BAŞLIK: Ne yapabiliriz?

Sayın Fahrettin,
Siz işi bilin. Ben bilmiyorum.
Ne yapabiliriz diye bir soru sordum. Siz sorun yok dediniz. Eyvallah.

Kapalı iken ödemeniz yok demişsiniz.
Mart 2020 yi tam göstermişti. SSK ve vergi ödedik yani.
Çalışan bütün arkadaşlarımıza elimizden geldiğince takviyede bulunmuştuk.
Kira ödemeye devam ettik.
Kapalı olan kuruma çok yüksek elektrik faturası gelmişti. Fatura ödemeye devam ettik.

Geçen yıl çok uzun zamandır almadığımız oranda zam aldık. İyi olmuştu elbette. Pandemi olmasaydı tabi.

Bizi özel okullar ilebir tutup kdv oranını. %1 düşürülmesi bile belki sizin için iyi olmuştur.

Gerçek enflasyonun bence tabi %30 larda olduğu zamanda %9,1 zam yapılması iyi olmuştur belki.

İki yıllık zam oranı yazmak kolay. Ya önceki yıllarda yapılan zam oranları?
Ya iki yıllık enflasyon oranları?
Asgari ücret artışı?

Spartacüs ün bir cümlesi aklıma geldi.
Tartışmaya gerek yok. Yazmak için yazmaya da gerek yok.
İşi bilenlerden değilim. Siz bilin. Bilmeye devam edin.

Fahrettin75 arkadaşım yazdıklarının elle tutulur hiçbir tarafı yok üzgünüm .. bakış açına da şaşırıyorum ..hocam sektörümü bıraktın :! ! böyle bir yorum beni gerçekten şaşırttı..

Eğitimciler ne yapsın zam olur yansimaz ,zam az yapılır artış yapmamak için bahane olur , pandemide kapanır kco de alamaz ,ücretsiz izin desteği desen zaten yok kurumlar geriye dönük telafi alir ,bizler ağlamaya ve birileri insafa gelir diye dua etmeye devam....

Kurumlar bazı kurumlar yada çogu kurumlar çalışanları köle kendilerini efendi görüyor bu kurumlar sayesinde amac özel çocuklara eğitimden çıkmış rant patron kalkınmasına dönmüştür devlet bir zat bu olaya el atıp kötü niyetli patronlara sektörü temizleme sektör eğitim olarak hak etyiğ degeri bulmalıdır.
En az 15 yıllık sgk bakanlık müfettişleri 15 yıılık belki daha fazla geçmişe dönük inceleme yapıp bu yıllarda çalışan tüm personel ulsşılıpsöyledikkeri ihbar kabul edilip savcılık eşliğinde inceleme yapılıp varsa usulsüzlük çok ağır seklde özellikle kurucular müdürler veya ihmali olan personel en ağır şekilde xezakandırılmalıdır

Esinti dediklerin yetmez birde taksim meydanında 100 kırbaç vurup istanbuldan ankaraya çıplak ayak yürüsünler!!!

kurum sahibi kendisini, öğretmen kendisini, diğer personel de kendisinin ama sadece kendilerinin çıkarlarını düşünmeye devam ettiği sürece sataşmalar laf sokmalar kavgalar iftiralar olanlar olmayanlar sürekli konuşulmaya devam edecektir. sonuç yine aynı. bir arpa yolu ilerlememek olacaktır.
çıkarların aslında bir olduğu;
kurum deyince akla kurum sahibinin gelmediği, kurumun herkesin ekmek kapısı olduğu
eğitimcinin vazgeçilmez unsur olduğu
diğer personelin ise işleyişin emektarı olduğu mantığına ulaşılmadıkça da bizden hiçbir ŞEY olmaz

birlikte hareket etme zorunluluğu çoktan gelmiştir. fakat bunu başaran kurum sayısı yeterli değildir. sektör hep birlikte mücadele etme mantığına ulaşınca bir de o yeteneğe ulaşma çabasına ihtiyaç duyacaktır. bu da zaman alacaktır. bu zaman gelinceye kadar kurucular koltuklarından vazgeçecek, öğretmen işsiz personel işsiz kalacak ve anca o zaman bazı şeylerin farkına varılacaktır.

kaos ortamından, ona buna saldırarak veya onun bunun kurumuna çökerek faydalananlar da yine bütünleştiriciymiş gibi davranacaktır!
tarihte örneği mevcuttur.

bir an önce ücret, yasal haklar, mevzuat gibi konuların düzenlenmesi gerekmekte, sektörden bir haber olanları bu şekilde aydınlatmak ve karar aldırmak için mücadele başlatılmalıdır.
kendi çıkarları için birinin var dediği birinin yok dediği bir ortamda kimse bizi dinlemez.

saygılarımla

Şuana kadar alınan kararlarda hiç eğitimci yada özel çocuklar adına bir kazanım yok hep kurucu daha fazla nasıl kazanır daha fazla giderler nasıl azaltılır kamera yada damar okuma getirilir kurucular düşünülerek kaldırılır . KAMRA SİTEMİ GEWTİRİLR BAZI KURUMLARDA DENETİM DEN ÖNCE HIRSIZ GİRER KAMERAYI ÇALAR kamerdkı çocukların görüntüsü sapkayla kapson ve atkıyla gizlenirimza yetkili olsun diye açık öğretm mezunu pesonele uyduruk sertifikayla imza yetkisi verilr sırf kurumlar asgari ücret yada altında imza yetkili personel olsun kurucular daha çok kazansın diye diğer personel ya sigrtasız çalışır yada 1500 -2000 banka kartları elinden alınır

Bu düzen böyle devam etmemeli 1 önceki yazımda dediğim gibi en az15 yıl geçmişe dönük savcı bankanlık müfettişleri ve sgk dernetmenlerince denetlenip usülsüz olan kuruma ağır ceza ve sorumlulara çok ağır yaptırım uygulanmldır örnek teşkil etmeliki brdaha cesaret edememlidr

esinti yazan:
çok güzel bir noktaya değinilmiş. elbette böyle yapan kişilerle aynı sektörde olmak insanı yoruyor ve kahrediyor.

ama babamın ayağı kırıldı onun iş yerine gitmem lazım diye kaçan öğretmeni, sınıfta boyama verip tiktokta zaman geçireni, saat dolsa da bi bitse diye uğraşanı, kpss ye atanana kadar boşta durmiim diye kurumları basamak olarak kullananlar da var. telafi bizim hakkımız diye haftada 40 seanstan fazla yapılmayacağını bile bile atıp tutanlar da var.

diğer personelden kurumun aracını kendi aracı gibi kullanan şoförü,
sırf ortam yapmak için gelenleri, bir kaç eğitimciyle plan yapıp ekmek yediği kurumun karşısına kurum açıp öğrencileri kendininmiş gibi ögrenleri, başka kurumun öğrencisini kendi kurumuna getirtmek için kurucuyla işbirliği para teklif edenleri, heyet raporu ram raporu satanları da unutmamak lazım. vd. vd.
bahsettiğiniz 2800 kişinin içinde elbette dediğiniz gibi olanlar var. ama en az 3-4 katı da bunlar var.

ekmeği için çalışıp haksızlık görenlerin Allah yardımcısı olsun. haklarını sonuna kadar savunsunlar ve inşallah da başarılı olsunlar.
illa ki bir konuda açıklama yapacaksanız tüm yönleriyle değerlendirme yapın ki güven kat sayısı artsın
saygılarımla