BAŞLIK: Sosyal Medya

scayking yazan:
bir haftadır bu foruma girmiyordum baktım yine aynı teraneler. zam oranı hayal kırıklığı yaratacak, bir başlık açılacak orası ağlama duvarı olacak, ama aynı insanlar yine yoluna devam edecek, bugünleri not edin, 2020 aralık ayında da aynı kişiler başta 2021 zammı olmak üzere yine aynı şeyler üzerine kafa patlatacak (!), yani garp cephesinde değişen bir şey yok.
konuya gelecek olursak geçen yıl bu sayfalarda yazdım izmirde var böyle bir oluşum, bu durumdan muzdarip olan öğretmenler de , yukarıda arkadaş çok alçakça demiş, ama kurum sahiplerinin oluşturduğu en az 50 kurumun da içinde yer aldığı whatsapp grubundan bir tane kurum sahibi de "sen ne diyorsun, alçak kim" dememiş, adı kara listeye alınıp da (kara listeye alınmak için kurumdan istifa etmeniz yeterli oluyormuş bu arada), mağdur olan öğretmenlerden bir kişi de çıkıp "evet izmir'de böyle bir uygulama var, şu kurum bana böyle bir hukuk dışı uygulamada bulundu" dememiş. yani atan memnun, atılan memnun, 2020'de size patinajlar...

Sayın garip,
İş yasası bağlayıcıdır. Haksızlığa uğrayan hukuk anlamında hakkını arar.
Sosyal medyadan siz dahil herkesi hırsız siz dahil herkese küfür etmez. Hakaretlerin sonu yok.
Dün yazmışlar telefonlarımızı tespit etmeye çalışıyorsunuz diye. Kendilerini bu kadar niçin çok önemli görüyorlar? Anlamadım. Ayrıca bu tür şeyler suçtur. Verin savcılığa. Kanıtlayın. Sonra yazın. İspat yok. Ajitasyon çok.
Bu ajitasyon yapanlar, kendilerine özel yasa istiyorlar. Bu da ilginç değil mi?

Hesap başka.
Ayrıca 25 senedir bu alan dayım. Çevrem dahil hiç kara liste görmedim. Face de ise kara liste kurumlar için var. Çalışılmaması gereken kurumlar mış. Her şey ilginç.

Siz yapmıyorsunuz veya ben yapmıyorum diye yapılmadığı anlamına gelmiyor sayın Tartanç. Hakaret söylemleri tasvip edilemez. Haklıyken haksız duruma düşürebilir. Kaldı ki çocuklara örnek olması gereken öğretmenlerin ulu orta küfür etmesi hiç hoş değil.Fakat bunların yapıldığını sektördeki herkes biliyor. Bilmiyor olsanız sadece iftira der alınganlık göstermezdiniz.

Bu söylemlerde, bulunduğunuz yer itibariyle tarafsınız. Ama tarafsız bakabileceğinizi, üç maymunu oynamayacağınızı ya da polyanacılık yapmayacağınızı düşünüyorum. Haklılık payı var fakat ifade ediş tarzı yanlış.

Bakın hocam ben karşılaşmadım. Olabilir mi olabilir elbette. Bu tür yaklaşımlar doğru mu? Hayır. Çok yanlış.
Hakaret, küfür, iftiralar ve ajitasyonlarla kpss ye girmeden devlete atanma istemi sizce doğru mu?
Hak önce hukuk yolu ile aranmaz mı?
Bu sektöre şu an bile binlerce öğretmen lazımken. Bu tür listeler hiç mantıklı değil. Bir kaç kendini bilmezin yaptıkları olabilir.

Sayın Garip, haksizda olsa hak arayan kişileri yada gerçekten haklı nedenlerle hak arayan kişileri fişlemek, bu kisileri listelemek bu listeyi yaymak etik degildir ve yanlış bilmiyorsam suçtur.
12 yıldır hic bir kurum sahibi arkadaşım beni arayıp şu kişiyi işe almayın şöyledir böyledir demedi. Hiçbir sohbette yada platformda da boyle bir liste görmedim.
Bu memlekette begenelim yada beğenmeyelim kurumlar bu kurumlarin teftiş kurulları ve nihayetinde mahkemeler var hak aranacaksa bu kanallar kullanilmalıdır. Bu kanalları kullanmadan hak arayışına girisenlerin kendi hakliliklarından süphe duyduklarini düşünürüm ben. Nitekim bu olayda cereyan eden durumda budur. Tiwitin altindaki yorumları okuyunca kapıldığım hissiyat şu oldu, bazi kendini bilmez arkadaşlar toy bi gazeteci ile karşılıklı birbirlerini kullanmak suretiyle camiamıza karşı bir karalama kampanyası başlatmişlar. Bu kampanyayı başlatanlarin niyetlerini okumak icin müneccim olmaya gerek yok. Kendi bacaklarina siktiklarının da farkındalar aslında, tek tesellileri kaybedecekleri biseylerin olmayışı. Bizim başimıza bela olarak devlet babanin şefkatine nail olcaklarini zannediyorlar ama yanildiklarininda farkinda degiller. Bu hesap bozulalı çok oldu. O arkadasların bu yolla atanabilmeleri mumkün degil. KPSS'ye girmek zorundalar ama yine de atanmalari cok zor. Şu anda yilda 2000in uzerinde ozel egitim öğretmeni mezun oluyor bölum sayisı her gecen gun artıyor. 5 yıl sonra artik devlet babaninda yapabilecegi pek birşey kalmayacak.
Benim nacizane onerim ilk olarak kurumlarin finansal sikintilarinin giderilmesi gerekir ardindan da federasyon yada derneklerin etik kurullar oluşturarak bu sektörün etik kurallarini yazilı hale getirmeleridir. Bu kurallara uymayanlarada yine hukuk kuralları çerçevesinde gerekeni yapmalaridır. Ancak finans problemi çozülmedikçe patinaja devam ederiz diye dusünuyorum.

Değerli arkadaşlar bunlara ne anlatmaya çalışıyorsunuz ? Bakıyorsunuz her konuda ahkam kesiyorlar . Özel eğitim, hukuk , Ekonomi her şeyi çözmüşler . Kime neyi ispatlayacaksınız ? Kim ki bunlar?

Bazı isteklerinden örnekler:
Maaşlar devletle aynı olsun.
Haftada 30 saat ders olsun.
Günde 6 saate girelim.
Saat 08.00 ile 14.00 arası çalışalım.
Yaz tatilinde çalışmayalım.
Ara tatillerde ve yarı yıl tatilinde tatil yapalım.
Sözleşmeyi meb ile yapalım.
Maaşları meb versin.
Haftada 2 gün sabit tatil olsun.
Kıdem tazminatı olsun.
...............................

Komik ya da saçma olduğunu düşündüğünüz hangisi?
Tutup yine iş kanunu demeyin.
Size işçi değil öğretmen olduklarını belirtiyorlar. Aradaki farkı anlayamıyorsanız aydınlatabilirim.