garip yazan:
kimse kral çıplak demedi ve bugünlere gelindi.
Biz dedik valla....
Ben daha o zaman ödemelerin kurumlara yapılmasına karşı çıkmıştım. Veli para ödemediği kurumu suistimal eder. Aynı şekilde hesabına hazır para yatan kurum veliyi suistimal eder.
O dönemde çok ciddi dernekleşme çalışmaları yapıldı. Etik kurul, sektörel etik değerler vs. üstüne pek çok tartışma yapıldı. Ne yazık ki pıtırak gibi açılan yeni kurumlarının çoğunun derdi faturayı kesip parayı almak olduğu için kimse bunları umursamadı. Aynı dönemde derneklerimizden biri aklını okullaşma ile bozduğu ve okullara ciddi imtiyazlar tanıtma derdine düştüğü için sektörü saçma sapan bir süreç içine sokan bir sürü düzenleme yapıldı. Bugün yaşanan sorunlarının çoğunun altında o dönemde yapılan yanlışlar yatıyor.
Seans ücretleri ülke genelinde aynı olmasın, il komisyonlarınca belirlensin, sabit bir seans sayısı olmasın derken bunlara itiraz eden çok kişi oldu.
MEB'e akıl verip ödemeler şu kadar seans olsun, paralar toplu ödensin, 8 bireysel 4 grup olsun, haftalara eşit dağıtılsın vs. vs. bunların hepsinin önerenler hep bu sektörün içindendir.
Suistimalleri önlemenin pek çok kolay yolu varken işi hep alengirli yollara sokanlar da bu sektörün içindendir.
Sonuçta şimdiki gibi yarı uygulanamaz, verimsiz, israfı çok, yararı az, kimseyi tatmin etmeyen bir sistemle başbaşayız.
Bundan sonra düzelir mi? Bence düzelmez. Düzelmesi için en başa dönüp yeni bir çizgi çizmek lazım. Şimdiki fazlasıyla yamuk yumuk.