BAŞLIK: Yüz Tanıma Sistemi İstiyorum.

Düşüncelerin ya da burada yazılanların görmezden gelineceğini sanmıyorum. Özel eğitim hakkında konuşulan tek platform burası. Tabanın, sahanın anlatıldığı tek yer burası. Sonraki mesajımda önce önerilerimi, beklentilerimi aktararak konuşmaya, tartışmaya, fikir alışverişine devam etmek istiyorum. Bu şekilde sadece çözüm sunmayan muhalefet izlenimi veriyor.

Obey yazan:
Hocam bu nasıl oluyor. O kadar aradık bulamadık. Tam olarak bu kelimelerle anlatmasalar da kibarca "Ben keriz miyim bu öğretmen yokluğunda sabah oturarak tam maaş almak varken yarım çalışayım da yarım maaş alayım?" dediler

Ha kast ettiğiniz devlette çalışıp öğleden sonra kurumlarda illegal çalışan öğretmenler ise bilemem.

Ben de o topa girmem zaten..

ozeltercih yazan:
Part time çalışmak bazı öğretmenler için avantajdır. Sabah 2 saat özel ders verip öğleden sonra kurumda çalışan arkadaşlarım var. Ha siz öğretmen maaşlarını komik rakamlarda tutuyorsanız yokluğu yaşamanız gayet normal. İllegal kelimesini de siz kullanmayın lütfen. Komik oluyor.

Bu legal mi oluyor peki?

Alt sınıf öğretmenleri şu kadar öğrencim var, cumartesi ve pazar geleyim derslerine ben gireyim şu ücreti verin demesi mi legal?

O kuruma gitmeyin. Şu kuruma gidin denilmesi mi legal?

Öğrenci pazarlayan öğretmenlerin yaptıkları mı legal?

Belki öğrenci yönlendirmeler legaldir???

Bu sektör her açıdan arınmalı.
Hem de her açıdan.

Farklı bir şey söylemiyorum zaten. Sadece sektör değil tüm özel eğitim dalları temizlenmeli.

Bahsettiğin part time çalışan kişiler kamu personeli değil bu arada alındığınız konu buysa. Kurumlarda çalışan öğretmenler günlük 1 saat özel ders vererek maaşları tutarında ücret kazanabiliyorlar.

Bu verilen özel dersin dahi ne kadar etik olduğu tartışılır. Niçin veriliyor? Okul yetmiyor mu? Öğretmen arkadaş öğreteceklerini okulda niçin öğretmiyor? Sorular sorular...(kendi öğrencine özel ders verenler için)

Emin olun benim yazdıklarım doğru. Ve meslekdaşlarınız yapıyor bunları.

O yüzden bu alan baştan sona arınmalı diye yazıyorum.

Mevcut yönetmelikte düzenlenmesi gerektiğini düşündüğüm kısımlar.

Uzun oldu sanırım ama bir kere daha katlanın bana

Öncelikle kurumlardaki fiziksel yapının düzenlenebilmesi için mevcut ruhsatları yeni eğitim öğretim yılı itibariyle iptal edilmesini öneririm. Kazanılmış hak diyenler için, farklı bir ad altında yeni bir yönetmelik yeterli olur sanırım.
Apartmandan bozma, bahçesi olmayan kurumların gerekli düzenlemeyi, çalışmayı gerçekleştirebilmesi için belirli bir süre tanınmasını öneririm.
Gelelim kurumların fiziki yapısında ilave olarak zorunlu tutulmasını önerdiklerim.
-Tam donanımlı günlük yaşam odası
-Montessori eğitim odası
-Mevcut yönetmelikte belirtilene kıyasla daha geniş bahçe ve oyun alanı.
Hele ki yönetmelik dışında duyu bütünleme, müzik eğitim odası, hipoterapi, hidroterapi de ekleyebilen kurumlar olursa işte o zaman örnek gösterdiğimiz ülkeler tarafından örnek gösteriliriz.
Fiziksel koşulları sağlayan kurumlara yeni ruhsatları verilirken lisans mezunu olmayan kişilere devrinin veya hisse satışının engellenmesini sağlayan madde konmasını öneririm.

Gelelim imza atılan modüllere.
Türkçe-matematik modüllerine uzman öğretici sıfatını alan herkesin değil sadece özel eğitim alan mezunu ve sınıf öğretmenlerinin imza atabilmesini öneririm.
Aynı şekilde okul öncesi çocukların ve özbakım, günlük yaşam gibi modüllere de çgu, oöö ve özel eğitim alan mezunu öğretmenlerin imza atmasını öneririm.
Seans sayısına gelince
0-3 yaş en kritik dönem olduğu için haftalık ders sayısının 2 değil 4 olmasını öneririm(günde 2 seansı geçmeyecek şekilde). İlave olarak haftalık 1 seans aile eğitimi için yazılmasını öneririm.
Bu sayede hem kurumlar risk grubundaki çocukları erken tanılamada çok daha aktif hale gelir, hem de aileyi bilinçlendirerek sürekli katılımını sağlar.
3-6 yaş grubu için haftalık seans sayısı 3 bireysel 1 grup, aile eğitimi seansı 1.
Okula giden öög öğrencileri için okul saatleri dışında haftada 2 saat bireysel(zaten dyk'larda ilave olarak 3 ders alıyorlar), 21 yaş ve üzeri öğrenciler için sadece günlük yaşam ve/veya özbakım becerileri üzerinden 1 saat bireysel 2 saat grup öneririm.

Sayı bazında pdr, psikolog sayısını 100 kontenjanda 1 zorunluluğun olmasını öneririm. x00=x
Sosyal hizmetler uzmanı zorunluluğunun 250 öğrenciye indirilmesini öneririm.
Daha aklıma gelen çok şey var ama yormayalım gözleri. Gelelim ekonomik kısımlara
Öncelikle öğretmenlik meslek kanunu doğrultusunda özlük hakkı, maaş aralığı gibi konuların netleşmesini öneririm. Öğretmenin kaygısını minimuma indirmek performansını maksimuma çıkarmak demektir.
Seans ücretlerinde yıllık zam beklentisi, enflasyon gibi durumlardan ayırarak
1bireysel seansı= %8 asgari ücret tutarına
1 grup seansı = %4 asgari ücret tutarına sabitlenmesini öneririm.
Ve en önemlisi UYARIDA BULUNMAKSIZIN İLLEGAL DURUMLAR TESPİT EDİLDİĞİNDE KURUM KAPAMA, RUHSAT İPTALİ VE HAPİS CEZASINA KADAR AĞIR YAPTIRIMLAR uygulanmasını öneririm.



Benim bakış açımla olması gerekenler bunlar. Eleştirileriniz olabilir, beğendiğiniz kısımlar olabilir, ama niyetim bu.

Kurumlar hakkında olumsuz konuşuyorsam olumsuz olmalarını istemediğim içindir.
Umarım kendimi ifade edebilmişimdir.

Bu arada sayın Tartanc. Dediğiniz gibi yapanlar var. Fakat bahsettiğim kişiler rapor almak istemeyen ailelere gidiyorlar. Aralarında sadece para değil yardımcı olmak yonlendirmek amacıyla gidenler de var. Gördüğüm olumsuz bir durumu olumluymuş gibi hikayeleştirip buraya yazamam zaten.