BAŞLIK: Sessizlik niye

Devletin ödemeyi kesmesini öneren değerli arkadasalara naçizane bir önerim var.

Madem veliden istediğiniz ücreti talep etme ve bu şekilde kaliteyi bulma isteğiniz mevcut;
Yonetmelite yer alan ilgili maddeye göre 'ekstra seans ödenmesi durumunda veli ücreti oder' durumunu da göze alarak paket program onerebilirsiniz. Ücret ilanına bireysel 250 tl olarak girin. Kurumumuzda ekstra ders isteyen öğrencileri 30 ,40 ve 50 seanslik dersler verilecektir. Buna göre
30× 250 = 7500 tl - 1164 = 6336 tl ödeme + KDV ile fatura kesilerek diğerleri de buna göre hesaplanilarak kayıt yapılabilir. Bu şekilde hem siz isteğinize kavuşmuş hem de veli 8 seans devletin ödediği ücretten de faydalanabilir.
Bu şekilde velilerinizi bilgilendirerek eğer maddi olarak kurtarıyorsa sadece devletin ödediğinden yararlanacak olanların kaydını kabul etmezsiniz. Bu da dediğiniz sistemle ayni kapiya çıkar.
Yok eğer sizin dediğiniz şekilde devlet desteğini çeker ve bu sayede kurumların %80 i kapanırsa ve ordan kalacak ve ücret ödeyecek 3-5 öğrencinin de sizi tercih edeceği hesabınız varsa onu bilemem.

Saygılar

bazen bilgisayarlarınızı açık bırakıyorsunuz da "okuma ve okuduğunu anlama çalışmaları" yaptığınız öğrencileriniz mi yazıyor diye düşünmüyor değilim...

Dün sayıstaydan bir müfettiş kurumumuza geldi. Enteresan ve çok da güzel sorular sordu bana.
Sorulardan birisi, ilerleme sağlayamadığınız çocuklarla ilgili RAM'lar size nasil bir geri bildirimde bulunmaktadır.
Soruların ana teması ÖERM'lerine aktarilan kamu kaynağının israf edilip edilmediğini anlamaya yönelikti.
Bir hazırlık var gibi.....

Selam arkadaşlar. Sistem olarak baktığımızda eğitimi daha iyi ve verimli hale getireyim amacı yoktur. Verilen parayı yanlış düzen üzerinde sözüm ona denetleme. Aslında denetleme de değil bakayım çalmış mısın? çalmamış mısın? algısı üzerinde kontrol etme. Bence eğitim üzerinde tasaruf yapacağın bir alan değil ve olmamalıdır da. tek taraflı bir mekanizma işliyor. devletin para olarak baktığı ve sadece o yönüyle izlemek istediği bir alan. ama bunu yılda defalarca bıktırarak eğitimi psikolojik ve moral olarak sekteye uğratarak yapması. Türkiye de devlet sanki sadece ve ilk defa bir kurum ile hizmet satımı yapıyor. özel hastanelerle iş yapmıyor mu? Yol çalışmasında şirketlerle iş yapmıyor mu? teknik kolejlerle iş yapmıyor mu? hepsi ile de yapıyor ama bu sektör kadar hiç biri denetlenmiyor!.
Not: Rehabilitasyon merkezlerinin denetim değil bıktırmadır.

Kesinlikle katılıyorum. Amaç eğitimin verimliliğini ölçme değil, kamera sgk vs. kontrolleri ile hırsızlık var mı bunu ölçmek. Geriye kalan defter evrak vs. kontrolleri de hava cıva. Ana amaç belli. Madem böyle bir sistem üzerine kurulu o zaman getir yüz tanımayı kurdur kurumlara giren çıkanı bakanlıktan kontrol et. Ama bunu da bazı kişiler sistemi satıp zengin olsun diye yapma. Sen al gönder ilçelere anlaşsınlar kurulum için birileriyle alsınlar raporları başlatsınlar.
Zaten maddi olarak çökmüş kurumlara yok yedekleme yok kamera ekletme yok şunu alın bunu alın gibi ek yükler getirme. 500 tane müfettişi de ülkenin 4 yanına gönderip milyonlarca masraf etme. Yazıktır. Madem tasarruf edilmek isteniyor o zaman al sana tasarruf.

Gerçi yüz tanıma çıkınca onu da bize aldirirlar. Çok para kazanıyoruz ya!
Hangi mantık hangi düşünce hırsızlık kontrolünü hırsız olarak düşünülene yaptırır?

Not: telefondan yazıyorum. Yazım hatalarım noktalama dikkatsizligim için üzgünüm. Anlamak isteyen anlıyor zaten.

Saygılar

Kar yağdı istanbul iki gün tatil. Kendi adıma bu ayı kurtarabilecek tek hafta okulların tatil olduğu bu haftaydı. 2 aydır covid şu bu derken devam oranı en diplerdeydi zaten. Sürdürülebilir tarafı kalmadı bu işin. Kendi çocuklarımı kurslara yolluyorum. Egitimini almadan aylık ödemeyi peşin yapıyoruz. Iptal durumunda telafisi sonra yapılıyor önceden haber vermezsek yapılmıyor bile. Söylenecek söz kalmadı.

Evet hocam Doğudaki İller bu durumu yıllardır yaşıyor kar tatili konusu gerçekten sorun oluyor İstanbul belki yılda bir yada iki defa bu duruma maruz kalırken yA doğuda ki kurumların hali .. yani dediğiniz gibi giderler aynı , maaşlar veriliyor ama 2-3 günlük tatil bile ne kadar çok etkiliyor kurumları ..

evet doğalgaz ve elektrik zamları dayanılır gibi değil, asıl feryat figan bugünlerde kopacak çünkü doğalgaz, elektrik faturaları bazı bölgelerde yeni basılıyor. örgütsüz toplumlarda ancak ağlama, sızlama olur. burada ve diğer sosyal mecralarda da aynı yakınmaları görüyorum. en çok ağlayanlar da bir öğrenci için bile en uzak noktaya servis hizmeti verenler. çok tanık oldum, eğitim kalitesiyle değil de servis hizmet ağıyla öğrenci sayısını arttıran kurumlara. çare mi ? kurumunuza pergelle çapı 5 km'lik daire çizin, daha öteden öğrenci almayın, servis giderini (parasal durumu kötü olanlar hariç) hizmet alan aile sayısına bölün servis giderlerinizi en aza giderin. benden bu kadar. böylece bazı arkadaşların savunduğu ilçe kotasını da bir miktar uygulamış olursunuz...
not: yine sosyal medyada dolaşan bir tevatüre göre özel eğitim merkezleri 15 şubattan itibaren servis hizmeti vermeyecekmiş! kim inanır?