Hoş geldiniz, Ziyaretçi
Kullanııcı Adı: Şifre: Beni hatırla
O.E.R Forum Sayfasına Hoşgeldiniz

Lütfen tanıdıklarınıza ve arkadaşlarınıza forumumuzdan bahsediniz. Sizin desteklerinizle bu sayfalarda gençlerimizin geleceği ve sektörel sorunlarımız hakkında pek çok konuyu tartışacağız.

BAŞLIK: bu ne şimdi

bu ne şimdi 03 Nis 2015 13:50 #1

  • tatvanpozitif
  • tatvanpozitif Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Platin Uye
  • Gönderiler: 382
  • Teşekkür Sayısı: 136
  • Başarı: 9
Anayasa Mahkemesi, kamuoyunda "avuç içi tarama" olarak bilinen, üniversite hastaneleri ve özel hastanelerde biyometrik yöntemlerle kimlik doğrulamasını zorunlu kılan yasa hükmünün iptali istemini oy çokluğuyla reddetti.

Danıştay 15. Dairesi, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 67. maddesinde düzenlenen söz konusu kanun hükmünün iptali istemiyle Anayasa Mahkemesine başvurdu.

Başvuruyu esastan görüşen Yüksek Mahkeme, iptal istemini reddederek, düzenlemeyi Anayasa'ya uygun buldu.

Kararın Resmi Gazete'de yayımlanan gerekçesinde, iptali istenen kuralla genel sağlık sigortalısı ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin sağlık hizmetlerinden ve diğer haklardan yararlanabilmeleri için sağlık hizmet sunucularına başvurduklarında, acil haller hariç olmak üzere, biyometrik yöntemlerle kimlik doğrulamasının yapılması ve/veya nüfus cüzdanı, sürücü belgesi, evlenme cüzdanı, pasaport veya Kurum tarafından verilen resimli sağlık kartı belgelerinden birinin gösterilmesinin zorunlu olduğunun öngörüldüğü anlatıldı.

Biyometrik yöntemlerle kimlik doğrulamanın, hizmet talep eden kullanıcının ölçülebilir fizyolojik ve bireysel özellikleri yoluyla gerçekleştirilen ve otomatik olarak doğrulanabilen kimlik denetleme yoluyla gerçek kullanıcı olup olmadığının doğrulanması anlamına geldiği belirtildi.

Anayasa'daki hukuk devleti ilkesine atıfta bulunulan gerekçede, hukuk devletinin temel özelliklerinden birinin belirlilik olduğuna işaret edildi.

Anayasa'nın 20. maddesinde ise herkesin özel hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına sahip olduğuna, özel hayatın ve aile hayatının gizliliğine dokunulamayacağına yer verildiği belirtilen gerekçede, bu şekilde kişisel verilerin korunmasının güvenceye alındığı ifade edildi.

Anayasa'nın 13. maddesine göre, temel hak ve hürriyetlerin, özlerine dokunulmaksızın yalnızca Anayasa'nın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplerle ve ancak kanunla sınırlanabileceğinin altı çizilen gerekçede, Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerin de kişisel verilerin korunması temel hakkına kamu yararı nedenlerine dayalı olarak müdahale edilebilmesine imkan tanıdığı bildirildi.

Gerekçede, biyometrik yöntemlerle elde edilen verilerin kişisel veri olduğunda kuşku bulunmadığı ancak bu verilerin politik düşünce, dini inanç, sağlık, cinsel yaşam veya ceza mahkumiyetlerine ilişkin veriler gibi çok hassas verilerden olduğunun da söylenemeyeceği belirtildi.

Söz konusu yöntemin etkin şekilde kullanılmasının, Sosyal Güvenlik Kurumundan haksız menfaat temin edilmesini engellemeye yönelik olduğu ve kuralda kamu yararı bulunduğu ifade edilen gerekçede, şöyle denildi:

"İtiraz konusu kuralla özel hayatın ve kişisel verilerin korunması haklarına yönelik olarak yapılan müdahalenin, öngörülen amaçla orantılı olduğu, müdahale edilen hakların özüne dokunmadığı ve demokratik toplum düzeninin gereklerine aykırılık teşkil etmediği anlaşıldığından Anayasa'ya aykırı bir yönü yoktur.

Öte yandan, itiraz konusu kuralla öngörülen yöntemin sadece sağlık sektöründe, bu hizmetten yararlanma amacıyla kullanılabileceği, bu nedenle elde edilen verilerin sadece bu amaçla sınırlı olarak ve hizmetin devamı için zorunlu olduğu müddetle sınırlı olmak üzere tutulabileceği dikkate alındığında, bu verilerin neden ve hangi gerekçeyle temin edileceğine ilişkin olarak konu, amaç ve kapsamı ile ne şekilde ve hangi süreyle kullanılacaklarına dair bir belirsizlik olduğu söylenemez.

Ayrıca itiraz konusu kuralda öngörülen yöntemle elde edilen verilerin amaç ve kapsam dışında depolanması ve kullanılması halinde 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'ndaki kişisel verilerin korunmasına ilişkin ceza hükümlerinin uygulanacak olması nedeniyle bu konuda kanuni güvence de bulunmaktadır."
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.

bu ne şimdi 03 Nis 2015 13:51 #2

  • tatvanpozitif
  • tatvanpozitif Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Platin Uye
  • Gönderiler: 382
  • Teşekkür Sayısı: 136
  • Başarı: 9
www.memurl...er/508307/


bakanlık için emsal olacak karar
Son Düzenleme: 03 Nis 2015 14:01 yazan tatvanpozitif. Sebep: a
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.

bu ne şimdi 03 Nis 2015 14:06 #3

  • barisltd
  • barisltd Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Platin Uye
  • Cats bite!
  • Gönderiler: 2509
  • Teşekkür Sayısı: 2514
  • Başarı: 10
Bu hukuki değil, son derece siyasi bir karar olmuş.

Mahkeme anayasaya uymamış, anayasayı yorumlamış.

Hem anayasal haklara müdahale edildiğini söyleyip, hem bu hakların anayasayla korunduğunu söyleyip, hem de bu müdahalenin öngörülen amaçla orantılı olduğunu iddia etmek nasıl bir mantık ben anlayamadım.

Yani, kamu yararı falan gibi durumlarda anayasa ihlal edilebilir mi demek istiyor?
It is better to be hated for what you are than to be loved for what you are not.
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.

bu ne şimdi 03 Nis 2015 14:11 #4

  • tatvanpozitif
  • tatvanpozitif Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Platin Uye
  • Gönderiler: 382
  • Teşekkür Sayısı: 136
  • Başarı: 9
yok hocam yok ben hükümet'ten korkuyorum lehine karar veremem demek istiyor.


ya huzurlu bir günümüz olmayacak mı arkadaş ya
Son Düzenleme: 03 Nis 2015 14:15 yazan tatvanpozitif. Sebep: a
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.

bu ne şimdi 03 Nis 2015 14:15 #5

  • loupcendre
  • loupcendre Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Kıdemli Uye
  • Gönderiler: 60
  • Teşekkür Sayısı: 10
  • Başarı: 0
ne olacak şimdi basladıgımız yere geri mi döndük !
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.

bu ne şimdi 03 Nis 2015 14:17 #6

  • tatvanpozitif
  • tatvanpozitif Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Platin Uye
  • Gönderiler: 382
  • Teşekkür Sayısı: 136
  • Başarı: 9
damar tarama sistemi geri geliyor demek.
bakanlığa müthiş derecede emsal olacak karar bu
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.

bu ne şimdi 03 Nis 2015 14:19 #7

  • cemkilinc
  • cemkilinc Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Platin Uye
  • Gönderiler: 1051
  • Teşekkür Sayısı: 343
  • Başarı: -1
benzer bir karar ilerde bizler içinde çıkabilir o halde.
fakat 12 yaşından küçük çocukların muaf tutulmaması, zaten öğrencilerimizin engelli bireyler olması dolayısıyla özel eğitim ilkeleri gereği herhangi bir yaş sınırlamasının doğru olmayacağını göz önünde bulundururlarsa çıkmayabilir de.,
çünkü temelde aynı gibi görünse de hedef kitle çok farklı.
Son Düzenleme: 03 Nis 2015 14:23 yazan cemkilinc.
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.

bu ne şimdi 03 Nis 2015 14:26 #8

  • kurs2
  • kurs2 Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Platin Uye
  • Gönderiler: 428
  • Teşekkür Sayısı: 256
  • Başarı: 4
AYM'den avuç içi taramaya vize






03 Nisan 2015 12:44 (Son güncelleme 03 Nisan 2015 12:48)


Anayasa Mahkemesi, üniversite hastaneleri ve özel hastanelerde biyometrik yöntemlerle kimlik doğrulamasını zorunlu kılan yasa hükmünün iptali istemini oy çokluğuyla reddetti.





ANKARA

Anayasa Mahkemesi, kamuoyunda "avuç içi tarama" olarak bilinen, üniversite hastaneleri ve özel hastanelerde biyometrik yöntemlerle kimlik doğrulamasını zorunlu kılan yasa hükmünün iptali istemini oy çokluğuyla reddetti.

Danıştay 15. Dairesi, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 67. maddesinde düzenlenen söz konusu kanun hükmünün iptali istemiyle Anayasa Mahkemesine başvurdu.

Başvuruyu esastan görüşen Yüksek Mahkeme, iptal istemini reddederek, düzenlemeyi Anayasa'ya uygun buldu.
A.A
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.
Sayfa oluşturma zamanı: 0.265 saniye
Sistem Kunena Forum