Şimdi Sn Altınkesen, size cevap vereceğim için kullanıcı adınızla hitap ediyorum. Bir önceki mesajımda olduğu gibi tavrı, düşünceyi eleştirmiyorum. Genele değil size yazıyorum.
ALTINKESEN yazan:
1-Öncelikle ben bir çalışanım işveren değil. Çalışanım olmadığı İçin asgari ücretten gösterme gibi bir yanlışın içinde değilim. Tanıdığım kurum sahibi arkadaşlarım da değiller...
Burada fikirler, düşünceler üzerine tartışılır. O kurum sahibi, bu öğretmen diye değil. Size de kurum sahibi olduğunuzu söylemedim, ima etmedim. Yazdığınız, savunduğunuz düşünceyi eleştirdim. Bunun kurum sahibi olmakla, çalışan olmakla alakası yok. Çevrenizde yapan yokmuş ya nasıl olsa, kurucu arkadaşlarınız varmış çok doğru, çok düzgün çalışan. Bugünkü şartlarla ilgili örnek görmeden nasıl bu kadar fikir sahibi olabiliyorsunuz o da hayret verici.
ALTINKESEN yazan:
2-benim maaş farkı dediğim konu ücretlerin asgari ücretten gösterilmesiyle ilgili değil... tüm ücretlerin tam maaş üzerinden gösterildiğini farz ederek kçö veya işsizlik ödeneğinin devlet tarafından ödenmesinden sonra çalışanın maaşı ile eline geçen tutarın farkı.. yani maaşı net 3000 brüt 4000 olan bir çalışanın alacağı kçö 2400 TL ya aradaki devletin ödemediği 600 liralık tutardan bahsediyorum. VE BU FARKI İŞVEREN ÖDEMEK ZORUNDA DİYE BİR DÜŞÜNCEM YOK.... zorunda değil yasada da böyle bir şey yok zaten... okuduğunuzu bi tekrar tekrar okuyun....
Forumu takip etmişsiniz belli ama benim algılarımı sorgulamak yerine kendi algılarınızı sorgulamanızı öneririm. Siz burada şu ücret bu ücret sözlerini gördünüz mü? Sizce neden dönmüyor? Burada Sn Garip'ten başka yatırılan primleri söyleyen gördünüz mü? Söyleyemezler çünkü... Ama yine de iyi niyetli bir şekilde konuşanlar KİMSENİN MAĞDUR OLMAMASI İÇİN ÇABA GÖSTERDİKLERİNİ BELİRTİYOR. Yani bu detayları tek bilen siz değilsiniz. Ucuz hesaplar peşinde olmanın lüzumu yok derken de bunu kast ediyorum. Bu iş ya olur, ya olmaz. 300-500 lafı dönmüyor burada. Forumu takip etmişsiniz de sadece takip etmişsiniz.
ALTINKESEN yazan:
3-farkında değilsin belli diye başlamışsınız.. gayet farkındayım bende kendimce mantıklı gelen bir çözüm önerisi sundum... ben işveren kendi cebini kurtaracak çalışan ne yaparsa yapsın düşüncesinde demedim. Bilakis bunun tersi düşüncesindeyim.
Düşünceleriniz ve yazdıklarınız birbiriyle tezat şeyler. Tekrar söylüyorum. Kurum sahibi olması, öğretmen olması mesele değil. Doğru mu yanlış mı biraz buna bakmanızı tavsiye ederim.
ALTINKESEN yazan:
Obey bey bakın benim düşüncen net....
İşveren zor durumda çıkış arıyor....
Çalışanlarını da mağdur etmemek için çözüm yolları arıyor...
MEB ten avans almakta bu bu süreci idare etmek için bir yol..,
Ben avansın çözüm olmadığına inanıyorum..
Çalışanla işvereni karşı karşıya getirecek diyorum...
Avans verilsin ancak bu ödenek şeklinde telafilerden karşılanmak üzere olursa çalışan yanlış bir algıya kapılır diyorum beklenti içine girer... maaşımı tam almak ister...
Benin çözümüm bu avans işi kamu bankalarına havale edilsin. Aynı şartlarda kredi şeklinde verilsin. bu şekilde çalışan beklenti içinre Girmez..
Böyle bir durum söz konusu olduğunda, kurum sahipleri hesabını yapar, kadrosuyla bunu konuşur zaten. Avans konusunun gündeme gelmesi mağduriyet oluşmasını engellemek. Bu avansı kredi şeklinde bankadan da alsa, öğretmenler o telafilere her türlü girecek. Ben telafi derslerini vermeyeceğim, o yüzden size kçö dışında para veremem diyebilir mi sizce bir kurucu? Telafilerin verilmemesi gibi bir ihtimali gerçekten düşünüyor musunuz? Telafiler verilecekse kurum sahipleri de öğretmenleri mağdur etmeyecek. Hem öğretmen maaşından muaf ol, hem telafi ver. Öğretmen 39 saat kendi dersine girsin, 1 saat bile bu dönemlerden gelen telafiye girmesi istenirse haksızlıktır. Savunduğunuz fikrin saçmalığı işte bu noktada ortaya çıkıyor. Kaldı ki kçö olursa eğer, maaşın yarısından muaf olacaklar zaten. Kalan kısmı da tamamlamayıp, telafi verdirecek çok köylü kurnazı var burada...
ALTINKESEN yazan:
Farkında değilsin belli !!!!! Burda tartışan insanlardan biri olarak sektörün sürdürebilirliğini amaçlıyorum.. kimse kendi cebini düşünmüyor herkes işinin devam edebilmesini çalışanlarıyla bu süreci atlatabilmenin derdinde...,
Senin gibilerde klavye delikanlılığı yapıp sağa sola saldırmanın derdinde...
Bir daha laf ebeli yapacağına okuduğun yazıyı tekrar tekrar oku ondan sonra klavyenin başına geç.
ha bu arada benden alıntı yapmışsınız ya öncesi ve sonrasını da alsaydınız. Cımbızla çek farklı bir algı yarat yayınla...…
Gelelim genel ifadenize. Keşke geçmiş yazılarıma bir baksaydınız bunu demeden önce. Neden böyle yazdığımı zamanla öğrenirsiniz ama sizde.
Sizin çevrenizde yok ya asgariciler, siz tertemiz yapıyorsunuz bu işi, çalışansınız, asgariden gösterilmiyor primleriniz.
garip yazan:
NOT: Yukarıda obey tüm sektöre soru soruyor pişkinlik ve utanma gibi sıfatlar üzerinden, kimler rahatsız oldu onu da görelim???
Anlayamamışsın bazı şeyleri Sn Altınkesen. Halbuki tek cümleyle özetlemiş sn Garip. Hadi benim yazdıklarımı anlamadınız. Tek cümleyi de mi anlamadınız? Hala anla(ya)madıysanız eğer üzerinize alınacağınız bir konu değil. Asgariciler kendilerini biliyor zaten. Personele harcanan tutar kurum giderinin %35 i diyenler oldu burada...
Söylediğiniz şeylerin nereye çıkabileceğini düşünerek yazarsanız DOĞRU olur. Yoksa ben klavye delikanlısıyım ya, sağa sola saldırıyorum ya aman ucu size da dokunur. Sizin yaptığınız hesapları tüccar kafalı kurum sahipleri yapar. Siz okumuş, master yapmış(!) insansınız. Yakışmıyor bu sözler.
Biraz daha zaman geçsin yazılanları, çıkara göre şekillenen söylemleri gördüğünüzde sizde hak verirsiniz.
Şimdilik ben doğrularımla, doğru bildiklerimle, doğru olanlarla mutluyum. Doğrular için de klavye delikanlısı da olurum, sağa sola da saldırırım.