Bizim senelerdir uyguladığımız bir yöntem. Küçük yaş bireylerin seanslarına aile üyelerinin katılımı zorunlu. Çoğunlukla anneler getirse de belirli aralıklarla çocukla ilgilenen her kesin (babalar, büyük kardeşler, dede, nine, teyze, hala vb.) seanslara katılmasını teşvik ediyoruz. Söylediğimiz ise çok basit, "eğer haftada iki saat bizim yapacağımız eğitimle yol alacağınızı sanıyorsanız daha baştan başlamayın, mümkün değil, biz ancak model ve rehber olabiliriz, gerçekte çocuğunuzu siz eğiteceksiniz. Başarı olacak ise sizin başarınız olacak, olmazsa hem sizin, hem de bizim başarısızlığımız olacak, size yeterli model ve rehber olamadımığız için."
Ancak artık akademik çalışmaya döndüğümüz 6., 7. sınıflardan itibaren velinin seanslara katılımını tercihe ve velinin akademik yatkınlığına bırakıyoruz.
Eğitime yeni başlamış ileri yaş vakalarda da benzer şekilde yanlarında bir yardımcı bireyle (eş, arkadaş, gelin, torun) seansa alıyoruz. İlk dönem dinleme çalışmalarının kurum dışı yaşamda da sürdürülmesi gerekli çünkü. İstanbul'da üniversite öğrencisi bir vakamızın ailesi gelmek zorunda kaldı memleketten, çünkü kendisine yardımcı olabilecek kadar yakın bir arkadaşı yoktu henüz İstanbul'da.
Ailenin etkin bir şekilde katılmadığı eğitim süreçlerinden beklenilen faydanın elde edilmesi uzun zaman ve emek ister, mesleki tatmin duygusunu berhava eder, işimizin amaç ve değerinin sorgulanmasına yol açar, veli ve personel memnuniyetini düşürür. Bizim mottomuz; kendinize ve çocuğunuza yardım etmek istiyorsanız biz de size katılabiliriz, ama siz olmadan size ve çocuğunuza bir hayrımız olmaz. Ne siz bizi, ne de biz sizi kandırmayalım, bu savaşı kazanmak iradeniz varsa bizi de arkanızda sayabilirsiniz, ama siz bırakırsanız yapayalnız kalırsınız.
Zor görünebilir, ama bir kere istikrarla uygulanmaya başlandığında herkesin çok rahatlatayacağı bir metot.
Yönetici olarak bana faydası ise, herkesin herkesi denetleyip, eleştirdiği, geliştirdiği bu yöntem nedeniyle bana kadar çıkabilecek şikayet ve olumsuzlukların yok seviyesine yakın bir minimuma inmesi. Yani maaşı beleşten almaya başlamam.