Hoş geldiniz, Ziyaretçi
Kullanııcı Adı: Şifre: Beni hatırla
O.E.R Forum Sayfasına Hoşgeldiniz

Lütfen tanıdıklarınıza ve arkadaşlarınıza forumumuzdan bahsediniz. Sizin desteklerinizle bu sayfalarda gençlerimizin geleceği ve sektörel sorunlarımız hakkında pek çok konuyu tartışacağız.

BAŞLIK: 22 Ekim de Ankara da Buluşalım

22 Ekim de Ankara da Buluşalım 06 Eki 2014 14:44 #129

  • egemenege
  • egemenege Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Platin Uye
  • Gönderiler: 482
  • Teşekkür Sayısı: 380
  • Başarı: 4
:) :) :)

Sayın barışltd, felsefenin ortaya çıkışının nefeni insanlardır; yada vaşka şekilde söykeyeyim, canlılığın geldiği aşamada şnsanlar olmazsa herhalde kimse felsefe yapmaz, yada kitap yazmazdı...

Benim kişilerle hbir derdim yok, kişilerin görüşleri hakkında dertlerim var. Haa onuda yazmamız istenmiyorsa, bunu 'safsata' olarak görüyorsanız başka. Kişiler görüşlerini paylaşıyorlarda bınun bazı nedenleri vardır (felsefeye başlangıç), hayattaki pozisyonlarını birilerine anlatmak ve buna insanları ikna etmek içindir bir şekilde...

Yoksa ben derneğimin kararını bekleyeceğim derken biri; diğer dernek üyelerine "siz kafanıza göre takılın" demez...

Eğer durum buysa sizin tabirinizle "safsata" buruda başlar...

O yüzden kimsenin "canlı" olmasından dolayı kişilik durumuna saldırılmadığı sürece, kişilerin fikirlerini tartışmak, bu fikirlerin toplumsal karşılıklarının olduğunu bilmek gerekir...

Dünyada bir çok filozof sadece kendi düşüncelerini ifade ederek yaşamamıştır... Kendi ve kendinden önceki düşünürlerin (şahısların) olumlu yada olumsuz düşüncelerinide eleştirmişlerdir... Polemik yapmak istemem ama safsata diyerek "manipilasyon" yapmanızada izin verecek değilim...

22 ekimde buluşmak ve kolaylıklar dileğiyle...
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.

22 Ekim de Ankara da Buluşalım 06 Eki 2014 15:29 #130

  • ares94
  • ares94 Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Altın Uye
  • Gönderiler: 282
  • Teşekkür Sayısı: 192
  • Başarı: 1
3 gündür bayram vesilesiyle takip ediyordum, sabah yazılanları okudum ve üzüldüm herkesin aynı şeyi düşünüp faklı ifade etmesi ve ikili polimiklere girmesi üzüntü verici...şimdi yazacaklarım bilgi niteliğindedir, en son yazacaklarım ise kendi şahsi görüşlerim olacaktır lütfen kişisel alıp polimiğe girmeyelim, çünkü bu konuda uzman arkadaşların olduğunu gözlemlemekteyim...
buradaki bir çok arkadaştan yaşça küçüğüm ( 33 ) 12 yıldır sektörün içindeyim, dernek üyesiyim ve yönetimde olmamama rağmen sorumlulukları olan ve aktif çalışma yürütmeye çalışan biriyim, öncelikle 2 derneğinde ( her ne kadar faruk bey resmi açıklama yapmasada ) resmi olarak böyle bir etkinliğe katılmayacağından eminim , görüşmelerim ve izlenimlerin bu yönde, çünkü ankarada ilişkiler düşünüldüğü kadar bürakratik değil daha kafa kol ve kişisel ilişkilerle yürüyor, bu tip yaklaşımlara iktidarın bakış açısı belli, ticaret ve sanayi odasındaki istanbul toplasında böyle bir öneriye çok sert bi tepki verildiğini dün gibi hatırlıyorum, gerek dernek yöneticileri gerekse yüksel beyler çok fazla kişisel ilşki geliştirdiler, buda çok normal hergün yüz yüze bakıyorlar günde 2-3 defa dairedeler , bunu doğru bulmasam da yadırgamıyorum...bu kadar kişisel ilişkilerin iç içe girdiği sürekli yüz yüze olunan bi durumda, daha sonra ( 22 ekimden sonra ) siz gideceksiniz biz yüzyüze bakacağız, gibi düşünüyorlar. ( haklı yada haksız yorum yapmıyorum sadece durumu özetliyorum ) ayrıca toplam dernek üyesi 800 civarıyken 2 dernek toplamını ifade ediyorum , bunların sadece 200 civarı aidatını ancak ödüyor, yani en örgütlü diye bahsedilen kesim bile aidatını ödemekten kaçınır durumda, hal böyleyken derneklerin yalnız kalma korkusu olduğunu düşünüyorum ( bu kişisel yorumum ) ve bu durum dernek yöneticilerinde her ne kadar doğru bulmasamda duygu kırılmasına yol açtığını gözlemliyorum,evet bende sizin gibi düşünüyorum bu işin doğasında var, evet bazen yalnız kalmak bazen yanlış anlaşılmak, bazende sürekli eleştirilmek örgütçülüğün liderliğin doğasında var, işte bu yüzdendir ki dernek yöneticilerin sızlanmak ve kırılmak gibi bir lüksleri olmamalı,olamazda,,,şimdi gelelim geldiğimiz noktaya fazla polimiğe gerek kalmadan öne çıkan arkadaşların 10-15 kişiyle acilen hafta başı merkezi bir yerde yüz yüze gelip bir hareket planı çizmeleri gerekmektedir, biz orda olacağız ve dernek üyesi olduğunu bildiğim onlarca kişi...kırgınlıklarımızı, egolarımızı , hırslarımızı, kıskançlıklarımız bir kenara nırakalım sadece 15 günlüğüne, gelin hep beraber bu işin altına elimizi koyalım, keşkesiz, sızlanmadan, herkes en az 2 kurum ikna etme bakış açısı geliştirsin, bu pratik doğru harekete geçirilse derneklerinde üzerinde bir değişim baskısı oluşacaktır...umarım kimse yazdıklarımı kişiselleştirmez ve burdan güzel arkadaşlıklar , dostluklar ve paylaşımlar ortaya çıkar....not: şuanda avrupa yakasında 12 kurumdan söz aldım 20 yi bulacaz gibi bu sadece benim görüştüklerim...hayırlı bayramlar...
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.
Şu kullanıcı(lar) Teşekkür etti: tartanc, kurs2, barisltd ve bu kullanıcının diğerlerinden 3 teşekkürü var

22 Ekim de Ankara da Buluşalım 06 Eki 2014 16:35 #131

  • tartanc
  • tartanc Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Platin Uye
  • Herşey neye layıksa ona dönüşür.
  • Gönderiler: 3652
  • Teşekkür Sayısı: 2866
  • Başarı: 54
Sayın ares;

Yürek dolusu teşekkür ederim.Ne kadar (her açıdan) güzel yazmışınız.

Zaman kırgınlık,kızgınlık,alınma zamanı değil. Hep beraber birşeyler yapma zamanı...
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.
Şu kullanıcı(lar) Teşekkür etti: egemenege, türkiyem

22 Ekim de Ankara da Buluşalım 06 Eki 2014 17:57 #132

  • barisltd
  • barisltd Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Platin Uye
  • Cats bite!
  • Gönderiler: 2509
  • Teşekkür Sayısı: 2514
  • Başarı: 10
tartanc yazan:
Öncelikle kimseye haksızlık yapmadım.

Sevgili tartanc,

Şu ana kadar yazdıklarımda ne belli bir kişiyi kasdettim, ne de ima ettim. Farkındaysanız "genel" ifadelerle yazıyorum. Muhakkak herkes kendisiyle ilgili çıkarsamaları yapacak ehliyete sahiptir. Bunu yargılamak bana düşmez. Tartışmanın bu kısmını fazla uzatmak istemiyorum. Görüşümü dile getirmekle yetineyim. Ancak, konunun başından itibaren ve aynı içerikli diğer konulardaki mesajlara baktığımda Sn.gulumse'nin eleştirel yaklaşımına haddinden fazla tepki gösterildiğini düşünüyorum. Burada kasdettiğim ozellikle siz değilsiniz. Genel olarak mesajların seyridir.
tartanc yazan:
Derneklerimiz maalesef sahip çıkmıyor. Dernekler şayet bu sektörü temsil ediyorlarsa şayet orada olmaları gerekmez mi? Veya en azından gözlemci göndermezler

Bu konuda fikrimi zaten dile getirmiştim. Ben derneklerin bu girişimi bir fırsata dönüştürmelerinden yanayım. Sayın ares94'ün tespitlerinin büyük bölümüne katılıyorum. Bu girişimi küçümsemiyorum da... Defalarca dile getirdim. Ama devamı getirilemeyecek olduktan sonra sonuç alınamayacağı kanısındayım.

Biliyorsunuz, daha önce de "oraya faks gönderelim, buraya şikayet dilekçesi verelim" benzeri girişimler oldu. Bunların hiç birinden sonuç alındığını hatırlıyor musunuz? Ben hatırlamıyorum.

22 Ekim'e kadar muhakkak katılma veya katılmama konusunda benim fikirlerim de olgunlaşacaktır. Özellikle derneklerin organizasyonunda bir katılım olmasından yanayım. Olmazsa da kalabalığa +1 kişi olarak katkıda bulunabilirim. Ama bu şartlar altında katılmak istemeyene de niye öyle yapıyorsun diyemem.
It is better to be hated for what you are than to be loved for what you are not.
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.
Şu kullanıcı(lar) Teşekkür etti: tartanc

22 Ekim de Ankara da Buluşalım 06 Eki 2014 18:20 #133

  • tartanc
  • tartanc Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Platin Uye
  • Herşey neye layıksa ona dönüşür.
  • Gönderiler: 3652
  • Teşekkür Sayısı: 2866
  • Başarı: 54
Sayın barış;

Öncelikle sizin düşünceleriniz ve öngörünüz benim için önemlidir.:)

Eleştiriden yanayım. Eleştiri olsun. Aslında kimse farklı düşünmüyor. Dernekler birlikte hareket etsinler. Geniş katılımlı bir toplantı yapsınlar. Eylem planı hazırlasınlar. katılmayan kimse de bundan sonra konuşmasın.

Bunu hepimiz istiyoruz. Yapılıyor mu? Bazen dernekleri,karanlık bir odada kara kediyi arayan çocuğa benzetiyorum. Üstelik kedide odada yokken...

Kesinlikle haklısınız. Dernekler bu tepkiyi fırsata dönüştürmeli.

Dilekçelerle bir sonuç alınamaz.hem fikirim. Fakat önce faks yağmuru sonra siyah çelenk dikkat çeker diye umuyoruz.

Nisan ayında olması muhtemel Genel Seçimler bizler için fırsat değil mi?

Bütün ÖEM bence tabi katılması gerekir diye düşünüyorum. Sizde katılmazsanız niçin diye sorarım ?

Niçin ? Orada olacak herkes kendi adına bişi istemiyor ki? Sektör adına bir şey yapmak istiyor.
Kırmak dökmek,hakaret etmek gibi bir şey söz konusu değil.

Biz sadece sektör adına bir şey yapmak istiyoruz. hepsi bu.

herkesin özgür iradesi sonuçta. Dernekler katılmadı diye katılmamak bana hiç mantıklı gelmiyor. Elbette yanılabilirim. Fakat katılmazsanız. Niçin katılmıyorsunuz?

Katılmayacak olanlar elbette olabilir. Ama niçin ?
Son Düzenleme: 06 Eki 2014 18:21 yazan tartanc.
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.
Şu kullanıcı(lar) Teşekkür etti: mkirilmaz

22 Ekim de Ankara da Buluşalım 07 Eki 2014 03:13 #134

  • Murat Çolak
  • Murat Çolak Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Kıdemli Uye
  • Gönderiler: 79
  • Teşekkür Sayısı: 149
  • Başarı: 4
Bu kadar sert ve kişisel tartışmalara girmek için ne bulunduğumuz platform ne de içinde bulunduğumuz zor dönem uygun değil. Aslında ortak düşman bu kadar aleni bir şekilde ortadayken neyin tartışmasını yapıyoruz onu da anlamıyorum.

Derneklerin -ta en başından beri- bu tepkileri organize etmek noktasındaki gönülsüzlükleriyle ilgili bir süredir nedenler arıyordum. Başlarda en akla yatkın neden olarak derneklerin MEB'ten elde ettikleri olası kazanımları korumak için MEB'i karşılarına almak istemiyor olmalarını düşünüyordum. Ancak gelinen nokta ortaya koydu ki rehabilitasyon merkezlerinin üzerinde kafa patlattığımız hiçbir konuyla ilgili zerre kadar kazanımı yok. Hatta her geçen gün durum daha da kötüye gitmekte. Arkasından derneklerin, kurumların derneklerle birlikte hareket etme kararlılıklarıyla ilgili şüpheleri vardır diye düşündüm, ancak sosyal medyada ister büyük ister küçük deyin ciddiye alınması gereken bir tepki oluşmuş durumda. Okullar artık yönlendirilmek istiyor. Bu tepkinin de tek eksiği bir organizasyondan yoksun olması. Bu seçeneği de eledim. Ancak arkasından, geçenlerde forumda da ifade ettiğim gibi derneklerin kurumlarla birlikte bir görüntü vermek istememesi gibi bir tutumları olduğunu öğrendim. Tek kelimeyle felaket. Dünyada benzer bir örneği olmadığına kalıbımı basabilirim :)

Bugüne kadar dernekler hep arkalarında bir destek olmadığı, MEB'e karşı kurumlar tarafından yalnız bırakıldıkları gibi bir eleştiri yönelttiler sektöre. -Ki bence gayet yerinde bir eleştiridir.- Ancak sanıyorum artık sektördeki kurumların da, derneklere üye olmamak ya da dernek faaliyetlerine iştirak etmemekle ilgili kapı gibi bir gerekçeleri olacak. Artık bu sektörde hizmet veren hiçbir kurumun derneklerin bu sorunları çözebileceğine inanacaklarına, dernek faaliyetlerine katılım göstereceklerine inanmıyorum. Kendi adıma konuşayım son 1 aylık süreçte yaşananlar benim için tam bir hayal kırıklığıydı. Bu kadar sahici bir tepkiyi bile yönlendiremeyen, bu konuyla ilgili şu dakikaya kadar elle tutulur tek bir olumlu ya da olumsuz açıklama bile yapmayan derneklerin, bu süreci de yönetebileceklerine en ufak bir ihtimal bile vermiyorum. Derneklerin bu harekete katılmamakla ilgili gerekçelerini sunacak kadar bile saygısı yokmuş sektöre.

Ayrıca "22 Ekim Ankara Buluşması" organizasyonuna dönük yapılan eleştiriler de benim için bir hayal kırıklığıydı. Bazı arkadaşlarımız, örgütlülüğün faziletleri üzerine söylev çekmiş -ki normal zamanlarda o vaazın altına imzamı atarım- kimi arkadaşlarımız da "önceden neredeydiniz" gibi bir ayar telaşına düşmüş. Ya saygıdeğer arkadaşım, yavaş yavaş ölüyoruz neyi anlatıyorsunuz? Bizans, Fatih S.M. tarafından fethedilirken meleklerin cinsiyetini tartışan Bizanslı din alimleri gibisiniz. Ya haklısınız da, zaman nutuk zamanı değil ki. Daha az nutuk daha fazla aksiyon. Anladınız?

Ayrıca derneklerin katılımından yoksun bir eylem ya da buluşmanın ses getiremeyeceğini düşündüğümü daha önce de ifade ettim. Ancak bu çabanın altında insanların artık boğulduğu gerçeği olduğunu görmek çok mu zor? Yahu bu eylemin odaklandığı tek mesele artık nefes alamıyor oluşumuz değil mi? Dernekleri sıkıştırmak bu harekete birazcık destek olmak dururken nutuk çekmenin manası ne? Hadi "derneğe üye olmayanlar dernekle ilgili eleştiride bulunmasın" zırvasının tartışmaya açık noktaları var. Tamam da, dernek kendi üyelerinin eylem çağrılarını da dikkate almıyor onu ne yapacağız?

Sonuç olarak, özel nedenlerimden dolayı çok çok istesem de Ankara'da olamayacağım. Ancak bu protest ruhun sonuna kadar arkasında olduğumu belirtmek istiyorum. Her iki derneğe üye olan birçok kurum bu eylemi destekliyor. Belki kimi okullar o ya da bu nedenle Ankara'da olamayacak, kimi arkadaşlar da "bakın biz demiştik" pişkinliğine girecek. Ki ellerine ne geçecek onu da anlamıyorum. Ancak bu durum onların da bu sorunlardan muzdarip olduğu gerçeğini ortadan kaldırmıyor. Daha önce de belirttiğim gibi, ya dernekler bu isyana kulak vermeli ya da isimlerini "Kanarya Sevenler Derneği" olarak değiştirip daha mantıklı bir iş yapmalı.

Son olarak akıl veren arkadaşlar da bir fayda ortaya koyamıyorlarsa akıllarını -en azından bir süreliğine- kendilerine saklamalı. Artık akıl almak değil, sonuç alınsın ya da alınmasın "bir şeyler" yapmak istiyor insanlar.
Son Düzenleme: 07 Eki 2014 03:32 yazan Murat Çolak.
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.
Şu kullanıcı(lar) Teşekkür etti: tartanc, egemenege

22 Ekim de Ankara da Buluşalım 07 Eki 2014 12:13 #135

  • fzt.halit
  • fzt.halit Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Junior Uye
  • Gönderiler: 33
  • Teşekkür Sayısı: 20
  • Başarı: 2
YİNE BAŞLADI ÖNELİ İŞLER....KATILMAYI ÇOK İSTİYORUM AMA ÖNEMLİ BİR İŞİM VAR KATILAMAYACAĞIM AMA TÜM KALBİMLE SİZİ DESTEKLİYORUM VE SİZİNLEYİM...BIRAKIN ARTIK BU AYAKLARI YAA...BİR İŞ YAPILACAKSA HEP BERABER YAPALIM YAPILMAYACAKSA HERKES OTURSUN YERİNDE....
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.

22 Ekim de Ankara da Buluşalım 07 Eki 2014 12:34 #136

  • tartanc
  • tartanc Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Platin Uye
  • Herşey neye layıksa ona dönüşür.
  • Gönderiler: 3652
  • Teşekkür Sayısı: 2866
  • Başarı: 54
Sayın Halit;

Herkesin kendi iradesidir. Yeter ki sağlık sorunu olmasın kimsede.

Sayın Murat ın da ayrıca samimi olduğu inancındayım.

Sektörden ekmek yiyen herkesin;kırgınlığı,kızgınlığı,şunu,bunu ... bir yana bırakarak orada olması gerektiğine inanıyorum.

İnanıyorum ki G.K katılım sayısından fazla olacağız. :)
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.
Şu kullanıcı(lar) Teşekkür etti: egemenege
Sayfa oluşturma zamanı: 0.240 saniye
Sistem Kunena Forum