BAŞLIK: 2-4 MART MÜDÜRLER TOPLANTISI

Çok doğru demişsiniz

02-04 Mart 2015 tarihlerinde her ilden bir temsilci ile 17 pilot ilde ki kurum yetkililerinin katılımıyla gerçekleştirilen REM Yönetim Semineri oldukça faydalı geçmiştir. Uzun yıllardır genel müdürlük de görevli bürokratlarla görüşmeler gerçekleştirdiğim için, seminere katılan yetkililerin yaklaşımlarını kıyaslayabildim. Olumlu ve yapıcı duruşlarından ötürü Başkanlarımız Sayın Ali KARAGÖZ ve Sayın Mehmet BARAN beyefendilere, Şube Müdürümüz Sayın Ceyhun AY beyefendiye, MEBBİS Sorumlusu Sayın Tarık TOSUN beyefendiye şahsım ve katılımcılar adına teşekkür ediyorum. Böyle bir seminerle ilk muhataplarımıza kendimizi ifade etme şansı yakalamış olduk. Herkesin iyi niyetle yaklaştığını, dobra dobra konuşmalar yapıldığını, konuşan her temsilcinin, her fikrin ciddiyetle dinlendiğini söyleyebilirim. Bir teşekkürü de temmuz ve ağustos aylarından bu yana bizler için seçilmiş “kurban” pilot illere yapmak isterim. Daha yaşamadığımız ama en geç mayıs ayında yaşayacağımız yeni sistemin bütün telaşını kurumlarında bırakarak seminere katılmaları çok faydalı olmuştur.

"Genel müdürlüğümüzün damar tanıma sistemiyle kurumların üzerinde ki kötü imajı silmeyi, daha kurumsal yapıya kavuşmamızı istediği, bu sayede işimizi kolaylaştıracak, hak kaybı yaşatmayacak düzenlemeler yapacağı belirtilmiştir. Devletin başaramadığı ama bizler tarafından yapılan, engellilerin ortaya çıkması ve sisteme katılmasını sağlamamızın çok önemsendiği belirtilmiştir. Yeni sistemin gelmeyeceği, dava ile durdurulacağı ya da iptal edileceği düşüncesi nedeniyle girişimlerde bulunmayan kurumların nisan ve mayıs aylarında mağdur olmamaları için başvurularını muhakkak yapmaları istenmiştir. İçimizdeki çürük elmaların öncelikle kurumlar tarafından ayıklanması tavsiye edilmiştir." (elçiye zeval olmaz.)

Pilot ildeki katılımcı arkadaşlar sistemin mağduriyet yaratan taraflarını ifade etmiş, şayet bu sistemle devam edilecekse ne gibi iyileştirme ve ek önlemlere ihtiyaç duyulduğunu açık yüreklilikle anlatmışlardır.


Fakat hem seminerde hem de burada görülmektedir ki bizler kendi aramızda dahi anlaşamamaktayız. Daha vahimi bazı arkadaşlar okuduğunu da anlamamakta.. Bu tamamen ön yargıdan kaynaklanmaktadır kanımca. Burada "değinmemişsiniz" dediğiniz tüm konulara değindik arkadaşlar.
Sorunları çok, çözümleri çok ama muhatapları da çok olan bir sektördeyiz. Seminere katılanlar Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğü yetkilileriydi. Söylediğimiz bir çok hususun ilk muhatabı onlar idi. Fakat biliyorsunuz ki köklü değişikler için;
Kanun değişikliği gerek (Siyasiler)
RAM uygulamaları (Rehberlik Araştırma Genel Müdürlüğü)
Öğretmen açığı (Öğretmen Yetiştirme Genel müdürlüğü)
Program değişikliği (TTK)
Çalışma saatleri (iş kanunu)

Bu kadar kapsamlı bir iş yapıyoruz ve taleplerimizi iletmemiz gereken tek yetkili kurum ÖÖKGM değil..
Son olarak lütfen en kolay olanı "eleştirme" hakkınızı hemen kullanmayınız. Bu toplantıya katılan her bir kişi işini bırakıp gelmiş, 3 gün orada kalmış ve tüm masraflarını kendileri karşılamıştır. Bu 3 gün boyunca da sabah akşam özel eğitim görüşülmüştür.
Bu ve buna benzer toplantılar her zaman kazançtır.
Kolaylıklar dilerim..

Arkadaslar Kadir beyin de dedigi gibi ucretsizlerden tutunda damartanimanin herturlku detaylara girilmis ve konusulmustur .
Ben ev sahibi oldugum icin bize fazla dokunmadi ama igdir karsdan hakakriden gelen arkadaslar vardi herkes kendi cebinden karsiladi yol ve yemek ucretlerini...
Bu zaman kadar cok samimi bir sekilde bizlerle bu topalntiyi yapan bakanlik yetkililerine bende tesekkur ederim..

0-6 yaş cocukların kimlik doğrulaması için veli ya da vekilin gerekliliği, ciddi sıkıntı yarattıgı yaratacağı konusunda herhangi bir talep oldu mu ya da yetkililer bir açıklama yaptı mı acaba

Yeni sistemin gelmeyeceği, dava ile durdurulacağı ya da iptal edileceği düşüncesi nedeniyle girişimlerde bulunmayan kurumların nisan ve mayıs aylarında mağdur olmamaları için başvurularını muhakkak yapmaları istenmiştir.
Başvurumuzu yaptık ama bırakın damar okuma cihazını daha telekom gelip hat dahi çekmedi,zaman hızla ilerliyor,1 nisana nasıl yetişecek daha doğrusu yetişecek mi onu bile bilmiyoruz,yine burdan sormuştum kaç ilin damar okuma cihazı bağlandı diye cevap veren olmadı,42 ilin kaçının işi tamamlandı durum nedir bilgimiz yok,telekomu arıyoruz geleceğiz diyorlar gelen yok,foruma soru soruyoruz cevap veren yok,başkent güvenliğin telefonları sürekli meşgul,ben bu kadar duyarsız bir sektör daha görmedim,Allah sonumuzu hayır etsin

Sayın mutluluk;

Zamanında yaptığınız başvurudan sonra bakanlıkla yapılan protokol nedeniyle sorumluluk firmaların olacaktır.
Şayet zamanında alt yapı ve cihaz kurulumu gerçekleşmez ise doğacak maddi sorumluluğu firmaların karşılayacağı tarafımıza söylenmiştir.
Bilginize..

avuç içi damar okumayla kurumların birçoğu avuç okutma kaygısıyla blok seanslar girecek
4+2 olursa kurumlar bu durumu da zorlayacak
0-6 yaş ve refakatçi gereken engelli bireylerde vahamet daha da artacak

bu kaygı eğitimi geri plana iter

sektörümüzde suistimal var ama bu eskiye nazaran azalmış durumda..

damar okuma dışında işlevsel, sıkı tedbirler ve yaptırımlar içeren bir denetim modeli oluşturulabilir

aslında kimi kurumların suistimalinden muzdarip olan bizleriz/sektördür ve bu fırsatı tanıyan bakanlık yetkilileridir taşra yetkilileridir..
kimse kusura bakmasın çürük elmaları seçip ayıklayacak olan bizler değiliz devletludur

devletlu işin kolayına kaçarak damar okumayı icat etmiştir

hiç kimse kusura bakmasın bu sistemden en çok iyi kurumlar etkilenecektir..
şöyle ki kaliteli eğitim sunan kurumlar birey başına maliyeti yüksek olan kurumlardır..
sistemli kurum tüm personelini sgk.lı çalıştırmaktadır..

düşük maliyet ve kar odaklı kurumlar çok çok kar kaybına uğrayacaktır

kaliteli hizmet sunan kurumlar daha çok zorlanacaktır.

gülümse size katılmıyorum. düzgün çalışanlar etkinlenecek demişsiniz, mutlaka etkilenecekler. ancak gelmeyen çoucğa fatura kesenler, aynı anda 3 çocuğu tek sınıfta imza yetkisi olmayanla derse sokanlar, hakkını arayan velilerin çocuklarını ayda 8 seans derse alıp da, ilgisiz velilerin çocuklarını öylesine getirip götürenler cumhuriyet bayramını göremezler. zaten şimdiden önlem olarak çalışanlara bazı yaptırımlara başlamışlar bile (işten çıkarma, maaş düşürme pazarlığı, sgk'ya bildirilmeyip elden ödenen kısmı ödememe falan). onun için siz siz olun işi düzgün yaptın ve rahat uyuyun.