devletin resmi servis araçlarının arka sıralarında oturanlar yıllardır hep ilgimi çekmiştir, en az maaş alan onlar, en kötü koşullarda yaşayanlar onlar, ay sonunu getiremeyenler onlar. ön tarafta oturanlar ya gazete, kitap okur ya da uyuklar, ama arka sıradakiler daha kıçlarını koltuğa koyar koymaz başlarlar futbol muhabbetine, hele günlerden pazartesi ise yandın, hepsi birer futbol profesörü, işyerine varana kadar vuvuzela...
buradaki tartışmaları de çok kez (tartanç, barış ve bir iki kişi daha hariç) o resmi servislerin arka koltuk muhabbetlerine benzetiyorum, temelsiz, tabansız, zeka gerektirmeyen, boşa sallanan, kendi dertleri sorunları yerine başka şeylere odaklanan, eşşegini dövemeyip, semerini dövenler, vs vs vs...
bir kez daha bana müsaade diyorum, umarım bir daha yazmak ve akıl sağlığımı zorlamak zorunda kalmam!