BAŞLIK: 22 Ekim de Ankara da Buluşalım

yaşasın! DeFacto'dan sonra yeni bir markamız daha oldu!!!

Sayın Gülümse;

Sizin yazdıklarınız ayıp olmuyor mu?

Çelenk konusunu nereye çektiniz. Ben anlamadım. Gene yazayım. Gerekirse bir ayağını ben tutarım...

Eylem sürecine yaptığınız eleştiride şunu atlıyorsunuz. herkes benzer düşüncede. Bu süreci vakit kaybetmeden,dernekler yönlendirmeliler. Yapıyorlar mı?

Büyük derneğin düşüncesi; biz elitiz... Antalya da bürokratlara tatil ısmarlarız. Sonra onların bizlere neler yaptığını yaşadık....

Tatil ısmarladınız diye yazdığımda eleştirildim. Sonradan haklı çıkmadım mı?

Özerkder daha karar almamış.Kararlarını bekliyoruz.

Neden acele ediyoruz? Sizce zaten bugüne kadar hiçbir şey yapmadan durmakla hata yapmadık mı?Zamanımız var mı? Her sabah acaba bugün nelerle uğraşacağız diye MEBBİS e bakıyoruz. Mebbisi ayrı,ilçesi ayrı RAM ı ayrı...

Sektör adına önemli bir sayıda katılım olacakken;şurası böyle olsa daha güzel olurdu. Şunu da eklesek güzel olurdu demek yerine bu birlikteliğe omuz vermek gerekmez mi?

Eylem sürecini eleştirirken kullandığınız kelimelere dikkat edin lütfen.

Benim dernekler için yazdıklarımı kast ediyorsanız şayet; kendilerini elit olarak görüyorlarsa ve bir takım ilginç işlerde iseler az bile...Her kelimesinin arkasındayım.

Artık yoruldum.Fakat yine yazayım. Bu süreci yönetmiyorum. Hep birlikte BİZ olmaya çalışıyoruz.

Emeğimin karşılığında ben bu sektörden ekmek yedim. Ve sadece bu yüzden bile Ankara da olmak bu sektöre borcum diyorum.

Sizlerde gelin Hocam. Hepimizin ölmekte olan sektöre bir borcu var. Bunu yapmalıyız.Dernekler yapmazsa BİZLER yapalım.

bütün bu tavırlarınızdan dolayı

bu hareketten bir CACIK olmaz diyorum

bu saatten sonra sizlerle aynı karede olmayacağım

yıllardır taşın altına eline koymayanlar, piyasada görünmeyenler bu saatten sonra 10 yılda bir ankaraya kara çelenk koysa ne olur.. devamında tekrar bu sanal ortamda bir 10 yıl daha klavye oynatmaya devam edersiniz

dernek üyesi olduğum özerkder'e çağrım bu hareketten bir cacık olmaz.. siz bu sanal veya 10 yılda bir eylem yapacak! hareketin içinde olmamalısınız diye düşünüyorum.. bunlar muhtemelen eylemlerinde de ayrı baş çekeceklerdir.. bir birliktelik görüntüsü veremeyeceklerdir..

bir eylem olacaksa özerkder'in önderi olacağı zihin teriyle emekle yoğrulmuş bir eylem olmalı..

Not: beni tahrik etmezseniz bir daha eyleminiz hakkında yazmayacağım..

İfadelere bak. Cacık....

Kaliteni belli ediyorsun. Değil karede dikdörtgende dahi olmayalım...

Ayrışma zihniyeti siz ve sizin gibilerin dibine kadar işlemiş. Bunlar ne demek?

Bunlar diye aşaladığınız kitle ekmeğine,emeğine sahip çıkmaya çalışanlar..

Aslında sıkıntınız ne biliyor musunuz? Niçin ben yokum?

10 yılda emek verdinizde ne yaptınız ? Toplantılara katıldınız. tebrik ederim. Başka .1 Günlüğüne başkan adayı oldunuz. Başka ??????????????????????????????????????????

Bu hareketten bir cacık kesinlikle olmaz. Bende aynı düşüncedeyim.

Ama sizden kesinlikle OLUR.

İstediğini yaz. senden korkan senin gibi olsun. Neyi,kimi tehdit ediyorsun?

Bunlar gibiler bir de başkan adayı oldu.Biliyor musunuz?

okuyunca ağzım açık kaldı, neresinden bakılırsa bakılsın 50 tane gariplik vardı, 11 satırlık yazıya cevap için bir kitap yazılacak kadar hemde garip bir yazı... tahammülsüzlük, bencillik, egonun aşmış hali, nezaketsizlik, tehtitkarlık...

hangisine dokunsam da cevap versem dedim;

sonra bize; "sizden bir CACIK olmaz" iltifatı yaptığınız için teşekkür etmeyi doğru buldum...

haaa unutmadan cacık için hıyar olması gerekir, belki içimizde ondan yoktur

sayın tartanc provakasyonlar olacaktır.bana dokunmayan yılan bın yıl yasasın sözü geldı aklıma bu sıstem henüz kurumlarında baslamamıs anlaşılan hala 17 ılde devam ederken kendı ıllerınde en gec baslasın en aazından dıye ötelemek ıcın bırseyler yapılmış bellı tavızler verılmıs sankı (son toplantı ıcın söylenenler malum Antalya gözlük vs vs )gönül ısterdıkı ıyı bır toplantı yapılıp orgutlu bır sekılde durumu anlatmak ıcın ıyı organıze edılıp surecı dernekler başlatsaydı tek catı altında hep beraber hareket etseydik bunlar olmadığı ıcın bızler sanal ortamda başlattığımız bıreysel gorusmler yaptığımız ııcın ve başsız bır sekılde kendı ıradelerımızlee 22 ekımde buluşma cabası derdımızı anlatma cabası dogdu bu durumun ortaya nasıl ve neden çıktığının sebebını de unutmamak lazım...

Gerçekten şaşkınlık içindeyim...

Arkadaşlar, başka sorun sıkıntı kalmadı da o yüzden mi birbirinizle uğraşıp duruyorsunuz?

Sn. gulumse'ye epey haksızlık yaptığınızı düşünüyorum. Her ne kadar fikirleri sizinle uyuşmasa ve bazı eleştirilebilecek yorumlar yapsa dahi, düşüncelerini ifade etmek dışında bir şey yapmıyor.

Keza hepimiz düşüncelerimizi dile getiriyoruz.

Eleştiriden korkmamak lazım.
Olayı çelengin bacağını kim tutacak noktasına indirgeyerek sonuç elde edilemez. Burada çelengin bacağını kimin tutacağından çok çelengi koyduktan sonra ne olacağı önemli.

Daha önce de belirttiğim gibi, bu tür bir girişimin yararlı olduğunu düşünüyorum. Ama niteliğiyle ilgili çok ciddi çekincelerim var. Bu girişimi bir fırsata dönüştürmek gerektiği kanısındayım. Birbirimizle eften püften tartışmalara girerek bu başarılamaz.

Derneklerin genel olarak pasif kaldığında (veya öyle bir görüntü verdiğinde) hemfikirim. Ama dernekler pasif kaldı da, üye olsun veya olmasın sanki kurumlar ortaya mı çıktı. Hiç kusura bakmasınlar ama ben pilot ildeki kurumların pek çoğunu ancak bu uygulama başladıktan sonra burada bir şeyler söylerken görebildim. E, sizler daha önce neredeydiniz ki? Zülfü yare dokunan olmasa sesiniz çıkacak mıydı?

Evet, herkesin bu kahrolmayasıca derneklerden çok beklentisi var. Tuhaf olan kısmı, derneklerin kapısının önünden geçmemiş kişilerin beklentisi üyelerin beklentisinden fazla. İyi de kardeşim, sen neyi bekliyorsun? Oturduğun yerde otururken, bir süpermen ortaya çıksın tüm sorunları çözsün mü?

Yani söylediğimiz sözün de ayarını tutturmamız lazım. Deniliyor ki, 200-300 kişilik bir destek grubu oluştu. Ne kadar güzel. Sektörde böyle bir kalabalık hiç bir araya gelmedi denilebilir. E kardeşim, kullanın bu güçü! Bastırın derneklere, tehdit edin, başka dernek kurarız deyin, üyeliğimizi çekeriz deyin. Hatta bizimle beraber hareket eden derneğe topluca üye olacağız deyin. Gücü kullanamadıktan sonra çelengin bacağını kimin tuttuğunun ne önemi var?

Lütfen, burada birbirimizle mücadele etmenin, kırmanın kimseye faydası yok. Zaten yeterince kozmopolit ve parçalanmış bir topluluğuz. Daha fazla parçalanmak için uğraşmayalım. Heyecan dozunu arttırmak yerine, nasıl daha etkili olabileceğimizin yollarını araştıralım.

sayın barışltd yazdıklarınızı okudukça dehşete düşmeye başladım...

haklı olduğunuz belki 100 konu vardır, neden daha önce bazı insanlaırın ses çıkarmadığından, şimdi neden dernek kuracak kadar örgütlü değilsinize kadar...

bu meb bizimle ilgili kurumları bir noktaya getirmiş... hiç bunula ilgilenmemiş bazı kurumlar olabilir. hatta bu süreçten hiç haberi olmayan kurumlarda olabilir, hatta daha önceki "yapısal" sorunlardan kendini avantajlı olarak görende olabilir...

ama artık bir noktaya gelinmiş; yukarıda saydığım düşünce şekilleri devam da edebilir... ama artık "yılan dokunmuş" ve bu süreçle ilgili katkı sunmaya çalışan insanlar var...

yıllardır istediğiniz "zorunlu" olarak olmuş... niye yıllardır yoksunuz demek anlaşılır gibi değil...

buraya katkı sunmanız, buraya doğru yön vermeniz gerekirken; nedendir buralarda tartışmadınız, nedendir dernek üyesi olmadınız gibi bir bakış açısı geliştirmenizi anlamakta zorluk çekiyorum...

bu dünyada sırf insanlar eğlensin diye "ölen arena savaşçıları" varken, bunun: bugün, hemde aradan 2000 yıl geçmesine rağmen, azda olsa başka biçimlerde dünyamızda yaşanmasını "analiz" etmek, ve bunu insanlığın ne kadar ağır geliştiğini görerek soyutlamak yerine; 6 yıldan son 3 aya kadar ki gelişmelerden dolayı birilerinin artık itiraz etmesini "tarihsel bir gelişim" olarak görmektense; "günlük tartışma" refleksleri ile tartışmaya çalışmanızı anlamıyorum...

sayın gülümsenin son yazdıklarını okuduysanız, ve buna rağmen yazdıklarının arkasındaysanız diyecek çok şey var...

burada birçok iyi niyetli insan yazdı... bu duruma gelmeden önce "örgütlü bir yapı olarak dernekler" adım atmalıydı diye... kimse derneklere geçmişte yaptığı hatalar için kızmıyor, sadece önümüzde ki süreçte doğru kararlar vermesini istiyor... yoksa herkes bilir ki, yaptığın şeyin devamını getirmiyorsan yada böyle bir örgütlülüğe sahip değilsen "harcadığın emek" boşa gider...

ama biraz farklı açıdan bakarak, şunu söyleyeyim; bazen bu bakış açısı doğru olmaz; bazen "kızgınlıkla verilen tepkiler" tarihte kendine yer edinir...

size şunu söyleyeceğim; bir kurum sahibi arkadaşım; belime "bomba" bağlasam MEB'e dalsam ne olur dedi ya