyorum.

Damar tanıma; insan haklarına aykırı diye düşünüyorum. Bu yaklaşımın doğru olmadığı düşüncesindeyim. Bütün bunlara rağmen bunu getirecekler düşüncesindeyim. Diğer farklı uygulamalar da buna örnektir. Yapılacak akıllıca yol o zaman, yönetmeliklerde lehimize düzenlemeler yapılması idi. Eylem ile ilgili artık bir şey yazmıyorum. Ayrıca değişik! nedenlerle katılmayacağınızı beyan ettiğiniz eylemin neresini sorguluyorsunuz. O süreci tam bilmiyorsunuz. Eylemi engellemeye çalışanlar bugün eylem çağrıları yaparsa şaşırmayın.

Fikirlerim benim değil. Ben fikirlerimin efendisiyim.

Benim ne yaptığıma değil de, yaptıklarımı neden bu kadar kafanıza taktığınıza takılın Derim.

Bu sistem doğru değil.Gelecek mi? Gelecek.Ne yapacağız o zaman ?

Oluşumlardan beklentilerimi hep yazdım

Zam konusunda ise emin olunuzki,sağa sola teşekkür edenler var. Haklılarda %3 nere %6 nere.

Razı olan değişik nedenlerle önemli bir kitle var. Pek çok şeye razı. Pek çok şeye teşekkür eden.

Sayın Murat Çolak Beyefendi; aklımın yettiğince,gördüğüm ve bildiğim kadarı ile yazacağım. Yanlış ta yazabilirim. Yapabilirimde. Sorunlarımıza ve çözüm yollarına katkıda bulunmak amacıyla yazıyorum. Farklı bakıyorum. Bakacağımda.Bilgilerinize.

Selamlar.

Aklıma gelmişken bir iki şey eklemek isterim. Yaşlılıktan herhalde sonra unuturum.

Zam konusunda ki eleştirim. Herhangi bir oluşuma değildi. İçimizde var olan kimi saygıdeğer arkadaşlara idi.

Yoksa yazdıklarınıza katılmamak elde değil.

Bir ilimizde bulunan 3 kurumumuz bu sistemden aslında şikayet ediyorlarmış. Fakat bir yetkilinin o ildeki ziyaretinde ne iyi yaptınızda bu sistemi getirdiniz.Söylemine geçmişler. Ve yetkili de bu söylemi esas almış.

Ya şikâyetçisindir. Ya memnunsundur. Ama doğru bir şekilde izah edersin. Söylenmez söylersin.

Söyleniriz ama...

tartanc yazan:
O tavsiye bana ait efendim. Güzel yakaladınız.



Sanırım o ili ve okulları biliyorum Bahsi geçen arkadaş bakanlık tarafından ziyaret edildiğinde damar tanıma uygulamasını ballandıra ballandıra anlattığından bakanlık yetkilileri bile çok şaşırmış hatta diğer rehabilitasyon merkezlerinin eleştirilerinden iyice bunaldıklarından bu okula can simidi gibi sarılıp farklı mecralarda bu okulu herkese örnek olarak anlatmışlar. Ancak damar tanıma uygulamasını ballandıra ballandıra anlatan bu arkadaşların bile sistemden hemen sonra 30-50 arası öğrencinin kaydını sildiklerini ve şuan bile % 10 civarında kayıplarının olduğunu biliyorum Gündem dışı oldu bunlar. Neyse diyelim biz de.

Sayın Murat Çolak Beyefendi;

Tavsiyenizi unutmadım

İşte sayın Hocam. Sizin de yazdığınız gibi durum.

Yine neyse diyelim.

Bu anlayışa ne bizler ne dernekler bir şey yapamaz.

Sağlıklar dilerim herkese.

kurbağa haşlamayı bilirmisiniz kurbağanın kaçmasını istemiyosanız yavaş yavaş kısık ateşte soğuk suyun içinde haşlarsınız kurbağa haşlandığının farkına varmaksızın ölür ve sofraları süsler zannımca bukez kurbağa biz oluyoruz.

Geçmişte Bütçe uygulama Tebliğine yapılan itirazlar yıllar itibariyle aşağıdadır.
DERNEĞİN DANIŞTAY 8.DAİRE ESAS NO:2010/1353
ANAELİ DANIŞTAY 8,DAİRE ESAS NO 2010/3598
ANAELİ DANIŞTAY S.DAİRE ESAS NO: 2011/2116
ANAELİ DANIŞTAY 8.DAİRE ESAS NO: 2012/1525
ANAELİ DANIŞTAY 8,DAİRE ESAS NO: 2013/1489
ANAELİ DAMIŞTAY 8.DAİRE ESAS NO 2014/1150
Anaeli olarak açtığım davalara dernekler neden bilgi verdiğim halde müdahil olmuyorlar?Bu konuda derneklerden cevap bekliyorum.

Zam konusunda site aracılığı ile bir sürü söz söylendi yazıldı.dernekler görüş bildirdiler.Sonuç; YİNE HÜSRAN.
Acaba Dernekler veya diğer arkadaşlardan bu yılki Bütçe uygulama tebliğine itiraz davası açacaklar mı?

Not:Bu yıl dava açmayacağım.

ANAELİ

ilk davanızı 2010 da açmışınız sayın anaeli davanın sonuçları hakında da bilgi paylaşırmısınız.

Sayın anaeli,

Şu ana kadar açtığınız davalardan bir sonuç alabildiniz mi, veya dava gerekçeleriniz nedir bilmiyorum. Ama yanlış anlamazsanız,Bütçe Uygulama Talimatına dava açılması -kişisel olarak- anlamlı değildir ve kazanılması mümkün değildir.

BUT dayanağı 652 sayılı KHK 43. maddesidir. Bı maddede geçen ifade ".....engelli bireylerin eğitim giderlerinin her yıl Maliye Bakanlığınca belirlenen tutarı, Bakanlık bütçesine bu amaçla konulan ödenekten karşılanır." şeklindedir.

Yine BUT'da "Belirlenen tutarlar, Millî Eğitim Bakanlığı bütçesine bu amaçla konulan ödenekten, bu tutarları aşan kısmı ise ilgililer tarafından karşılanır." denilmektedir.

Yani, yasa ile ailelere yapılacak eğitim yardımının miktarı tamamiyle Maliye Bakanlığının yetkisi ve takdirine bırakılmıştır.

Şimdi Danıştay (yani idare mahkemeleri) yapılan idari işlemlerin YASALARA UYGUNLUĞUNA BAKARAK karar verir. Yasada olmayan veya yasaya aykırı karar veremezler. Yasanın kendisinin yetki verdiği Maliye Bakanlığının ücret tespiti yapması bu şekliyle yasaya uygundur ve itiraz edilebilece yönü yoktur.

Diğer taraftan, Maliye Bakanlığının bu konuda muhatabı kurumlar değil, velilerdir. İşin özeti Maliye Bakanlığı "ben bu kadar veriyorum arkadaş, kalanı beni ilgilendirmez, aile ödesin" demektedir.

Uzun lafın kısası, ben hukuki anlamda Maliye Bakanlığına BUT artışı nedeniyle KAZANILACAK bir dava açılabileceği kanısında değilim.

Elbette engellilerin eğitiminin "anayasal bir hak olduğu ve devletçe karşılanması gerektiği" gibi bir iddiada bulunulabilir. Ancak, devlet zaten kağıt üstünde engellilere mevcut sistem içinde eğitim verdiğini iddia etmektedir.

Açılabilecek en önemli davalar maliye bakanlığından ziyade, yasada olmayan sınırlamaları ve ödeme talimatlarını hukuka aykırı olarak zorunlu tutan MEB'e karşı açılacak davalardır. Örneğin seans sayısının 6+2'den 8+4'e çıkartılması Maliye'nin değil, MEB'in yasada olmayan bir şartıdır. Aynı şekilde, Bütçe Talimatında açıkça ödenen ücretin üstünde kalan kısmın ilgililerce ödeneceği belirtilmesine rağmen buna aykırı bir şekilde 8+4 seansdan ek ücret alınmasını engelleyen yine MEB'dir.

Nr yazık ki bu konulara karşı açılmış davalarda bile sonuç alamamaktayız.

**************

Neyse, umarım ben hatalı düşünüyorumdur ve siz davalarınızda haklısınızdır.Sonuçlanmış bir davanız varsa gerekçesini öğrenmekten memnuniyet duyarım.