BAŞLIK: Seçim Öncesi.!!!

tartanc yazan:

Yıllarca Bakanlığı eleştirdik. Evet sorunun kaynağı o ve bunda da hiç bir şüphe yok. Çünkü sistemi o koydu biz uyguladık. Ancak biz de bu sisteme alternatif geliştirmedik.

Zaman için de biz hiç bir şey yapmayıp sadece Bakanlığı eleştirirken adımız hırsız ve talancı oldu. oysa bu bir talan sorunu değildi. Sadece verimsizlikti. Sistem iyi dizayn edilmemişti.

Kendimizi savunurken de efendim bizi dikkate almıyorlar dedik. Zaman içinde bu güvensizlik hat safhalara ulaştı. Sonuç almak, dolayısı ile de yanlışı düzelttirmek her geçen gün zorlaştı. Bir dernek başkanının yada bir kurum temsilcisinin Bakanlık koridorlarında muhatap arayarak çözebileceği bir şey değil bu.

Diğer taraftan biz kurumlar da bir araya gelemedik. Mevcut sistem o kadar kötü ki bizleri bile bir birimizin bekası açısından sorun gösteriyor.

Dernekler kurumları, kurumlarda dernekleri suçlayıp durdu. Ancak bir başlangıç gerekirse o da derneklerden alınmalıdır. Çünkü dernekler çalışır planlar ve bunu olgunlaştırıp üyelerine bildirerek destek talep eder. Bakanlık gibi bir yapıdan ilgi görmek KAMUOYU ile olur.

Bazı arkadaşlarımız çeşitli vesilelerle sokağa çıkmaktan, kurum anahtarlarını Bakanlığa vermek şeklinde tepki verilmesini söyledi ve söylüyor. Müsebbibi kendisi olduğu halde bu sorunu biz çıkarmışız gibi davranan Bakanlık emin olun kötüsünü yapar da iyisini yapmaz. Kaldı ki böylesi taleplere katılım da hep az olmuştur. Ankarada yıllar önce yapılan yürüyüşte gözlerimle görmüştüm.

Ancak, Dernekler bu işin daha güzel nasıl yapılabileceğine dair MODEL TASIRIMI yaparak bizlere bir teklifte bulunmadı.

Çözüm adına söyleyeceğim şey şudur. Dernek yada dernekler derhal müsebbibi Sayın Bakanlığımız olan bize göre VERİMSİZ oysa KAMUOYUNA göre talan yapıldığı sanılan SİSTEME alternatif üretmekten geçen YENİ BİR MODEL oluşturmak için çalışma yapmalıdırlar.

Örneğin DERNEKLERİMİZ bize dese ki,

Dernek olarak bu işin daha iyi nasıl yapılacağına dair MODEL tasarlayarak Bakanlığımıza sunmak üzere bir çalıştay düzenleyeceğiz. Bu çalıştaya şu akademisyenler, şu bürokratlar, şu siyasetçiler katılacaktır. Gazete ve Tv ler ile KAMUOYUNA da ilan edilecektir. Ortaya çıkacak UYGULANABİLİR SOMUT bir modeli BAKANLIĞIMIZA sunacağız. Bunun için de 500 TL yada 1000 TL kurum katkısı gerekmektedir. Şeklinde somut bir öneriye ben hemen 1000 TL vermeye hazırım.

Dernekler üyelerini şikayet etmez! Önder olurlar.Bakanlık bizi dinlemiyor. öğretmen derdimizi anlatmaya çalıştık ama.... Dengeli dağıtımı söyleyecektik ancak Müdür dinlemedi gibi yaklaşımlarla sonuç alınmaz. Hem yol yanlış hem de niyet göstergemiz sıfırın altında oluyor. Adamlar bunlar yine ne istemeye geldi diyor ve film kopuyor.

Özetle, sonuç alınması için Dernek önderliğinde bu işten şikayetçi olan Bakanlığa bu iş nasıl daha iyi yapılırı göstermek gerekir. Seçim zamanları bunun için iyi bir fırsattır.

PROJE üret, KAMUOYUNU bilgilendir sonrada siyasete yaptır.

Selamlar

bence her kurum velileriyle toplantı yapıp, onlara bimer'i aramalarını çocuklarının bu uygulamadan dolayı mağdur olduklarını, hergün koyun gibi sıraya koyularak avuçlarının okutulmasından şikayetçi olduklarını söylemelerini isteyelim.

belki bu işe yarar

Sayın Egelim;

Yazdıklarım ne size ne başkasına idi öncelikle belirtmek isterim.

Sektör olarak treni kaçırdık diye düşünüyorum. Çünkü genel olarak insiyatif almadık. Taşın altına elimizi sokmadık. Hep başkasından bekledik. O başkası bizdik aslında.

Sayın yetkililere,senelerden beridir yaşanılan sorunlar anlatılmadı ? Önerilerde bulunulmadı mı?

Çözüm odaklı modeller sunulmadı mı? Hepsi yapıldı. Sonuç; Özel Eğitim tamamen bilimsellikten

uzaklaştırıldı. Futbol taktiği olarak doldur boşalta dönüldü.

Bunda başkalarının değil,bizlerin de çok büyük hataları var.

Çok önceden yazmıştım.Kurumların önemli bir bölümü en fazla 2017 ye kadar dayanır diye.

Yanılabilirim. Fakat daha düne kadar ülkemizde bulunan kurumların zaten %50-60 si borçlu idi.

Arkadaşımız yazıyor yerden göğe kadar haklı olarak.''Bize artık hırsız'' demeyecekler diye. Doğru

demeyecekler. Bu işi doğru yapmaya çalışanların zaten öyle çok fazla kar marjı ile çalışmıyorlardı.

Belki de birilerine şimdi battı denilecek.

Her seçim öncesi yapılan bazı güzelliklerin sonunda, kabuslar yaşadık.

01.06.2006 tarihinden itibaren her alanda kaybettik aslında.

Sustuk.Sustuk.Sus olduk en sonunda.

Umarım tahminlerimde ben yanılırım. Bu sitemin bedelini ilk başta çocuklar,veliler,çalışanlar ve kurumlar ödemesin.

Sağlıklar dilerim.

Bakanlık gibi Devlet mekanizmaları bir dernek başkanının girişimi, bir kurum sahibinin talep ve önerileri ile işletilemez. Hele bu bizim gibi çarkların çok daha zor işletildiği ülkelerde büsbütün zordur.

Bakanlıkta yaptığınız tüm girişimler sessizlikte çığlık atmaya benzer. Hangi bürokrata hangi zamanda neyi ne kadar anlatacaksınız o da bunu siyaset kurumuna anlatacak......

Bakanlığa gidip anlatılan şeyler yukarıda ifade ettiğim nedenden ötürü ileri gitmez. Çözümler hatta olduğu söylenen ama benim hiç görüp bilmediğim somut projeler Bakanlığın koridorların da aynı KADERİ paylaşır.

Yol ancak ve ancak KAMUOYU oluşturmakla olur. Bunun içinde DERNEKLER ya mevcut yönetimleri ile plan proje üretip bizi arkalarına alacaklar ya da istifa edip bu işi yapmayacaklar.

En garip şeylerden biri nedir biliyor musunuz? Bu forumlarda eylem, Bakanlığa anahtar bırakmak çözüm olarak görülüyor ki saman alevi gibi yanıp sönüyor. Yıllar önce Ankarada ki yürüyüşe katılımı çok iyi hatırlıyorum. Bunun gibi örnekler çok. Acil eylem platformu gibi... Bunlar kurumları bir araya getiremedi. Çünkü o eylemlerin tümü SİSTEME yönelik değildi. O gün çıkıpta kurumların aleyhine olan şeylere tepki gösterilmek adına tasarlandı. Kurumları bir araya böyle getiremezsiniz. Sonuçta bana dokunmayan yılan bin yaşasın deyip geçildi.

Oysa Dernekler öncülüğünde hazırlanacak UYGULANABİLİR, SÜRDÜRÜLEBİLİR ve DENETLENEBİLİR bir model hazırlanıp bu kurumlardan destek istenseydi emin olun koşarlardı. Çünkü o sistem olursa belki başka kurumlarda rahat edecek ancak kendisi de edecekti. Şimdiki mantık ne? Birileri batar ben onun hem çocuklarını alır hem de daha ucuza öğretmen bulurum.

Oysa sorun VERİMSİZLİKTİR. Siyaset kurumu ve kamuoyu bu işi talan görüyor. Yahu Avrupai bir projeyi bu mevcut sistemle ancak Afrika seviyesinde yapıyoruz. Sorun bas bas bağırıp benim adım VERİMSİZLİK tir diyor ancak başta siyaset kurumu olmak üzere kamuoyunda bu isme TALAN diyor.

Eylem ya da anahtar atma ancak düzgün işleyen bir sistemde iş yapılmasına izin verilmediğinde düşünülmelidir. Ya da uygun sistem önerisi reddedildiğinde uygulanmalıdır.

Bu nedenle Derneklerin ivedilikle bu gerçeğe göre yeniden yapılanmasına gerek var.

Saygılarımla

Öncelikle kesinlikle kimse ile tartışma niyetinde değilim. Fakat söz aep e gelince,doğal bir refleks gösteriyorum.Galiba

sayın sevgiışığı,

Günlerdir yazıyorsunuz. Bizlerde okuyoruz.Verimliliktir gidiyor.Şöyle yapılmalı, böyle yapılmalı.
Biraz geç kalmadınız mı? Model deyip duruyorsunuz. Sizin oluşturacağınız modeli sayın yetkililer kabul edecek mi?

Yetkililere sunulan projelerden haberim yok demişsiniz. Sunulan projeler veya öneriler için önce sizden mi onay alınmalıydı?

Aep için ne kadar bilginiz var ki,böyle ilginç bir eleştiride bulunuyorsunuz ? Kurumlar ne zaman bir araya geldi? Genel kurul dahi 80 kişi ile yapılıyor.

Derneklerle ilgili herhangi bir yorum yapmayacağım. Hep söyleneni önceden ben yazayım size, memnun değilseniz aday olursunuz değiştirirsiniz.


Neyse Sayın Hocam; siz gene uygulanabilir bir model üzerinde tartışınız. Ben de diyorum ki, güz gülleri gibiyiz,hiç bahar yaşamadık ki. Pek çok şey için çok geç kaldık. Belki ben yanılıyorumdur. Siz haklısınızdır. Buyrun örgütlenin. Değiştirecekleriniz değiştirin.

Kolay gelsin şimdiden.

Yok sn tartanc üzerime alma gibi bir handikapım yok zaten :)sadece çözüm nasıl olcak diye düşünmekteyim.Damar kaçınılmaz zaten ona eywallah dedik.Ama herkes ağzını açmış bizi bekliyor ve elden bişe gelmiyor.
Vpn cisi,başkent güvenliği de gruba dahil oldular.ağaçtan bir meyve alan karda sayıyor kendisini.Ne kadar büyük bir sektörmüş ki al al bitmedi.barıs ltd diyordu galiba kuru ekmek parasına hiç yemediğim şöbiyetmiydi neydi:D onu istiyor MEB isyan etmemek elde değil.Hani neresinden tutarsanız elinizde kalıyor.

Artık yeter deme zamanı geçti,bizde yüce hünkarım siz nasıl buyurursanız faslındayız.Diyorum ki bari belge doküman proje herneyse,şansımızı bide böyle mi denesek ne...

Sayın Tartanc,

Yazdıklarıma önem ya da değer vermemeniz sizin özgürlüğünüzdür. Ancak siz bu forumun muhtarı değilsiniz. Kimin ne kadar az ya da çok yazdığı sizi ilgilendirmez. Neymiş günlerdir yazıyormuşum, bir verimlilik tutturmuşum vs. vs. Bu ifadeler sizin haddinize değil.

Bu forumlarda en çok yazan, konu açan arkadaşlarımızdan birisiniz. Bir kez olsun çok yazmanız, ya da konu açmanız beni rahatsız etmedi. tartışmaya evet ancak alaycı ve kırıcı üslup ve ifadelere hayır.

Sizinle önce bu konu da anlaşalım. Sonra fikirleri medenice eleştirip tartışırız ki, yazdıklarımı da yeterince iyi okumadığınızı düşünüyorum.

Selamlar,