Hoş geldiniz, Ziyaretçi
Kullanııcı Adı: Şifre: Beni hatırla
Forum kuralları dahilinde bulunan her konuda yazışabilirsiniz.

BAŞLIK: Tek sorun buymuş...

Tek sorun buymuş... 18 Şub 2015 13:30 #25

  • barisltd
  • barisltd Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Platin Uye
  • Cats bite!
  • Gönderiler: 2509
  • Teşekkür Sayısı: 2514
  • Başarı: 10
tartanc yazan:
Sayın barış;
Daha önceki yıllarda, kurum olarak bilgimiz veya onayımız olmaksızın çeşitli devlet kurumlarına ataması çıkan kişiler için ben ilgili devlet kurumlarına yazıyla başvurarak, bu atamanın iş kanununa aykırı olduğu, atamanın iptal edilmesi veya sözleşme süresi bitene kadar ertelenmesi gerekiğini, aksi halde tazminat talep edeceğimizi hep bildirdim. Çoğunda işe yaradı.

yazmışınız. Bunu nasıl başardınız ? Paylaşabilir misiniz ?

tartanc dostum,

Nasıl yaptığımız sır değil..

İş kanunun aşağıdaki maddesini yazıp atama yapılan yere ihtar çektik.
- Yeni işverenin sorumluluğu
MADDE 23

Süresi belirli olan veya olmayan sürekli iş sözleşmesi ile bir işverenin işine girmiş olan işçi, sözleşme süresinin bitmesinden önce yahut bildirim süresine uymaksızın işini bırakıp başka bir işverenin işine girerse sözleşmenin bu suretle feshinden ötürü, işçinin sorumluluğu yanında, ayrıca yeni işveren de aşağıdaki hallerde birlikte sorumludur:

a) İşçinin bu davranışına, yeni işe girdiği işveren sebep olmuşsa.

b) Yeni işveren, işçinin bu davranışını bilerek onu işe almışsa.

c) Yeni işveren işçinin bu davranışını öğrendikten sonra dahi onu çalıştırmaya devam ederse.


Bu durumda genellikle atamanın yapıldığı yerdeki yetkililer ilgili kişiye "git sorununu çöz, ondan sonra gel... başımızı ağrıtma" diyor.
It is better to be hated for what you are than to be loved for what you are not.
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.
Şu kullanıcı(lar) Teşekkür etti: tartanc

Tek sorun buymuş... 18 Şub 2015 13:33 #26

  • kırıkkale
  • kırıkkale Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Yeni Uye
  • Gönderiler: 8
  • Teşekkür Sayısı: 2
  • Başarı: 0
öncelikle böyle önemli bir konuya değindiğiniz için size teşekkür ederim.Söylediklerinize katılıyorum.Bunlar bazı kurum sahiplerine garip gelebilir ama bu şekilde düşünen maalesef kurumlar var.Bilinçli ve eğitime önem veren gerçekten öğrenci ve öğretmene değer veren onların haklarını koruyan kurumlar hariç.Kurumlar gerçekten öğretmene istenilen değeri verseler bunların hiç birisi olmaz.Ne zaman bir olay yaşansa hemen öğretmen maaşlarını düşürelim mantığı almış başını gidiyor.Bu durumda mağdur olan hep öğretmenler oluyor.Sertifika programı açılacak hadi bunu çıkaralım yerine daha düşük fiyatta çalışacak öğretmen atarız.Bu hep böyle sürüp gitmez inşallah.
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.
Şu kullanıcı(lar) Teşekkür etti: elsoberano

Tek sorun buymuş... 18 Şub 2015 13:36 #27

  • etikgrup
  • etikgrup Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Altın Uye
  • Gönderiler: 179
  • Teşekkür Sayısı: 124
  • Başarı: 0
bu forum ne cekıyorsa bu BAZI KURUMLAR ve ALDIGIM DUYUMLARA GÖRE laflarından cekıyor :whistle: :whistle: :whistle:
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.
Şu kullanıcı(lar) Teşekkür etti: kdrcalis, gulen100

Tek sorun buymuş... 18 Şub 2015 14:54 #28

  • elsoberano
  • elsoberano Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Kıdemli Uye
  • Gönderiler: 60
  • Teşekkür Sayısı: 25
  • Başarı: 1
Sayın AliGalipDursen. Branşım sınıf öğretmenliği 2007 yılından itibaren özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinde çalışıyorum bilmiyorum demiş söyleyim.1.Velilerden isteyeceğimiz destek tamamen onların maddi gücüne bağlı.Belki şuan bu dediğinizi yapmak isteyecek aileler vardır ama imkanları el verecek durumda değil.siz dedikten sonra öğrencilerimle ilgili dosyalarıma baktım 18 öğrencimden 14 tanesinin babasının işi var .14 aileden hiç birisinde anne çalışmıyor. Sadece 3 velim devlet memuru ve 2 ve üzeri çocuğu mevcut.Bu aileler benim eğitimimden memnun olsa dahi sizce bir destekte bulunabilirler mi?aldığım her kuruşu hak etmek için elimden geleni yapıyorum .Eğitimimle ve ailelerin memnunuyetiyle ilgili şunu söyleyebilirim 8 yıldır hiç bir aile benden memnun olmadığından dolayı kurumumdan ayrılmadı .6 yıldır da aynı kurumda çalışmaktayım.Hiç bir aile benden ve eğitimimden şikayetçi olmadı .Bu konuda içim son derece rahat .Hatta kurum sahibimizde bu konuda bir yalanım yada abartım varsa umarım yazar .Ayrıca hiçbir yazımda meslek şovenizmi yapmadım .Okul önceciler vs branşları örnek vermedim .Aligalipbey kurumunuz hangi ilde?Eğer bedelsiz vermeyi dediğiniz gibi düşünüyorsanız kurumunuz hakkında bilgi sahibi olmak isterim .Böylelikle sizi bu hak yeme mecburiyetinden kurtarabilirim belki .Sayın telkininde anlatmak istediği gibi eğer bu çocuklara faydalı olmak istiyorsak ya bu ödenekler artacak ( ki bu kurumların verilen ödenekle yürütülemediğini meb e anlatmak zorundasınız.)yada biz birbirimizi yemeye devam edeceğiz .
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.
Şu kullanıcı(lar) Teşekkür etti: kırıkkale

Tek sorun buymuş... 18 Şub 2015 15:00 #29

  • kırıkkale
  • kırıkkale Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Yeni Uye
  • Gönderiler: 8
  • Teşekkür Sayısı: 2
  • Başarı: 0
ama hepte doğru çıkıyor nedense alınan bu duyumlar
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.

Tek sorun buymuş... 18 Şub 2015 15:05 #30

  • kırıkkale
  • kırıkkale Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Yeni Uye
  • Gönderiler: 8
  • Teşekkür Sayısı: 2
  • Başarı: 0
6 yıla yakındır bu işin içinde bir eğitimci olarak yer almaktayım.Sizin bahsettiğiniz gibi ailelerden destek alınıpta bu işi sürdürmek mümkün değil tabi.Ben ilçe de görev yapmaktayım.Öğrencilerimim ailelerinden çalışanda var işsiz olanda .İstenilen parayı verecekte var maddi durumundan dolayı veremeyecekte.Tabi ki tüm ailelerim vermek ister zaten kim istemez ki çocuğunun iyi bir eğitim almasını.Şartlar ne olursa olsun ama maalesef olmuyor maddi durumlardan dolayı.Birde yazınızın sonunda bahsetmiş olduğunuz bedelsiz verme sözünüzü tutacak iseniz ben bu işe talibim kurumunuz hakkında detaylı bilgi sahibi olmak isterim.
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.

Tek sorun buymuş... 18 Şub 2015 15:17 #31

  • sevgiisigi
  • sevgiisigi Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Tecrubeli Uye
  • Gönderiler: 139
  • Teşekkür Sayısı: 48
  • Başarı: -1
Ali Galip bey meseleyi gayet güzel anlatmış. Dolayısı ile bu tartışmanın bir anlamı yok. Asıl bu sorunun kaynağına inmek lazım. Sorun içinde hizmet verdiğimiz MODEL dedir.

Çok net söylemek gerekir. Rehabilitasyon merkezlerinin Devletin örgün eğitim kurumları ile koordineli olarak yeni bir MODELE ihtiyacı vardır. Sorun, içinde hizmet verdiğimiz modelin UYGULANABİLİR, SÜRDÜRÜLEBİLİR ve DENETLENEBİLİR bir MODEL olmamasıdır. Bu sorunların özetine de VERİMSİZLİK denir.

Verimsiz bir yapı ile daha fazla gidilemez. Yeni bir MODELE ihtiyaç var. Hem de sil baştan.

Sorun şu ki,

1- Ne ortada Damar Tanıma sisteminden başka reçetesi olan bir Bakanlığımız var

2- Ne de bu MODELİ oluşturacak bir sektörel birliktelik var.

Hadi böyle bir MODELİ hazırladığımızı düşünelim. Bu kez de

1- Bakanlıkta kim nasıl bizi muhatap alıp dinleyecek ve bir uygulamaya karar verecek?

2- Biz nasıl kendimizi muhatap ettirip çözüm odaklı bu modeli uygulatacağız?

Bu sorunlar işimizin ne kadar çok zor olduğunu göstermektedir. Kurumların bir dernek çatısı altında birlikteliğinin hali malum. Bu nedenle belki size komik gelecek ama çözüm odaklı bir MODEL için en iyi ortam bu web sitesidir.

Belki burada hep birlikte oluşturacağımız UYGULANABİLİR, SÜRDÜRÜLEBİLİR ve DENETLENEBİLİR bir model kıvılcım misali bir yangına dönüşür ve ilgili yerlerin dikkatini çeker ve başta engelli çocuk olmak üzere, hem Sayın Bakanlığımız,hem biz kurumlar hem de öğretmenler rahat ederiz.
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.
Şu kullanıcı(lar) Teşekkür etti: etikgrup

Tek sorun buymuş... 18 Şub 2015 16:38 #32

  • tartanc
  • tartanc Kullanıcısının Avatarı
  • Offline
  • Platin Uye
  • Herşey neye layıksa ona dönüşür.
  • Gönderiler: 3652
  • Teşekkür Sayısı: 2866
  • Başarı: 54
Sayın barış;

Yazmıştım bir kişi istifa bile etmeden gitti.(Devlete atanmış) Bize de uğraşmayın bir şey çıkmaz denilmekte.

Sayın telkin in yazdıkları önemli.

Öğretmen arkadaşlarımız da haklı. Kimi patronların tutum ve davranışları hoş değil. Ucuza işgücü ve emek istiyorlar. Pek çok etkeni devre dışı bırakarak.

Kimi öğretmen arkadaşlarda kendi adlarına ilginç davranışlar sergiliyorlar. deyim yerinde fırsatçılık yapıyorlar. Çok ilginç istekler ve maaşlar talep edebilmekteler. Üstelik bunlar zorunluluktan veya hesap bilmemezlikten kaynaklanan sebeplerden ötürü kimi kurum sahipleri tarafından karşılanmaktadır. Bu anlayış temelde sektöre de zarar vermektedir.

Yine kimi öğretmen arkadaşların sosyal medyada paylaşımları acaip kötü. ÖEM ..... edenler sahiplerine neler neler diyenler. Üstelik bunlar şu an bir ÖEM çalışıyorlar.

Verilen emek değerini bulmalı. Ne çalışan ne işveren fırsatçılık yapmamalı.

Bu sektörün bir sıkıntısı da,empati yoksunluğu galiba...
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.
Şu kullanıcı(lar) Teşekkür etti: kurs2, elsoberano, etikgrup
Sayfa oluşturma zamanı: 0.226 saniye
Sistem Kunena Forum