bu kadar yolsuzluğun, sahtekarlığın olduğu bir toplumun özel eğitim hizmetlerinden dürüstlüğü beklemek safdilliktir. burada sorun olan şey kurumların mı ekonomik sıkıntıların altından kalkabilmek için sahteciliğe başvurduğu yoksa 2005'ten kolay para kazanmanın kokusunu alan sahtekarların mı sektöre doluştuğu? burada bazı kurum sahipleri yazıyor, şikayet edin diye. evet arkadaşlar o da yapıldı, cimere gelmeyen öğrenciye fatura kesen kurum bizzat veli tarafından adı yazılarak şikayet edildi. sonuç SIFIR! yani bu argüman da çürüdü. lütfen bu saatten sonra git şikayet et diye yazmayın, BOŞ!!! hani geçen yıl ben ve bir kaç kurum sahibi cimere yazıp sonuç alamamıştık ya, aynen öyle bir sonuç!
evet kurumların "çoğunda" öyle ya da böyle sahtecilik, vergi kaçırma, çalışanın emeğini sömürme gibi yöntemler var. bunun yanında devlete atanana, daha iyi bir iş bulana ya da kendi işini kurana kadar 8 saatini kakara kikiriyle, cep telefonuyla dolduran ahlaki yönden sorunlu çalışanlar da var. her iki taraftaki defolulara söylüyorum: yani yok aslında birbirinden farkınız, herkes gücü yettiğince kaytarıyor ya da kotarıyor...
sonuç mu? bu düzen sürdüğü sürece bu saatten sonra hiç bir şey düzelmez hatta bu ekonomik krizde daha da kötüye gider.
çözüm mü? düzen, sistem kökünden değişmeli, yapılan işin ticaret değil, eğitim ve hizmet olduğunun birinci madde olduğu yeni bir yapılanmaya gidilmeli, radikal kararlar alınmalı, yoksa bu patinaj sürer gider yüzyıllarca...