BAŞLIK: Otizm Eylem Planı

2015 yılı düzenlilik denetim raporuna göre, SGK’nın MEDULA Hastane Sistemi’nde, vefatlarında düzenlenen epikriz raporları veya hasta taburcu kodlarında vefat ettikleri belirtilen kişilerin adlarına, ölümlerinden sonraki tarihlerde başka bazı sağlık kuruluşlarınca sağlık hizmeti fatura edildiği anlaşıldı.
Ölü kişiler adına fatura düzenleyen sağlık kuruluşlarının listesi Sayıştay deneticileri tarafından SGK’ya iletildi.
Ölüleri sigortadan tedaviye devam
44 KURULUŞ VAR
Denetim raporunda söz konusu faturalandırmaları gerçekleştirenler arasında Şanlıurfa’dan 40, Adıyaman, Mardin, Şırnak ve Kırşehir’den birer adet olmak üzere 44 özel sağlık kuruluşu bulunuyor.
hürriyet gazetesi/1 kasım 2016
sn emre, yukarıdaki haber hürriyet gazetesinde yayınlandı. bizim sektörden değil,sağlık sektöründen örnek verdim yolsuzlukla ilgili. buradan saldırıya geçilmesin diye. ölüye fatura kesen yurdum insanı gelmeyen diriye kesmez mi diyorsunuz? bir de bu yolsuzluk neden bazı bölgelerde daha çok?
ben toplantıda bir ilde yolsuzluk yapılıyor demedim. yalnızca bir ilin icmal toplamını masaya koydum. ilginç bir rastlantı ki o il maalesef yukarıdaki ölüye fatura kesenler listesinde de var. o il üzerinden örneklendirme yaptım. hatta oradaki bir yetkili de sizin gibi anladı, hemen bakanlık müfettişlerini o ile gönderelim dediler. o toplantıda konuyu biraz daha açarak o ildeki nisan-mayıs ayı toplam ödenek tutarıyla ağustos tutarını karşılaştırdım aynıydı; sıcağa, tatile,mevsimlik işçiliğe, göçe rağmen...
bilmem anlatabildim mi?

Bence sayın Bakan seans sayılarının artırılmasının bir maliyeti olduğunu kabul etmiş durumda. Ancak bürokrasi bunun ne kadarını ödememeye ikna eder onu bilmiyorum. Arkadaşlar artık kanun çıktı öyle yada böyle denetleme olacak ve kimse bundan sonra bu sektöre hırsız muamelesi yapamayacak. Eğer bürokrasi iyi niyetli ise yönetmeliği hazırlarken sektör temsilcilerinin de fikrini alır. Yok kafalarına göre yönetmelik çıkarırlar ise işte o zaman sayın garibin temennisi olan özel sektör çekilir ve bu işi devlet yapar. iyi mi yapar kötü mü yapar, bana göre mevcut yapmış olduğu ana gövdedeki eğitim işi ve dünya sıralamasındaki yerinden tahminler yapabiliriz.
Bence öncelik her zaman dediğimiz gibi yeni yönetmelik. Lütfen bütün enerjimizi bu alana yöneltelim.

AK parti iktidarından küçük bir istatistik;
En başarılı olduğunu kabul ettiğimiz alanlar; Sağlık, Hastaneler, yollar, tüneller, köprüler.
Sağlık bakanları Recep AKDAĞ, Mehmet MÜEZZİNOĞLU (3 YIL )
Ulaştırma bakanları Binali YILDIRIM, Ahmet ASLAN ( 6 ay )
Milli Eğitim Bakanları Erkan MUMCU, Hüseyin ÇELİK, Nimet ÇUBUKÇU, Ömer DİNÇER, Nabi AVCI, İsmet YILMAZ
Soru : Yukarıdaki tabloya göre en başarılı bakanlık hangisidir?

Sn. Garip,

Su tasarrufuna karşı olmadığımı söylemiştim. Ama her sistemde kayıp kaçak vardır. Bu kayıp, kaçaklar bir finansman kaynağı değildir. Çünkü gerek fizik kanunları, gerekse sosyolojik veriler kayıp ve kaçakların kaçınılmaz olduğunu söyler bize. Hiç bir sistem %100 verimle çalışmaz. %70-80 verimle bile çalışan bir sistem çok iyi bir sistemdir.

Ayrıca, kaynak yaratmak varsayım üstüne kurulamaz. Mevcut durum üstüne kurulur. Ha, siz kaçakları üçkağıtçıları vs. engellemek için önlem alırsınız, o ayrı konu.

Şimdi sizin "önerinizin" bir benzerini gerçekleştiren bir dernek var. Bunlar CP'ler için para, kaynak vs. toplayıp "hayallerindeki gibi" bir okul yaptırdılar. Hem siyasi, hem medyatik güçleri kullanıp okulun hem donanımını, hem eğitimcilerini vs. sağlamaya büyük çaba harcadılar. Bu okul yıllardır var. Ama hala özel eğitim merkezlerine giden çok sayıda CP'li var. O okula öğretmen atamaları 2 yıldan fazla sürdü. Uzun süre fizyoterapist bulamadılar. Bir özel kurum ise değil 2 yıl, 2 ay öğretmensiz kalsa batar.

Ben bu işte devletin bize rakip olabileceğine inanmıyorum. Üstelik rekabet gücü, kaynaklar vs. açısından devlet bizim karşımızda dev gibi... ama hantal, sakar ve vurdumduymaz bir dev. KArşımızda hala 100 yıl öncesinin tekniklerini uygulayan bir eğitim sistemi var. Anne-babanıza sorun... onların gittiği okullarla sizin gittiğiniz okullar arasında ne fark var? Aynı sistem, aynı yöntem. Sadece içerik biraz değişti.

Bugün sorsanız kaç öğretmen beyinde öğrenmenin mekanizmasını size açıklayabilir? Açıklasa bile bu bilgiyi kullanabilecek donanıma, deneyime ve eğitime sahiptir? Ha, özel sektör mucizeler mi yaratıyor? Yaratmıyor belki ama devletin eğitim politikasıyla kıyaslandığında çok daha verimli, çok daha etkin çalışıyor.

Sizin idealist önerilerinizin gerçekleşmesi zorlama devlet politikalarıyla olmaz. Toplumun, velilerin bilinçlenmesi, ne istediğini bilmesi ile olur. Karşılarına iyi örnekleri, sonuçları, katma değer getiren uygulamaları göstereceksiniz ki talep etsinler.

garip yazan:
Ben bu haberi biraz araştırdım.

Bahsi geçen durumda fatura kesilen kişi sayısı sadece 415 kişiymiş. Yani SGK'ya tabi hizmet almakta olan milyonlarca kişi içerisinde 415 kişi.

SGK bu hastanelerle sözleşme yenilemiş. Ki, SGK en ufak usulsüzlükte hemen mahkemeye giden bir kuruluş. Bu da bana bir yolsuzluktan ziyade işlem hatası olduğunu düşündürüyor. Örneğin hastaneye başvuran, başka hastaneye sevkedilen ve vefat eden bir kişi için hastane faturayı 1 sonraki ay düzenliyorsa fatura sanki öldükten sonra düzenlenmiş gibi görünür.

Kaldı ki, bunun ayan beyan ve bariz bir yolsuzluk olduğu varsayımı ile hareket etsek bile, 415 kişi için milyonlarca SGK'lının başını yakmaya ve herkes üçkağıtçıdır varsayımıyla hareket etmeye çalışmazsınız.

**************

Bu arada yazın çocuk sayısı azalır varsayımınıza da katılmıyorum. Örneğin bizim yazın çocuk sayımız artar. Çünkü okullar kapalı olduğu için sağdan, soldan, şehir dışından vs. fazladan gelen bir sürü çocuk olur. Başvuru sayısı da artar. Elbette biz büyük şehirde olduğumuz için böyle bir avantaja sahibiz ama herkes için yazın ödenek düşer diye bir şey yok.

Arkadaşlar tüm engel gruplarına verilecek.Bu hizmetin özel eğt.reh.merkezlerinde değil MEB'e bağlı resmi okullarda oluşturulan özel destek eğitim odalarında bireysel eğitim olarak verilmesine yönelik çalışmalar var.Düşünülen şu ki tüm ilk-orta ve lise binaları bu işi için hafta sonları açık bulundurulacak. Her engelli kendine en yakın resmi okul binasında doya doya sözü edilen bireysel eğitim hizmetini alacak.Sosyal devletimizde mevcut kaynakların ideal şekilde kullanımı gerekçesiyle artık bu hizmeti ben ayda 24-30 saat veriyorum özelden almalarına gerek yok diyecek.Ancak öncesinde BKDS Kaosu yaşanmalı bol bol cihaz satılmalı.. aileler ve özel kurumlar bu iş yürümüyor demeli....

Yapsınlar valla... ben desteklerim.

Bu arada PISA sonuçları belli olmuş:

72 ülkeden 540 bin öğrencinin katıldığı PISA 2015 sonuçlarına göre Türkiye matematikte 420 puanla 49’uncu sırada yer aldı. Fen bilimlerinde ise 425 puanla 52’nci olan Türkiye okumada 428 puanla ancak 50’nci oldu. Türkiye böylelikle 3 yıl önceki PISA 2012’ye göre 10 sıraya varan kayıplar yaşarken, OECD ortalamasının oldukça altında kaldı.

serkan05 yazan: sn. serkan 2 yıdır yazıyorum ben bunu burada. sonrasında da çok bilmişler başlıyor salvoya. önümüzdeki yıllar için planlamanızı buna göre yapın. artık kaynaştırma öğrencilerinin raporu yenilenmeyecek belki 2017 belki 2018. otizm eylem planındaki seans arttırımı da bu şekilde halledilecek...