BAŞLIK: Cimer e yazalım.

yüz tanıma sistemi için aselsa na gerek yok. bu sistem hali hazırda bir çok hastanede ve kamu kurumunda personel takibi için kullanılıyor.

Mart,Nisan,Mayıs ayları ödenekleri ile Haziran,Temmuz,Ağustos ayları ödeneklerini bir karşılaştırayım dedim. Yaz aylarının ödenekleri daha yüksek çıktı. Bu durumu cimere şikayet etmeli miyim? kamera sistemine geçeli tam bir yıl oldu ve düzenli olarak her ayın sonunda denetime gelip(hiç sektirmeden)gelip 2 iş günü boyunca neredeyse bütün öğrencilerin girişlerini tek tek incelediler hatta 2 saat ders yazdığımız öğrencilerin çıkışlarına da bakıyorlar. Ben işimi yapmam gerektiği gibi yapıyor muyum(daha doğrusu yönetmeliğin istediği gibi) ? Yapıyorum. O zaman bana ne diğer ilçelerden. Şikayet etsem bir işe yarar mı? Yaramaz. Çünkü devletin hırsızları yakalama gibi bir amacı yok arkadaşlar! bunu neden kavrayamıyoruz? Neden idrak edemiyoruz? Devletin öyle bir amacı olsaydı,emin olun çoktan önlem alırdı.
Enerjimizi boş yere harcıyoruz hep! Esas sorunları hep ıskalıyoruz maalesef!
Herkese iyi çalışmalar! Esen kalın!

Öyle beylik laflara gerek yok. Yukarıda yazdığım durumdan şikayetçi misin? Cevabınız evet ise durumu Cimer e bildirin.

Hem şikayetçisin hem de yazmıyorsan bu duruma ne demeli?

Öncelikle o zaman sus. Söylenme. Çünkü sana söyle diyoruz susuyorsun.

Ben bu durumdan çok şikayetçiyim. Yazdım. Beni arayan onlarca kişi var. Ne yapacağız diyen?
Buyrun.
Bu arada birilerinin tekerine çomak sokmaya devam.

Cimer e durumu yazmak 5 dakikalık iş. Kimsenin enerjisini almaz. İşine mani olmaz.
Sudan bahanelere gerek yok.
Şikayetçi iseniz Buyrun. Yoksa susun. Birilerini rahatsız etmeyin. Onlar işlerine devam etsin.

Not. Sayın garip teşekkürler. Söylediklerinizin arkadındasınız demek ki.

agustos ayi odeneklerimizde mayisa gore yuzde 30 azalma var. Ama sikayet etmeyecegim. Cunku baskalarinin da denetlenmesi benim sorunlarimi cozmuyor ve hatta bakanligin ilgisini gercek sorunlardan kendi icimizdeki kavgalara cekiyor. Sanki baska sorun yok hersey mukemmel herkes denetlenirse hicbir problem kalmayacak. Bence sikayet edenler de yanlis yapiyor hepimiz tek ses olup gercek sorunlar uzerine konusmaliyiz o sorunlar cozuldukten sonra bu adaletsizlikler konusulabilir.

NEDEN RAHATSIZIM?
Şundan rahatsızım ülkede her şey dört dörtlük işliyor ve tüm kurumlar işlerini tam ve eksiksiz olarak yapıyor bir tek bu kurumlar yanlış çalışıyor izlenimi yaratılmasından rahatsızım. Nasrettin hoca misali verdim bindiğiniz dalı kesiyoruz ben bundan rahatsızım. her gün bu sayfalarda birilerinin tabii bu iddia yanlışları sergileniyor bundan rahatsızım. Dışarıdaki gözler zaten ön yargılarla bu kurumlara bakıyor bizlerin de olumsuz algı oluşturulmasından rahatsızım. Hemen tüm veli, ram, memler, bürokrasi, millet vs. gözü bu kurumların aldığı parada herkes bir şey istiyor. Gelen vuruyor giden vuruyor zaten bizler de birbirimizi vursak ne olur bundan rahatsızım. ram keyfi rapor veriyor. mem keyfi davranıyor ama cezası kurumlara bundan rahatsızım. özel öğretim kurumları nasıl bir denetime tabi ise bu kurumlarda aynı denetime tabii olsun. pire için yorganı yakmayalım.

Öncelikle bir daha yazayım. Bu sistemin sektöre vermiş olduğu zararı, bu sisteme uymayanlar yüzünden görmüyorlar ve duymuyorlar.

Pek çok şeyin iyi gittiğini düşünüyorlar.

Hatta alınan ücretlerin yettiğini düşünüyorlar.

Kimseyi şikayet etmiyoruz. Sadece çok basit bir denetim istiyoruz. Herkes madem bu sisteme uyuyor!!!!! Kimsenin herhangi bir rahatsızlık duymaması gerekir!

Devletin vermiş olduğu parayı denetlemesi gerekir. Denetleme yapması bizi herhangi bir şey ile itham etmez.

Size şimdi tarihsel bir şeyler anlatayım:

01.06.2006 dan önce özellikle Shçek e bağlı iken, o zaman ki pek çok kurum sahibi çok para kazandı. Nasıl mı? Örneğin. Çok eski tarihlerde ücretler yüksekti zaten. Bireysel sayısı yanlış hatırlamıyorsam, 24 idi. Grup eğitimi sayısı 36 idi. Veren var mıydı? SSK Bir gün ödemeleri durdu. 3 5 ay basit incelemeler yaptı. Neler çıktı neler? Adı çok duyulan dernekler ve vakıflar da dahi sıkıntılar çıktı. Sabah gazetesinin pazar ekinde 4 sayfa bir kurumun fotoğrafı da konularak yolsuzluk konusu işlendi. Kurumların 24 saat çalışsa bile oda sayısına göre o kadar öğrenciye fatura kesemeyeceği ortaya çıktı.

01.06.2006 MEB geçtikten sonra ,ram raporunun yetmesi nedeniyle,sektörde kurum sayısı patlama yaşadı. Bu dönem ne oldu? Bir öğrenci 3-5 kurumda eğitim alıyormuş gibi gösterildi.Eğitimciler ise 7-8 kurumda çalışıyormuş gibi gösterildi.

2008 de mebbisin gelmesi bazı şeyleri önledi.Buna rağmen kiralık diplomalar gündeme geldi.

Demem o ki bu sektörün kendine yaptığını başkası yapmadı.

Daha çok şey yazabilirim.

Şimdi bütün bunlara karşı çıkmak gerekir. Yanlışa yanlış denmez ise sektör arınmaz.

Şimdi bir adım atma zamanı. Sektör denetim istiyor. Güzel değil mi?

Sektör denetlensin denetlenmesine de bu adil bir sistem değil. Devletin dersine gelmeyen çocuğun parasını benden kesmesinde haklı bir taraf yok. Okulda/sınıfta devamsızlık yapan öğrencinin parasını öğretmenin maaşından kesiyor mu?

Her şeyden önce sistemin düzeltilmesi lazım. Yaz aylarında ben 3 ay yazlığa gitcem diyen veliye karşı kimin nasıl bir güvencesi var? Bugün günüm var, gelemem diyen veliye nasıl bir yaptırımımız var?

Özel kurumsak, özel kurumlar gibi haklarımızı kullanabilmeliyiz. (ücret belirleme vs. gibi) Yok devletin taşeronuysak devamsızlık yapanın cezasını bizim değil velinin çekmesi lazım.

Bunlara benzer yapısal hatalar düzelmedikçe kamerasına da karşıyım, yüz tanımasına da, başka şeylere de... Diğer ilçeleri niye denetlemiyorlar diye şikayet edecek değilim. Benim derdim onları denetletmek değil, bu adaletsiz sistem sarmalından külliyen kurtulmak. Bunun için gerekirse devlet kurumlara ödemeyi kaldırsın, veliye ödeme yapsın. O zaman ben veliyle sözleşmemi yapıp aylık ücretimi alırım. Veli derse gelir gelmez onun hesabını devlete kendi verir. Gelmediği dersin parasını da cebinden ödemek durumunda kalır.

Sayın barış,

Bu sistemin sektöre vermiş olduğu zararı, bir kısım yüzünden görmüyorlar, duymuyorlar.

Her şey yolunda! Diye düşünüyorlar.