Hoş geldiniz, Ziyaretçi
Kullanııcı Adı: Şifre: Beni hatırla
Uzmanlar

BAŞLIK: DAMAR OKUMA İPTAL Mİ?

DAMAR OKUMA İPTAL Mİ? 15 Mar 2015 18:01 #17

  • Egelim17
  • Egelim17 Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Platin Uye
  • Gönderiler: 375
  • Teşekkür Sayısı: 197
  • Başarı: 5
Bence imza onurdur, imza namustur,imza sorumluluktur,imza yaptırımdır.Kaldıki insanlar bir imza ile akla hayale gelmeyen işlere taahhüt te bulunabiliyorlar. ek4 imzaları yeterlidir.

Heleki günümüzde sesli imza sistemiyle hiç imza bile atmadan birsürü iş bitiriliyorken,daha değişik sistem aramak tartışılabilir.

Şahsım adına bende isterim bir otokontrol mekanizması lakin,bu böyle pahalı ve zorlu bir sistem olmamalı dakikaların bile önemli olduğu,geri dönüşü zor bir sistem saçmalıktı zaten.Kaldıki biz özel insanlarla çalışıyoruz.

Bulunduğum ilde vpn hattına başvurmaya gittiğim telekomdaki memur bile şaşırmıştı.Sen vpn i napcan diye :) vpn taşıdığı verilerine dışardan müdahale edilemeyen çok özel ve pahalı bir sistem demişti.Tamam bir yol bulunsun fakat bizide ezmeden makul bir şey olmalıydı...
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.
Şu kullanıcı(lar) Teşekkür etti: deniz76, KOSOVALI

DAMAR OKUMA İPTAL Mİ? 15 Mar 2015 18:17 #18

  • barisltd
  • barisltd Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Platin Uye
  • Cats bite!
  • Gönderiler: 2509
  • Teşekkür Sayısı: 2514
  • Başarı: 10
Doğru! Bence de imza en önemli taahhüt aracıdır. Zaten burada ilginç bir durum var. Kurumlar suçlanıyor ama o imzaları atan velilere bir şey diyen yok. :)

VPN tümüyle gereksiz bir talepti zaten. Normal bir internet bağlantısı üzerinden de VPN oluşturmak mümkün olduğu gibi, bankaların POS cihazları doğrudan telefon hattından bile işlem yapıyor. Hani güvenlikse asıl onlara lazım. Milyonlarca liralık işlemi yapıyorlar.
It is better to be hated for what you are than to be loved for what you are not.
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.
Şu kullanıcı(lar) Teşekkür etti: KOSOVALI

DAMAR OKUMA İPTAL Mİ? 15 Mar 2015 20:01 #19

  • egemenege
  • egemenege Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Platin Uye
  • Gönderiler: 482
  • Teşekkür Sayısı: 380
  • Başarı: 4
öncelikle iptal kararından sonra, birçok kişinin; iyi güzel oldu ama sağlıklı bir denetim şart demesi bizler için olumlu bir durum...

ama "denetlenelim isteğini" de varolan mevzuat çerçevesinde abartmayalım. kaldı ki; avuç içi okuma sisteminin getirilmesinde de, öyle yada böyle benzer tartışmalarında katkısı olmuştu. çünkü buradaki hassas konu; MEB in bu önerilere "sen elini verdin ama ben kolunu kapacağım" mantığıdır. yada "vur dediniz ama ben öldüreceğim" mantığı...

o yüzden özellikle kurumsal kimliklerin (dernek, vakıf, stk vb) önerilerinin iyice düşünülmesi gerekir...

bana kalırsa bu soruna başka açıdan bakmak gerekiyor... özellikle bu teknolojik araçlar (tanıma sistemleri, kamera vb.) ile yapılacak her türlü denetim kurumları yüzde 10, yüzde 30 aralığında zarara sokar...

öncelikle; ilgili genel müdürlüklerin ve TTK nun: kurumları "usulsüzlük" yapmaya zorlayan konular da ön açıcı adım atmaları gerekir... onlarca defa yazıldı; modül, zorunlu eğitimci, zorunlu seans, raporların veriliş süreleri, haftalık dağılm vb. gibi aslında değişmesi çok da zor olmayan bu başlıklarda düzenlemeler yapılmasıdır...

ikinci olarak; belki MEB in bugüne kadar ayak direttiği, "telafi" meselesine kurumlarımızda hizmet alan bireylerin durumunun da dikkate alınarak rasyonel bir çözüm bulunmasıdır...

akılcıl bir denetleme sistemin de önünü açacak, bu düzenlemelerdir... ülkemizde denetimi; açık bulmak olarak algılayan bir mantığın, uygulanması çok zor mevzuatlarla "açık bırakan kurumları" denetlemesinin hiçbir yararı yoktur... bazı müfettişlerin bile bu mevzuat ile çalışan kurumlara acıdığı, ve bazen "gözünü kapattığı" durumların olması manidardır...

bu süreçte kolaycı yaklaşımlardan uzak durmak gerekir diye düşünüyorum. daha karar açıklanmadan; burada birçok kişinin denetim mekanizmaları üzerine kafa patlatması önemlidir... çünkü inanın bana çıkan karardan sonra MEB bizden daha fazla kafa yoracaktır bu işe, sonuçta "ucube" bir sistemle karşımıza da çıkabilirler...

..........

kişisel fikrim; kamera sistemi bir çok açıdan uygulanamaz, sorun çıkarıcı bir sistemdir...kaldı ki nasıl bir kamera sisteminden, kayıtların tutulmasına, kameraların nereye yerleştirileceğine ortada bir çok karmaşık soru var olacaktır.

kanımca en iyi teftiş;

1-doğru mevzuat,
2-bu alana hakim, neye bakacağını bilen müfettiş,
3-doğru teftiş periyodu,
4-velilerin içine katıldığı,
5-teftişlerde gözlerin kapanmadığı, kayırmacılığın yapılmadığı; varsa sorunlu bir durum bedelinin mutlaka ilgililere ödetildiği; vb.

bir yapı içeresinde mümkündür...
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.
Şu kullanıcı(lar) Teşekkür etti: gulumse, barisltd, cekirge ve bu kullanıcının diğerlerinden 5 teşekkürü var

DAMAR OKUMA İPTAL Mİ? 15 Mar 2015 22:04 #20

  • gulumse
  • gulumse Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Altın Uye
  • Gönderiler: 241
  • Teşekkür Sayısı: 146
  • Başarı: 1
kamerayla takip yapılması mümkün değil..
...

bakkal manav kasap furyasıyla büyüyen sektör her yol mübah anlayışıyla hareket etti..

yeni kurulan kurumlar öğrenci sayısını artırana kadar etik kurallara uymadılar..

zayıf, ağır aksak denetimlerle de olsa kurumlar idari cezalar aldılar

gelinen noktada kurumlar büyük oranda kendilerine çeki düzen vermeye başladılar

her ne kadar istenilen düzeye gelinmese de sektör eskiye nazaran daha iyi durumda
...

sektörün uygulanabilir yönü olmayan elektronik yöntemler yerine öğrenci merkezli etkili, nitelikli ve caydırıcı yaptırımlar içeren denetlenme mekanizmasına ihtiyacı var
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.
Şu kullanıcı(lar) Teşekkür etti: barisltd, egemenege

DAMAR OKUMA İPTAL Mİ? 16 Mar 2015 12:27 #21

  • muhammet
  • muhammet Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Kıdemli Uye
  • Gönderiler: 65
  • Teşekkür Sayısı: 30
  • Başarı: 1
öncelik eğitim ve öğrenci odaklı düşünme etrafında oluşturulan felsefe üzerinde eylemde bulunması durumunda;

1- öğrenci sadece bir modüle ve öğretmene ve de bir dersliğe sıkıştırılmadan var olan yetenekleri, algılarını geliştirici programlar geliştirmek ve uygulamak
2- aileyi daha çok eğitime katmak eğitimin bir parçası yapmak.
3- çevre ve kültür şartları da göz önünde bulundurarak eğitimi planlamak
4- kurumlara yönelik kötü algıyı ortadan kaldırmak için özel eğitimi daha çok anlatmak insanların özel eğitimde neler yaptıklarımızı görmelerini sağlamak
5- kurumlara yönelik engelleri ortadan kaldırmak için yasal mevzuatında bu yönden (öğrenci-eğitim odaklı) düzenlemelerin yapılması
6- milli eğitim müdürlüklerince özel eğitim ve bireylere kazandırdıklarımız ve kazandıracaklarımız üzerine brifing almak
7- yapılacak denetimlerin daha çok rehberlik amaçlı ve ön yargılardan uzak kurumları geliştirici yönde yapılması
8- Avrupadaki gibi engel türüne göre (hafif, orta, ağır, bedensel , zihinsel) ücret belirlemek
9- kurumlara hizmet derecesine göre ücret vermek. yani hani otellerde yıldız sistemi vardır ya yıldıza göre pahalılığı artıyor. milli eğitimde bakanlığı kurumları bu şekilde kategoriye ayırsın ve ücreti ona göre tayin etsin. o zaman bence eğitim kalitesini de artırmış olur.
10- yaptırım sadece kurumlara uygulanmasın art niyetli velilere de uygulansın.
11- takip mekanizmasında aileye de sorumluluk verilsin.
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.
Şu kullanıcı(lar) Teşekkür etti: KOSOVALI

DAMAR OKUMA İPTAL Mİ? 16 Mar 2015 15:28 #22

  • metttin
  • metttin Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Yeni Uye
  • Gönderiler: 9
  • Teşekkür Sayısı: 4
  • Başarı: 1
Yazan egemenege:

Öncelikle; ilgili genel müdürlüklerin ve TTK nun: kurumları "usulsüzlük" yapmaya zorlayan konular da ön açıcı adım atmaları gerekir... onlarca defa yazıldı; modül, zorunlu eğitimci, zorunlu seans, raporların veriliş süreleri, haftalık dağılm vb. gibi aslında değişmesi çok da zor olmayan bu başlıklarda düzenlemeler yapılmasıdır...

ikinci olarak; belki MEB in bugüne kadar ayak direttiği, "telafi" meselesine kurumlarımızda hizmet alan bireylerin durumunun da dikkate alınarak rasyonel bir çözüm bulunmalı.

Aynen öyle. MEB Önce rasyonel çözümler sunmali sonra derneklere oturup sağlıklı denetim mekanizmalarıni müzakere etmeli. Herkes buna katkı sunar.
Son Düzenleme: 16 Mar 2015 15:31 yazan metttin.
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.
Şu kullanıcı(lar) Teşekkür etti: egemenege

DAMAR OKUMA İPTAL Mİ? 16 Mar 2015 15:57 #23

  • buggsbunny
  • buggsbunny Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Kıdemli Uye
  • Gönderiler: 53
  • Teşekkür Sayısı: 11
  • Başarı: 0
Süreç Ne oldu yani şimdi?
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.

DAMAR OKUMA İPTAL Mİ? 17 Mar 2015 02:05 #24

  • barisltd
  • barisltd Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Platin Uye
  • Cats bite!
  • Gönderiler: 2509
  • Teşekkür Sayısı: 2514
  • Başarı: 10
Değerli arkadaşlar,

Son öğrendiğim kadarıyla, Danıştay Y.D. kararı başka kaynaklarca yeniden teyid edilmiş durumda. Haberin doğruluğu, yanlışlığının günahı bana bilgi verenlerin boynuna... :) :) Ortada bir YD kararı var ancak içeriğini tam olarak bilmiyoruz. Çünkü henüz yazılı bir karar metni yok. 1-2 hafta içinde yazılacağı söyleniyor.

Ayrıca, bakanlığın bu işten hiç hoşlanmadığı, mahkemenin kararına oldukça kızdıkları da duyduğum şeyler arasında.

Aslında "bence" bakanlık bürokratlarının bu karara sevinmeleri ve üstüne atlamaları lazım. Çünkü bu hiç de sağlıklı yürüyen bir süreç olmadı. Daha ilk sunucu ihalesinden bu yana, sistemin öngörülen sürede uygulamasına başlanamaması, 3 yıl ertelenmesi, cihazların temini, firma seçimi, sistemin uygulanmasında yaşanan sorunlar vs. vs. sonradan baş ağrıtacak pek çok sıkıntıya vesile oldu.

Şimdi sıfırdan, düzgün bir başlangıç yapmak için bir fırsat hasıl oldu. Ben umutlu davranıp bürokratlarımızın bu fırsatı iyi değerlendireceklerini düşünmek istiyorum.

Tabi bu durumu bir intikam alma arzusuna da yönlendirebilirler. Ama o zaman, yakın zamanda bakanlığa karşı gelişen olumlu bakış açısı da ters döner. Sonuçta sektörün anası ağlar ama ağlayanın ahı da pek yerde kalmaz. Şu anda dahi, cihaz, hat vs. için çok miktarda harcama yapmış (ve yapacak olanların) zararlarının nasıl tazmin edileceği belli değildir.

Sonuç olarak, bu fırsattan istifade ederek sektörümüzün devletle birlikte bir ortak çıkar yol oluşturması herkesin yararınadır.
It is better to be hated for what you are than to be loved for what you are not.
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.
Şu kullanıcı(lar) Teşekkür etti: gulumse, egemenege, NergisOzelEgitim
Sayfa oluşturma zamanı: 0.265 saniye
Sistem Kunena Forum