BAŞLIK: 100 Kurum aranıyor.

Kimseye kızmak değil ama bu başlığı bari amacına uygun kullansak dogusu- batısı, ödeneği , telafisi değil. Elini taşın altına koyacak kurumlar taleplerini yazarsa daha hızlı yol alırız

Birde ben özel eğitim alan mezunuyum aynı alanda yüksek lisansim var. Bize her iki eğitimde de özel eğitimin multidisipliner bir alan olduğu sosyal calismacisindan çocuk gelişimine psikolog dan ftr ye kadar bu alanın içinde olduğu anlatıldı. Bir çocukla hangi meslek grubunun değil kimin calisacagi önemlidir. Buna MEB/ RAM değil kurum değerlendirme kurulu karar vermeli. Art niyet olur mu? İnsanın olduğu heryerde olduğu kadar olur olacaktı oluyor zaten . Syn tartanc naçizane önerim: biz galiba dayatmalara alıştık siz hazırlayın maddeleri bir iki ekleme olursa olur imzalayalim yoksa bu iş havada kalir

özel eğitim sektörünün tüm bileşenlerini kapsayıcı bir bildiri olmalı, bir kaç ana madde önerim olacak:
1- özel eğitim gereksinimi olan bireyler tıpkı akranları gibi, anayasal hakkı olan eşit eğitim hakkından yararlanmalı, haftada 2 seans uygulaması son bulmalı. bunun yerine ögb'in özelliği ve ihtiyacına göre haftada en az 10 seans olmak üzere ramlar bep ve destek raporu oluşturmalı.
2- çalışanların meslek kodlarına göre ücretleri belirlenmeli ve tüm çalışanların asgari ücretli gösterilmesi uygulaması son bulmalı.
3- bkds en kısa sürede uygulamaya konularak haksız kazancın önüne geçilmeli.
4- özel özel eğitim yalnızca akademik eğitimle sınırlanmamalı; spor, sanat, ergoterapi, tarımsal rehabilitasyon desteği veren kurumlar bu hizmetlerini ücretlendirebilmeli.
5- psikolog ve psikolojik danışmanların modül sınırlaması kaldırılmalı, öğrenci ve ailelerine vereceği danışmanlık hizmeti ücretlendirilmeli.
6- kurucuların en az lisans mezunu olması zorunluluğu getirilmeli.
7- üniversiteler, sivil toplum kuruluşları, aileler ve kurum temsilcilerinden oluşturulacak bir danışma kurulu ile başta yönetmelikler olmak üzere radikal değişiklerin yapılması için çalışma başlatılmalı.
8- şu an sektörün başına en büyük bela olan gelmeyen öğrenciye fatura kesme, kamera sistemine uymama, velilere para ödeme, devlet görevlilerin rüşvet verme gibi durumlar belirlendiğinde, ağır para cezası, direkt kurum kapatma ve kurucuya ömür boyu kurum açamama gibi cezai işlemlerin uygulanması.
9- özel eğitim destek ücreti ab standartlarında olmalı.
şu anda aklıma ilk gelenler bunlar, eklemeler, çıkarmalar yapabilirsiniz...

Bildiri iki bölüm olabilir diye düşünüyorum.
1. Bölüm acil yapılması gerekenler modül kısıtlamasinin kaldirilmasi BKDS (alt yapısı yoksa 2 bölümde ele alınabilir)., RAM ların eğitim planı oluşturmasının kaldırılması -15 dk da değerlendirip modül seçip rapor cikariyorlar- vb
2. Bölüm üniversiteler STK'lar ve diğer bileşenlerin ortaklaşabileceği maddeler seans sayılarının artırılması öğretmen maaşları ( yasayla düzenlenmesi gerekmiyorsa 1. Bölümde ele alınabilir) kurumlara öğrenci kotası gelmesi (650 ogrencili kurum biliyorum İstanbul'da )ve bence olmazsa olmaz garanti ücret

Her yaş grubu için haftada 10 seans gerçekçi bir yaklaşım değil sn Garip. Bu çocuklar aynı zamanda örgün eğitime de devam ediyor. Ayrıca bulundukları okullarda da destek eğitime giriyor. Zorunlu ders sayısını dolduran 2 kat ekders almak için ders yazdırmıyor dyk'ya giriyor. Bu iş kamuda da maddiyata dönmeye başladı. Gidişat hiç iyi değil. Umarım kapsamlı bir çalıştay olur ve radikal kararlar alırlar. Yoksa ileri gideceğimize daha da geriye gidiyoruz. Sunacağınız eylem planı yapılacağı söylenen çalıştayda kapsamlı bir şekilde değerlendirilebilir. Zamanlama çok güzel fakat çok detaylı veri analizi ve saha araştırması yapılması gerekiyor.

3 yaşına kadar grup yazılmadığı gibi yaş/seans üzerinden bir düzenleme yapılabilir. Örgün eğitim görmeyen ve her görüşün ortak düşüncesi olan erken yaştaki kritik dönemin daha yoğun eğitim, yönlendirme ile geçirilmesi gerekir. 66 aya kadar olan süreçte haftada 10 seans olsa ne güzel olur. Oyun, müzik, drama, bilişsel, sosyal, psikomotor beceriler ve daha bir çok kazanımın hepsi çalışılabilir bu sayede. Kayıp en aza iner. Ama bunu sunarken veri destekli aktarılması gerekir. Görüşmeleri yürütenlerin kurban pazarlığı yapması gibi pazarlık masasında değil. Bu öneri maddi külfet getirir fakat uzun vadede çocuğa, aileye, öğretmene,gideceği okula, kuruma ve devlete çok daha fazla katkı sağlar. Çocuk topluma kazandırılır, kendi kendine yetebilen bir birey olur, iş sahibi olur.

sn obey, yukarıdaki her maddenin açılımı en az 1 sayfa tutar. özel eğitime gereksinim duyan çocuklar/bireylerin yaş, durum ve özelliklerine göre en az 10 seans dedim o da günde 80 dakikaya karşılık gelir. bana kalırsa kaynaştırma öğrencileri destek eğitimi için rehabilitasyon merkezlerine gitmemeli, devlet bu hizmeti kendi okulunda vermeli. ftr öğrencileri rehabilitasyon merkezlerine devam etmemeli, sağlık bakanlığından hizmet almalı. 14 yaş üstü özel gereksinimli bireyler tam zamanlı özel eğitim/mesleki eğitim desteği almalı, bunun adı da okullaşmadır. yani her öğrenciye haftada 2 seans yerine her öğrenciye ihtiyacına göre haftada 10 seans ile 40 seans arası farklı programlar verilmeli.

Pardon örgün eğitime ilave olarak söylediğinizi düşündüm o yüzden böyle yazdım. Sanırım söylemek istediğiniz bu çocuklar için çerçeve programlar olmasın, bireysel farklılıklar ve ihtiyaçlar doğrultusunda ders yapılsın. İhtiyaçları doğrultusunda haftada en az 10 seans olsun diyorsunuz.

Böyle olmasını bende isterim. Sayı korunumu olmayan öğrenci için müfredatta toplama işlemi yazıyor. Bu sadece özel eğitimin değil ülkedeki eğitim sisteminin sorunu. Bu ülkede bunun üzerine çalışacak, düzeltme zahmetinde bulunacak bir bürokrat olduğunu düşünmüyorum. Koskoca bürokratlar bununla mı uğraşacaklar...

Gençlerin enerjisine hayranım...

Keşke bana da "doğudan" kurumumla ilgilenen bir mütahit gelse...

Ya arkadaşlar aklınızı peynir ekmekle mi yediniz? Damar okuma bu kurumlarda daha önce test edildi, uygulandı. Yaşanan sorunların, sıkıntıların bini bir para. Şimdi bu geri gelsin diye diretmek nedir?

Onun yerine MEB kapıya bir adam oturtsun, maaşını benden kessin daha iyi...

*****************

Ben şahsen tek bir bildiriye imza atarım. Devlet verecekse veliye fatura karşılığı belli bir eğitim desteği versin, gerisine karışmasın. İsteyen veli 10 seans eğitim alsın, isteyen 3 seans alsın. MEB özel okulların kaç para ücret aldığına karışıyor mu? Okula girip çıkanın kaydını tutuyor mu?

Vallahi ben yıllardır sürüp giden bu tartışmalardan sıkıldım, artık kusacak hale geldim. Öyle olsun, böyle olsun hiç bir şeyin değişeceği yok. Sen bunlarla uğraşırken adamlar bayrak dolabın var mı onunla ilgileniyor.

Hala psikolog derse girer mi, girmez mi tartışıyoruz. Yahu saçma sapan bir gerekçeyle bu insanların çalışma saatini anayasaya ve her türlü kanuna aykırı olarak 20 saatle sınırladılar... Bu saçmalıklar yaşanmışken neyi tartışıyoruz? Bu arada değme özel eğitimcileri cebinden çıkartacak psikologlar gördüm ben.

Raporunda grup yazıp da modül, yaş vs. gibi sınırlamalarla fiilen hiç bir şekilde gruba giremeyen çocuklar var. Koskoca MEB'de bunu görebilen bir Allah'ın kulu yok mu? 50 tane grup çocuğundan 3 tanesi zor bir araya gelip grup kurabiliyor.

Tamamen finans üstüne kurulmuş bir sistemle güya eğitim veriyoruz. Yahu arkadaş, kamera, damar tanıma derken çocukları 50metre ötedeki çocuk parkına götüremiyorum ben.

Amaan, neyse... böyle geldi, böyle gidiyor. Adımıza ayrılmış olan bir ödeneği borç olarak vermekten bile imtina eden bir iradeden medet umuyorsunuz. Zor zamanda beni düşünmeyen normal zamanda neden benim yararıma bir şey yapsın? Bütün talepler dönüp dolaşıp yine bize zarar olarak dönecek.

Hocam sizin kurumu almak her yiğidin harcı değildir. Biz naçizane küçük bir kurumuz .